ºÝºÝߣ

ºÝºÝߣShare a Scribd company logo
TEMEL VE TEKNÄ°K
ANALÄ°Z
Hazırlayan: Doç.Dr.Metin COŞKUN
HÄ SSE SENETLERÄ NÄ N DEÄžERLEMESÄ 
Hisse senedi fiyatlarının gelecekteki yönünü tahmin etme çabası
yatırımcıların en çok düşündüğü konulardan biridir. Hisse senetleri
fiyatlarının diğer yatırım araçlarına göre daha fazla dalgalanma
göstermesi bir çok analiz yöntemlerini beraberinde getirmiştir. Hisse
senedi değerlemesinde en çok kullanılan analiz yöntemleri teknik analiz
ve temel analiz yöntemleridir.
HÄ SSE SENEDÄ NÄ N DEÄžER TANIMLARI
Defter Değeri: Bir şirketin bilançosundaki öz kaynak toplamının, şirketin
çıkartmış olduğu hisse senedi sayısına bölünmesiyle bulunur. Burada
kullanılan öz kaynak, yeniden değerleme artış fonu, emisyon
primi, dağıtılmamış karlar ve ihtiyatlar toplamını içermektedir.
ĠĢleyen TeĢebbüs Değeri: İşletmenin bir bütün olarak çalışır durumda
devredilmesi gereken değerini ortaya koyar. Bu değerin içine işletmenin
piyasada sahip olduÄŸu prestij deÄŸeri de dahildir.
Tasfiye DeÄŸeri: Åžirketin tasfiyesiyle birlikte, faaliyetle ilgili
borçlar, varlıkların satışından elde edilen değerden çıkarılır. Elde edilen
bu değerin, hisse senedi sayısına bölünmesiyle tasfiye değeri bulunmuş
olmaktadır. Tasfiye değeri, piyasa için alt sınırı oluştururken, işleyen
teşebbüs değeri de üst sınırı ifade eder.
HÄ SSE SENEDÄ NÄ N DEÄžER TANIMLARI
Gerçek Değer: İşletmenin varlıkları, karlılık durumu, dağıtılan kar
payları, sermaye yapısı gibi değişkenlerin belirlediği değer gerçek değer
olarak tanımlanır. Gerçek değer, bir anlamda yatırımcıların, işletmenin
gelecekte gelir yaratma potansiyelini ve kendilerinin bu hisse senedinden
bekledikleri kazanç oranını göz önüne alarak, işletmenin pay senedine
biçtikleri, mevcut koşullar altında o hisse senedi için normal kabul ettikleri
deÄŸeri ifade eder.

Alternatif Gelir Değeri: Ortaklar tarafından sermayenin başka bir yatırım
alanında değerlenmesi halinde ortaya çıkacak değerin bir hisseye düşen
payını gösterir. Alternatif gelir değerleri için genelde tahvil faizleri dikkate
alınır.
HÄ SSE SENEDÄ  FÄ YAT TANIMLARI
Nominal Değer: Hisse senedi üzerinde yazılı olan fiyatıdır. Toplam
sermayenin miktarını belirleyebilmek ve bununla ilgili muhasebe
kayıtlarını yapabilmek için hisse senedinin ilk çıkarılışı sırasında ortaklık
yönetimi tarafından verilen değerdir.

Emisyon Fiyatı: Şirket tarafından halka arz edilme sürecinde hisse
senedine biçilen fiyattır. Genelde hisse senetleri nominal fiyatı ile ihraç
edilirler. Ancak borsa değeri yüksek olan hisse senedini çıkaran
şirket, nominal değerin üzerinde bir emisyon fiyatı da belirleyebilir.
Özellikle sermaye artırımında kullanılmayan rüçhan haklarının borsada
satılmasında, emisyon fiyatı normal fiyatın üzerinde seyreder.
Piyasa Fiyatı: Hisse senedinin, sermaye piyasalarında arz, talep
koşullarına göre oluşan fiyatıdır. Piyasa koşullarında gerçekleşen piyasa
fiyatı işletmenin finansal durumunda bir değişme olmaksızın gerçek
değerin altında veya üstünde bulunabilir.
TEMEL ANALÄ Z
Temel analizin amacı, hisse senedinin gerçek değerini, bu yatırımı
etkilediği düşünülen temel etmenlerden yararlanarak bulmak ve bulunan
bu değerle piyasa değerini karşılaştırarak yatırım kararı almak ya da
almamaktır. Temel analizin sonucunda hesaplanan değer, piyasa
değerinden çok ise, hisse senedi satın alınır; hesaplanan değer, piyasa
değerinden az ise hisse senedi satın alınmaz ya da elde tutuluyorsa
satılır.
KÃœRESEL VE EKONOMÄ° ANALÄ°ZÄ°
• Yurtiçi ve yurtdışı ekonomik, siyasi ve toplumsal
geliÅŸmeler analiz edilir.

