2. Merhaba,
Sizi beslemeye geldik.
Pazarlama dünyasında değerli olan
konuşulmak mı yoksa insanların içine işlemek mi?
Zaman geçmedikçe yaptığınız işlerin değerini, etkisini anlamak onlarca araştırmanın ardından bile pek mümkün
görünmüyor.
Ama gerçek şu ki anlık etkiler uzun soluklu olmuyor.
Tüketicinin zihnine, içine işlemiyor, alım alışkanlıklarını gerçek anlamıyla değiştirmiyor ve anlık modalar yaratmanın
ötesine geçemiyor.
Peki çöpe gitmeyecek başarılı, etkili kampanyalar yaratmak nasıl mümkün?
Elbette her hastanın ilacı farklıdır diyerek sizin için dünyada geçtiğimiz ay, başarılı
kampanyaları ile ses getirmiş işlerden küçük, keyifli ve besin değeri yüksek bir
trend raporu hazırladık.
Yayınladığımız diğer işleri incelemek isterseniz bloğumuzdan takip edebilirsiniz. Bu da linkimiz.
Afiyet olsun
4. #1 OLÄ°MPÄ°YAT
SEZONUNDA ÖNE
ÇIKMAK
Tüm dünyanın gözü Londra’da
iken bu fırsatı kaçırmamak
gerek
4 yılda bir gelen Olimpiyat sezonu markalar için büyük bir fırsat. Geçtiğimiz senelerde bu fırsatı tek
bir reklam ile değerlendirmek mümkünken artık değil. Bugün Olimpiyat ruhunu benzer duyusal,
görsel ve işitsel kodlarla işleyen markalar aynılık hastalığına tutulduklarından
birbirlerinden ayrışamıyorlar, kazanmak yerine kaybediyorlar.
Bu durumun farkında olan bazı markalar ise sıradan olmak yerine
farklılaşarak öne çıkıyor.
Ünlü stratejist Jack Trout’un söylediği gibi Differentiate or Die!
5. Mini Cooper: Olimpiyat Stadına Girmek
Yasaksa Girmenin Bir Yolunu Bul
Okulda aldığımız eğitimlere dönüp baktığımızda
öğrendiğimiz temel bilgilerden bir tanesi ve belki de en
önemlisi her zaman bir istisnanın olduğudur.
Ä°stisnalar mevcuttur. Ve bu istisnalar her zaman ilk
hatırlanan olur. İlk göze çarpan.
Bir anlamda algıda seçicilik.
Londra Olimpiyatlarının sıkı bir takipçisi iseniz Olimpiyat
stadında markalara ait reklamların yer almadığını
görmüşsünüzdür. Sadece sporcuların kıyafetlerindeki
logolar ve saha ortasındaki bu mini Mini
Cooperlar. Mini Cooper sürüden ayrılıp Olimpiyat
stadında yer almanın bir yolunu buldu.
Uzun mesafe atış yapılan çekiç, gülle, cirit gibi oyunlarda
sporcuların yardımına koşturan bu mini Mini
Cooperlarla hiçbir slogan söylemeden hiçbir
logo göstermeden marka ile ilgili her şeyin
anlatılabileceği yaratıcı bir yol.
Saha dışında da pop up store, outdoor kampanyası ve Tv iletişimleri
ile de Olimpiyata özel pek çok aktivite gerçekleştiren Mini Cooper
tüm bunların yanında mini araçları ile Olimpiyatlara damgasını
vurdu.
6. Video için bu
fotoğrafa tıklayınız!
Vitamin Water: Her Sporcunun EfsaneleÅŸtiÄŸi Marka
Olimpiyat sezonu ile birlikte dev markalar "sporcuların yanındayız" mesajı içeren Tv spotlarını birbiri
ardına yayınlamaya başladı. Her marka sürekli profesyonel sporcuları ekrana taşırken ve duygu yüklü
iletişimler gerçekleştirirken, Vitamin Water farklı bir yolu seçti.
Profesyonel değil amatör sporcular; duygusal değil keyifli bir iletişim yolu.
Profesyonel sporcuların sürekli ekrana taşındığı bu kampanyalardan farklı olarak Vitamin Water her
sporcuya, sporu severek yapan herkese seslenen mükemmel, eğlenceli ve iyi düşünülmüş bir iş
gerçekleştirdi. Vitamin Water aynı kulvarda farklı düşünerek avantajı yakaladı.
7. Video için bu
fotoğrafa tıklayınız!
Nike: Olimpiyat Sponsoru Olmadan Sponsor Olmak
Bugün çoğu insan Adidas yerine Nike’ın Londra Olimpiyatları’ndaki ana sponsorlardan birisi olduğuna inanıyor.
Tam tersi olmasına rağmen. MediaCat’in geçtiğimiz aylarda Olimpiyat sponsorlarının bilinirliğini ölçmek için
gerçekleştirdiği araştırmaya göre Nike, Adidas’ın önünde yer alıyor. Hem de sponsor olmamasına rağmen.
Peki Nike, sponsorluk için milyonlar yatırmadan ve Londra Olimpiyat Reklam komitesine takılmadan bunu nasıl
başardı?
Londra’da çekilmiş sporu ve sporcuyu yücelten bir reklam filmi + Amerikan Olimpiyat Takımı ile
imzalanmış bir anlaşma + Zekice atılmış adımlar = Sonuç: Adidas’ın tahtına oturmak.
Not: Olimpiyatlarda en çok madalyayı kazanan Amerikan Olimpiyat Takımı ile yapılan anlaşma da madalya kazanan her sporcunun
kürsüye çıkmadan önce Nike logolu kıyafetler giymesi şartı yer alıyordu. Adidas ürünleriyle yarışmayı kazansa bile.
8. #2 DENEYÄ°M YARATMAK
Tüketici markayı bir defa hissederse temelleri sağlam atılmış bir
ilişki başlıyor demektir.
9. #2 DENEYÄ°M YARATMAK
Tüketici markayı bir defa hissederse temelleri sağlam atılmış bir
ilişki başlıyor demektir.
Kolay kolay unutulmayacak şeylerden birisi tecrübe, deneyimdir. İnsanlar yaşadıkları
deneyimleri unutmazlar, özümserler ve inandıkları için arkasındaki fikri sonuna kadar
savunurlar. Bu yüzden tüketicinizin sizi deneyimlemesini sağladığınızda artık akıllarında
yokken de oradasınızdır. İçeriye bir defa gerçekten sızdıysanız herkesten önce hatırlanırsınız.
Tüketiciyi gerçekten kazanmak istiyorsanız;
tanıdığı birisi olun ve yapabiliyorsanız sevdiği.
10. Video için bu
fotoğrafa tıklayınız!
Porsche: Kişiye Özel Pazarlamanın Etkisi Paha Biçilemez
Dünyadaki en zor şeylerden birisi alışkanlıkları değiştirmek, daha da zoru değiştirtmektir. İnsanlar kendi
seçimlerini diğer herkesinkinden üstün tutmaya, değerli görmeye eğilimliler.
Eğer bir şeyi seçiyorlarsa bunu sahipleniyorlar da. Bu yüzden senin seçimin yanlış demek o kişinin
seçimlerine, kişiliğine yapılan bir saldırı gibidir. Evet bunu kırmak çok zor.
Ama imkansız değil. Bu yüzden kanaat liderleri, idoller var. Ama bundan daha kıymetlisi tecrübe. Eğer
sizi kendi tecrübeleri sonucunda beğeniyorsa bir daha başkasına kolay kolay evet demeyecektir.
Örneğin, Porsche herkesin bir Porsche aracı denemesini sağlayamadı evet, ama evlerinin bahçesinde bir
Porsche’a sahip olmanın yaşatacağı duyguyu/deneyimi hissettirebilecek dahiyane bir fikir buldu.
Maliyeti düşük etkisi büyük bir outdoor uygulaması ile
11. Video için bu
fotoğrafa tıklayınız!
Shake It Up: Titremeden Titremek Ne Demek Bilemezsiniz
Parkinson hastalığını bugün bilmeyenimiz yok. Şimdi bu hastalığı hatırlayınca aslında titremenin çok da korkunç
olmadığını düşünüyor olabilirsiniz. Diğer hastalıklarla kıyaslayınca elin bir parça titremesi çok da büyük bir sorun gibi
görünmüyor olabilir. Ama gerçekte öyle mi?
Çoğu olay dışardan göründüğünden farklıdır. Bu sadece olaylar için değil ürünler, kurumlar ve tabi ki insanlar için
de geçerli. Bir durumu, olayı daha net kavramak için onun yarattığı etkiyi deneyimlemeniz gerekir. Etkisini
hissettiğinizde ne anlatılmak istendiğini bilirsiniz.
Bir Parkinson hastasını anlamanın günlük hayatta neler yaşadığını bir anda olsa tecrübe etmekten
geçtiğini düşünen Shake it up derneği insanlara bu anı yaşatmanın basit ama etkili bir yolunu buldu.
Sonuçta, titreyerek kahve içmek, yazı yazmak ya da yemek yemek göründüğü kadar kolay değil.
13. #3 BEDAVA MI, NERDE?
Bedavanın gücü mıknatıstan farksızdır; herkesi kendisine çeker.
Bedava ya da 0 kelimesinin insan beyni üzerindeki etkisi tartışılmaz. Hangi gelir
grubuna ait olursa olsun bedava bir ürüne sahip olma tutkusu herkesi
kendisine çeker. Peki bu durum neden numune dağıtmaktan öteye
taşınmasın. Neden bedavanın gücünü tanıtım iletişimleri ile birleştirip gerçekten
etkili kampanyalar yaratılmasın.
Tabi beleş algısının da önüne geçmek gerek.
14. Bu bölümü daha iyi anlamak için Dan Ariely’nin ‘‘Akıl Dışı Ama Öngörülebilir’’ kitabından alıntılanan bir parça;
Bedavanın Davranışlarımız Üzerine Gerçek Etkisini Anlatan Gerçek Bir Olay
Geçtiğimiz yıllarda Amazon.com belli miktarın üzerindeki siparişler için bedava kargo
hizmeti sunmaya başladı. Örneklersek; bir kişi 16,95 dolarlık tek bir kitap için 3,95$ kargo
parası öderken toplamı 31,90$ olacak şekilde bir kitap daha alırsa kargosu bedavaya
geliyordu.
Kargonun bedava olması öyle çekiciydi ki insanlar ikinci bir kitap almaya çok
daha hevesli hale geldi. Bu durumdan memnun olan Amazon.com için Fransa’da işler
beklediği gibi ilerlemiyordu. Bu bölgedeki satışlarda beklenen artış gerçekleşmemişti.
Neden? Fransız müşteriler diğerlerinden daha mı akılcı davranıyordu? Mümkün değil.
İşte neler olduğu. Fransız şubesi belli bir miktarın üzerindeki siparişlere BEDAVA kargo
önermek yerine bu siparişlerin kargo fiyatını 1franka yani yaklaşık 50 kuruşa indirdi. Bu
bedava kargodan çok da farklı değilmiş gibi görünüyor ama farklıydı.
Nitekim Amazon Fransa’daki kargoyu bedavaya çevirdiğinde çarpıcı satış artışları tıpkı diğer
ülkelerdeki gibi Fransa’da da gerçekleşti. 1 frank karşılığındaki kargo hizmeti Fransızlar
tarafından görmezden gelinirken BEDAVA kargo iştahlı bir tepkiye neden oldu.
15. Video için bu
fotoğrafa tıklayınız!
Kenco Millicano: Bu Bedava için Biraz Çabalamak Gerek ve Eğlenmek
Bedavanın etkisine küçük bir örnek. Bedava ürün dağıtmak evet insanların iştahını kabartıyor. Ama
bedavayı ‘’beleş’’ algısından uzak tutmak önemli. Peki nasıl?
Bedavayı Kenco Millicano’nun yaptığı gibi kazanılacak bir ödül haline getirirseniz bu bedavanın etkisini
çok daha öteye taşır. Emek harcamak, deneyimlemek ve sonunda kazanmak. Bir de bu
deneyimi eğlendirerek yaşatırsanız etkisi çok daha fazla insana sıçrayacaktır. Kahve markası Kenco Millicano
bu denklemi gerçekleştirmek için bir otomatik satış makinesi kullandı. Direkt numune vermek yerine ise;
Keyifli bir Görev + Eğlenmek + Kazanmak = Unutulmayacak bir Deneyim
Otomatik Satış Makineleri ile ne kadar ileri gidilebileceğini merak ediyorsanız Delite-o-matic’in bu işi de
ilginizi çekebilir. Link için burdan.
16. Video için bu
fotoğrafa tıklayınız!
Levis: Bedava Demenin de Formülleri Var
İnsanlar utangaçtır. Toplum arasında dans etmekten çekinirler. Hele ki onları izleyen yabancı bir
kalabalıktan bahsediyorsak dans etmek ya da verilen komutları yerine getirmek biraz ürkütücü olabilir. Bir
outdoor kampanyası yaparken işin ucunda bedava olsa bile insanların limitlerini bilmek önemlidir. Açık
hava da insanların rahat hareket edebileceğine dair şüpheleriniz varsa Levis’in uyguladığı bu taktiği
uygulayabilirsiniz.
Bir kabin: İçeride özgürce hareket edebileceğiniz, eğlenceli, gözlerden ırak, üstüne indirim ya da
bedava kot veren bir kabin.
Geri çevrilemeyecek bir teklif. Videonun sonundaki rakamlar geri çevrilemediğinin bir kanıtı…
17. Video için bu
fotoğrafa tıklayınız!
Honest Tea: Bedava Olup Olmadığına Vicdanınız Karar Veriyor
Bir ürünü denetmek için bedava olması şart değil elbette. Ama bedava algısından da yararlanmaktan
bir zarar gelmez. Honest Tea de bedava demeden bedava etkisi yaratacak bir uygulama gerçekleştirdi.
Tek bir kontrol mekanizması var vicdanınız. Hiçbir görevlinin beklemediği standtan sadece bir
soğuk içecek alarak gidebilirsiniz ya da 1 doları kutuya atarak. Standtan içecek alanların bilmediğiyse Honest
Tea’nin küçük kamerası ile insanları gözetlediği. Başı boş bir stand her zaman çekicidir.
Not: Sadece açık havdaki bu iletişimiyle yetinmeyen Honest Tea günün sonunda eyaletlerin içecek
seçimlerinden para verme biçimlerine kadar her ayrıntıyı sitesinde listeledi.
19. #4 ABSÜRTLÜĞÜN
DAYANILMAZ
ETKÄ°SÄ°
Hayatın başlangıcı gibi. Tek bir
sperm diğer binlercesinden farklı bir
yolu seçti ve bugün bakın ne hale
geldik.
Absürtten öte belki de beklenmedik demek gerekebilir. Bugün iyi bir reklam ne kadar yaratıcı olduğu ile
etki etmiyor. Ä°yi
Reklam = Pozitif Etki. Pozitif etki yaratmak istiyorsanız sıradan
olamazsınız. İnsanların kafalarını döndürüp bakmalarını sıradanlık sağlamıyor. Bu yüzden bir parça
absürt olmak beklediğinizden çok daha fazla etki yaratıyor. Günlük rutinlerimizin dışına
çıkmak. Çıkabileceğimizi bilmek. Farkı yaratan bu! Trend demek farklı olandır. Her marka büyük
daha büyük paketlere saldırıyorsa mini paketler yaratın. Tabi mantık çerçevesinde. Sürekli içinde
bulunduğumuz döngünün dışında yaşadıklarımız hatırlanırlar. Eğer biz de bu döngünün dışına
çıkarıldıysak işte o zaman bir daha unutmak pek mümkün olmayacaktır.
20. ‘’Absürtlüğün Dayanılmaz Etkisini’’ bir parça daha iyi
anlamak için Charlie Todd’un Improve Everywhere projesi biçilmiş kaftan hem
de eğlenceli…
Bu bölümü okumadan önce mutlaka izlemeniz gereken bir video
Video için fotoğrafa
tıklayınız!
21. Video için bu
fotoğrafa tıklayınız!
Cinnabon Russia: Çocuk Olmanıza İzin Verilirse Olursunuz
AVM’lerdeki yürüyen merdivenlerden ters yönde gitmek bir yetişkine yakışmaz. Ama kaçınız
bunu yapmak istemedi? En azından küçükken. Cinnabon bu dürtüden yola çıkarak içinde
bir parça çocukluk olan herkesi yürüyen merdivenlerden tersi yönde çıkmaya davet etti.
İlk bakışta yapmak konusunda tedirgin olabilirsiniz. Ama size eşlik eden
kalabalık, çocukluk dürtünüz ve merdivenlerin başında bekleyen bedava tatlılar bu
tedirginliğinizi ortadan kaldırıyor.
22. Video için bu
fotoğrafa tıklayınız!
AMC; The Walking Dead: Zombilerin Bizden Biri Olması!!!
The Walking Dead dizisi her kampanyası ile büyük ses getiriyor. Bunun en büyük sebeplerinden birisi
ellerindeki malzemenin pek de alıştığımız bir malzeme olmaması. Zombiler. Her gün dışarıda
görmeye alışmadığımız cansızlar. The Walking Dead son kampanyası ile insanları şoka uğratmayı
başardı ve neden zombilerin televizyonda olması gerektiğini anlatmayı da.
The Walking Dead zombilerini sokaklara saldı. Ama geçmişte yapılmış zombi yürüyüşlerinden
çok farklı. New York sokaklarında bizden birisi gibi dolaşan bu zombiler taksi şoförü, trafik
polisi, sosisli satıcısı ya da alışveriş yapan bir kadın olarak karşınıza çıkabilir.
23. Video için bu
fotoğrafa tıklayınız!
Power Vibe Studio: Öncesi ve Sonrası Bilindik ise Başka Bir Yol Deneyin
Kilo vermenizi sağlayan ürünlerin reklamlarını düşünün. Bu reklamların genelde her birinde öncesi ve
sonrası fotoğrafları ile karşılaşırsınız. Ne kadar etkili olduğunu göstermenin bir yolu olsa da
sıradanlaşmış, bilindik bir yol. İnandırıcılığını ve etkisini yitirmiş bir yol. Peki aynı taktikle bu
klişeden kurtulup pozitif bir etki yaratmak mümkün mü?
Kenya’da yeni açılan Power Vibe Studio Öncesini ve Sonrasını göstermek için farklı ve bir parça
absürt olmayı seçti. Kampanyanın etkisini sadece videodaki tepkilerden değil fitness merkezine
yapılan başvuruların bir kaç günde %35 oranında artmasından da anlamak mümkün.
24. Video için bu
fotoğrafa tıklayınız!
Ultimate Vodka: Hedef Kitlen Ulaşılmazsa Sen Onlara Git
Gün boyu ofiste çalışanlara ulaşmak çok zor. Peki onlara aslında temiz havanın iyi geldiğini
hatırlatmak nasıl mümkün? Bunu bir banner ya da mail ile de yapabilirsiniz ama sıra dışı
olmak da mümkün. Mesela dışarıda olabileceklerini hatırlatarak onlardan birisini
pencerenin dışına koymak daha etkili bir yol olmaz mı. Çalışanların unuttuğu dünyayı,
unuttukları yerden hatırlatmak.
İzleyen herkesi şaşkınlığa uğratan ve alışılmışın dışında bir yol. Ama kesinlikle etkili.
25. Video için bu
fotoğrafa tıklayınız!
Hotels.com: Bu Adresten Her Durumda Yer Ayırtmak Mümkün
Hotels.com gezginlere bir otelden yer ayırtmanın en hızlı ve en kolay yolu olduğunu hatırlatmak istiyordu.
Gezginlere/maceraperestlere hızlı ve kolay olduğunu göstermek.
Bu durumda bir maceraperestin bulunabileceği uçlarda bir durumu kullanmak akıllı bir yol olabilir. Ama
hızlı da olması gerekir ve o kişinin başka hiç bir şeyi düşünemeyecek durumda olması da ki böylece
kolay bir işlem olduğu anlaşılabilsin.
Tüm dünyada uçlarda , adrenalini yüksek bir tatil düşünenlerin aklına gelecek ilklerden birisi İspanya'da
San Fermin festivalinde gerçekleşen boğa koşusudur. Bu durumda otelde yer ayırtmak biraz
absürt olabilir ama dikkatleri kesinlikle üzerine çekecektir.
27. #5 FIRSATLARI KOVALAMAK
Fırsat ayağa geldiğinde bazen bütçeler görmezden gelinebilir.
Eğer zarlar istediğiniz gibi atılmışsa bu fırsatı kaçırmamak gerek. Günümüzde
markalar, ürünleri ile ilgili gündem yaratmak için birbiri ile yarışırken ve çoğu zaman ister
istemez bu yarışın içinde suni, gerçek olmayan kampanyalar yaratırken ayağınıza
gelmiş fırsatlar birer altın değerinde olabiliyor. Kendiliğinden oluşmuş, gündemde yer
alan bir gelişme sadece markaya PR anlamında vakit kazandırmıyor; gerçek olmasının
avantajını da arkasına alıyor. Bu yüzden nadir bulunulacak bu tür fırsatlar, marka için
gerçek birer altın değerinde, kaçırmamak gerek.
28. Las Vegas/Prens Harry: Vegas’ta
Olan Vegas’ta Kalmazsa
Las Vegas’ın eline bir fırsat geçti ve bunu sonuna kadar
değerlendirdi. Dünya gündemine bomba gibi düşen Prens
Harry’nin çıplak görüntülerinin ardından Vegas, Vegas’ta
olan Vegas’ta Kalır felsefesini de arkasını alarak hiç
vakit kaybetmeden bir kampanya başlattı. Hiç vakit
kaybetmeden.
2. Dünya Savaşı sırasında İngiliz Hükümetinin motivasyon
amacıyla hazırladığı Keep Calm Carry On efsane
sloganını Vegas, Harry için ironik bir biçimde tekrardan
düzenledi.
İlanlardan önce insanlar Prens Harry’nin Vegas’ta
yakalandığını biliyordu. Ama bir çok detay gibi bunu da
göz ardı ediyorken Vegas eline geçen fırsatı kaçırmadı ve
olayın Günahlar şehri Vegas’ta yaşandığını
söylemekten çekinmedi.
Vegas’ta olan Vegas ta kalır sözüne ne oldu derseniz
Vegas bunu şehre girmeden önce imzalanması gereken
Facebook uygulamasını hatırlatmak için bir fırsat olarak
gördü. Demek ki Harry’nin antlaşmadan haberi yokmuş.
29. #6 TEKNOLOJÄ°YÄ° UNUTMAMAK GEREK
Teknolojiye meraklı, aç beyinler etraftayken küçük teknolojik dokunuşlar anında
dikkat çeker .
30. #6 TEKNOLOJÄ°YÄ° UNUTMAMAK GEREK
Teknolojiye meraklı, aç beyinler etraftayken küçük teknolojik dokunuşlar anında
dikkat çeker .
21. yy bilişim çağı. Her yerden akıllı telefonların, tabletlerin dijital aletlerin fırladığı ve
geçmişteki bilim kurgu filmlerini aratmayan bir yüz yıl. Çocuklar bilgisayarlarla, tabletlerle
büyüyor ve bir kısmı bizden çok daha iyi kullanıyor. Teknoloji bu kadar hayatın içindeyse
neden ürünleri tüketiciye sunarken sadece yapım aşamasında değil sunum aşamasında da
teknolojiden yaralanmayalım.
Ürkütücü ve maliyetli görünse de aslında artık teknoloji için büyük laboratuvarlar
kurmaya gerek yok.
31. Video için bu
fotoğrafa tıklayınız!
Breville: Herkesin DeÄŸil Senin Kahven
Bugün artık herkese değil, kişiye özel pazarlama daha değerli. Sosyal Medya’nın doğuşuyla birlikte de
hızla bu yönde ilerliyor. Kişiye dokunmak, özel olduğunu hissettirmek, onunla
konuşmak, birebir iletişim kurmak. Ne kadar zor olsa da en değerli iletişim araçlarından. Bu yüzden
sosyal medya hesaplarının iyi yönetilmesi günden güne daha da önemli hale geliyor. Kişiye özel ürünler
imkansız ve maliyetli görünse de teknolojinin gelişimiyle de markalar sınırlarını zorlamaya devam
ediyor. En azından iletişim kampanyalarıyla özellikle outdoor ayaklarında bu mesajı vermeye çalışıyorlar.
Kahve makinesi üreticisi Breville her kahvesinin kendine has ve içen kişiye özgü olduğu mesajını vermek için
teknolojiden yararlandı. Sanatla basit bir teknolojiyi birleştiren marka küçük bir topluluğa özel
olduğu mesajını verse de sosyal medya sayesinde binlere sesini duyurdu.
32. Video için bu
fotoğrafa tıklayınız!
Uniform: GeleneÄŸin Teknolojiyle BirleÅŸimi
Geleneğin gitgide köreldiği, unutulmaya yüz tuttuğu söyleniyor. Ama bugün dönüp başarılı kimselere, işlere
baktığınızda gelenekten, geçmişten çokça beslendiklerini görürsünüz ne kadar modern olsalar da.
Mercan Dede, Orhan Pamuk…
Kısacası post modern kavramının gelecekle geçmişi iyi harmanlayan birleşimi insanları peşinden
sürüklüyor. Bunlara teknoloji ve yaratıcılığı da eklediğinizde ortaya mükemmel işler
çıkabiliyor. Teknoloji derken ürkmeye gerek yok. Bir yaratıcılık atölyesi Uniform basit bir teknolojiden
yararlanıp iletken mürekkep kullanarak müzik parçalarını kartpostallara aktarıyor.
Uniform ile artık isterseniz eskimiş bir geleneği canlandıran ve modern çağa uyarlayan bu
kartpostallarla sevdiklerinize sevdiğiniz parçaları gönderebilirsiniz.
33. #7 I LOVE MY BRANDS
Bir marka seviliyorsa, bazen pek bir şey yapmasına gerek kalmaz.
34. #7 I LOVE MY BRANDS
Bir marka seviliyorsa, bazen pek bir şey yapmasına gerek kalmaz.
Bir markanın fiyatı için tercih ediliyor olması şirket yöneticileri için çok da mutluluk verici bir haber değil.
Bu yüzden markalar tüketicileri ile arasındaki bağı kuvvetlendirmek için her geçen gün daha da çok
çalışıyor. Ama markanız markadan öte bir şekilde seviyorlarsa işte o zaman yaptığınız onca reklam
harcaması, verdiğiniz emek sonucunu göstermiş ve tüketicileriniz ile ciddi bir duygusal bağ kurdunuz
demektir. Tüketicilerinizin zihnine, kalbine bir defa girdiğinizde yani gerçek bir lovemarks olduğunuzda
bundan sonrasını çok düşünmeye gerek kalmıyor.
Bir defa lovemarks olduysanız artık ayaklarınızı uzatıp başınızı yaslayabilirsiniz. Çünkü yarattığınız
marka aşıkları sizin yerinize konuşup, sizin yerinize savunup sizin yerinize reklam çekmeye
başladı demektir.
Bugüne kadar gösterdiğiniz özeni ve özveriyi devam ettirmeyi elbette unutmamak gerek.
35. Video için bu
fotoğrafa tıklayınız!
Ikea: Benim, Senin, Onun, Hepimizin Mağazası
Ikea sadece Türkiye’de değil tüm dünyada müşterilerinin kalbini çaldı. İnsanlar Ikea’ya girdiklerinde yabancı
bir mekana girmiş gibi hissetmiyor. Çünkü her köşesine dokunabilecekleri, oturabilecekleri ve hatta
oyun oynayabilecekleri bir mekan. Bu deneyimi sadece mağaza içinde değil alışveriş sonrasında
da yaşatıyor. Hazır değil, sizin inşa ettiğiniz eşyalarla. Gerçekte yapmasanız da sizin eseriniz gibi hissettiren
bir model. Anahtar kelime Dahil Olmak. Piyasadaki hazır tatlılar yerine evde kendin pişir modellerinin
neden daha çok tutuğunu buradan anlayabilirsiniz.
Sonuçta Ikea müşterileri markayı o kadar benimsiyor ki mağaza içindeki rahatlıklarını bir parti vererek
internete taşımaktan çekinmiyorlar. Ikea’nın yerine reklam yapıyorlar ve Ikea’ya maliyeti Sıfır.
Not: Geçmişte Ikea, Sleepover partisi ile müşterilerine buna benzer gerçek bir deneyim yaşatmıştı.
Link için buradan.
36. Video için bu
fotoğrafa tıklayınız!
Angry Birds: İcat Etme Sırası Angry Birds Severlerde
Angry Birds çılgınlığı bir dönem herkesi meşgul etti. Çok basit bir düzenek. Sapan, kuş ve domuz.
Çek, at. Baktığınızda oyunun milyonları etkilemesi temelde bu basitlikten geliyor. Herkesin
anlayabileceği, herkesin keyifle oynayabileceği ve kesinlikle eğlenceli. Basitlik. Eğer yaptığınız iş basitse
herkes anlar; değilse kimin anlayacağını bilemezsiniz ne kadar araştırsanız da. Angry Birds bu
basitlikten yola çıkarak milyonları etkisi altına aldı. Angry Birds yastıkları, Angry Birds defterleri, tişörtleri ve
daha binlercesi derken insanlar bu oyunun her parçasına aşık oldu. Bu kadar sevdiğiniz bir şeyi farkında
olmadan sahiplenirsiniz. Onun için, onun yerine ve tabi kendiniz için bir şeyler üretmeye başlarsınız, içinizden
gelir. Bu yüzden hem çok keyifli hem de çok değerlidir ve sonuç: Markanız yüzde yüz sahiplenilmiştir.
İcat kısmını başkalarına bırakabilirsiniz. Onlar sizin yerinize bir şeyler düşünüp yayacaktır.
37. #8 BÄ°RAZ DA BÄ°LGÄ°
Homer ’ı da severiz; ama bilgi güzel şey.
38. #8 BÄ°RAZ DA BÄ°LGÄ°
Homer ’ı da severiz; ama bilgi güzel şey.
Pazarlamanın temelleri ne kadar değişken değil görünse de pazarlama denen
gökdelenin inşası her gün hız kesmeden devam ediyor ve yeni bilgilere olan açlık
bitmiyor. Bu yüzden bir defa öğrenmekle sona ermeyecek bu dünya hakkında
biraz daha bilgi edinmekten zarar gelmez.
39. Dan Ariely’den Davranışsal Ekonomi hakkı nda fikir sahibi olmak
isteyenler için yaptığı deneylerden ilham alarak gerçekleştir di ği keyifli ve
düşündür ücü bir konuşma.
Sürekli mantıksız hareketlerd e bulunuy oruz. Mantığımızın sesini pek duyar gibi
yaşamıyoruz. Acaba kendi sezgilerimize karşı çıkmak tahmin ettiğimizden daha mı
zor, daha mı kolay?
Video için fotoğrafa
tıklayınız!
40. Bugün reklamlarda aradığımız şeylerin başında yaratıcılık geliyor. Peki yaratıcılık
nerden geliyor ve neden bir kısmımız bu yönden daha baskın? Aslında evet
hepimiz yaratıcı doğuy oruz ama okullar genelde bunu bizden alıyor.
Sir Ken Robinson'dan okulların insan yaratıcılığı üzerindeki etkisini anlata n
ilham verici, ilginç ve oldukça etkileyici bir konuşma.
Video için fotoğrafa
tıklayınız!