SEKTÖR ANALİZİ

• Yatırım yapılmak istenen işletmenin faaliyet
gösterdiği sektör analiz edilir.

Ä°ÅžLETME ANALÄ°ZÄ°

• Yatırım yapılmak istenen işletme tüm yönleriyle
analiz edilir.
Küresel Analiz
1980 sonrası dünyada yaşanan bir dizi gelişme ülkeleri, işletmeleri
küresel bir ortamda faaliyet göstermeye zorlamıştır. Uluslararası
işletmelerin etkinliğinin artması, işletmelerin sadece iç pazara değil, tüm
dünyaya üretim yapması, farklı ülkelerdeki işletmelerin birleşmesi, satın
almalar, ulaştırma ve iletişim imkanlarının hızlı gelişmesi, teknolojik
gelişmeler dünyayı her geçen gün biraz daha küçültmektedir. Dolayısıyla
bu gelişmelerden yatırımcılar da etkilenmekte, yatırım kararlarını
verirken, dünyada yaşanan gelişmeleri takip etmek zorunda
bırakmaktadır.
Küresel Analiz
Dünyada son yıllarda geçerli olan kavram küreselleşme ve
bölgeselleşmedir. Küreselleşme, sanayinin iktisadi anlamda gelişmiş
ülkelerden Üçüncü Dünya ülkelerine doğru kayması, dünya ürünlerinin
ortaya çıkması, (bir arabanın üretilmesinde yirmi sekiz ayrı ülke ürünü
parçalarının kullanılması), finans piyasalarının çeşitli ülkelere
yayılması, önemli sayıda insanın ülkelerarasında hareketi, dünya
ölçeğinde demokrasi taleplerinin artması, aynı malların farklı ülkelerde
tüketilmesi olarak da tanımlanabilir. Küreselleşmenin iki alanı var. İlk
alan üretimin küreselleşmesidir. Üretimin küreselleşmesi sermayenin
üretim
alanı
olarak
dünyayı
bir
bütün
olarak
değerlendirmesi, küreselleşmiş üretim sisteminin parçalarını maliyet
avantajı
açısından,
iktisadi
açıdan
optimum
bölgelerde
gerçekleştirmesidir. İkinci alan ise finansın küreselleşmesidir.
Küresel Analiz
Küreselleşme ve bölgeselleşme ile birlikte, bir ülkede yaşanan bir
gelişme domino etkisi yaparak diğer ülkeleri de etkisi altına almaktadır.
Örneğin, Arjantin’de yaşanan bir kriz, önce bölge ülkelerini, daha sonra
dünyadaki diğer ülkeleri de etkilemektedir. Herhangi bir ülkede yaşanan
bir savaş başta bölge ülkeleri olmak üzere, birçok ülke ekonomisini
tehdit edebilmektedir.
Görüldüğü gibi, temel analiz yaparken, ülkenin genel ekonomik, siyasi
koşullarını incelemeye tabi tutmadan önce, Türkiye’yi etkileyebilecek
ülkelerin ekonomik, siyasi olaylarını da incelemek gerekmektedir. Çünkü
dış alemde yaşanan gelişmelere çok kısa bir zaman içerisinde etkilerini
göstermeye
başlamaktadır.
Yatırımcılar,
yatırım
kararlarını
verirken, dünyadaki gelişmelerin dışında kalmamalı, yatırım
kararlarında, bu gelişmelerin etkilerini değerlendirmeye çalışmalıdırlar.
Ekonomik Analiz
Hisse senedi fiyatlarının ekonomideki gelişmelerden etkilendiği, borsa
endekslerinden
gözlemlenebilmektedir.
Ekonominin
kötüye
gittiÄŸi,
büyümenin
yerini
duraklamanın,
hatta
gerilemenin
aldığı,
ekonomik
istikrarsızlığın
ve
belirsizliÄŸin
arttığı
dönemlerde, genellikle hisse senedi fiyatları düşer. Buna
karşılık, büyümenin hızlandığı, ekonomide iyimser bir havanın hâkim
olduğu, gelecek konusunda olumlu beklentilerin olduğu dönemlerde
ise, hisse senedi fiyatları genellikle yükselir.
Ekonomik Analiz
Ekonomilerin büyüme dönemlerinde, işletmelerin satışları, kârlılıkları da artar.
İşletmeler, yeni yatırımlara girişerek, kârlı yatırım fırsatlarını değerlendirme imkanı
bulurlar. Ekonomide istihdam olanakları arttıkça, işsiz sayısı azalmaya başlar. Ayrıca
çalışanların gelirlerinde reel artışlar görülür. Geliri artan halk, tüketimini artırarak, bu
gelişmenin devamına katkıda bulunur. Ekonominin gelişme dönemlerinde, tasarruflarda
da bir artış olduğu görülmektedir. Daha fazla tasarruf eden, tasarruf
sahipleri, birikimlerinin bir kısmını hisse senetlerine yatırarak, hisse senedi piyasasının
gelişmesini tetiklerler. Bu durum hisse senedi fiyatlarının yükselmesi sonucunu getirir.
Ekonomi duraklama ya da gerileme dönemine girerse, işletmelerin bir taraftan
satışları, diğer taraftan kârları azalacaktır. Satışları düşen işletmeler, yatırımlarını
kısacak, bir kısım çalışanlarının işine son vermek zorunda kalacaktır. Ülkede tüketim
ve tasarruflar gerileyecek, bu durumdan hisse senetleri piyasası da olumsuz
etkilenerek, fiyatların düşmesine yol açacaktır.
Ekonomik Analiz
Yukarıda belirtilen nedenlerden dolayı, hisse senetlerine yatırım yapacak olan
yatırımcıların ülkenin ekonomik durumunu yakından takip etmesi gerekir. Bunu
gerçekleştirebilmek için de bir takım makro ekonomik göstergelerden faydalanılması
gerekmektedir. Belli başlı takip edilmesi gereken göstergeler:










Milli Gelir
Merkez Bankası Kararları
Yatırımlar
Ä°stihdam
Bütçe Açığı, Faiz Oranları, Enflasyon
Dış Ticaret ve Ödemeler Dengesi
Parasal Göstergeler
Özelleştirme
Psikolojik Faktörler
Ekonomik Analiz
Siyasi gelişmelerin tamamı paranın yönü için spekülatif kaynak olma
özelliği taşır. Bazı siyasi gelişmeler politik kaynaklı olabilir. Herhangi bir
yetkilinin istifasından başbakanın sağlığına, partiler arası sorunlardan
herhangi bir bakanlıktaki yolsuzluğa kadar tüm gelişmeler ilgili ülkenin
para birimi grafiği üzerinde fiyatlandırılabilmektedir. Bu nedenle ilgili
ülkenin para birimine ilişkin yatırımlarını yönlendirenler mevcut tüm
geliÅŸmeleri takip edebilirler.
Ekonomik Analiz
Siyasi ve ekonomik her haberin fiyat değeri olduğunu bilen bazı otoriteler de
zaman zaman grafiği şekillendirmek, yön vermek veya istikrarı sağlamak adına
açıklama yapabilir ve beyanatlarda bulunabilir. Örneğin Merkez Bankası
başkanının, SPK başkanının, borsa başkanının, ilgili bakanların veya diğer
para ile ilgili otorite sahibi olan bir yetkilinin herhangi bir belirsizlik durumunda
piyasaya ivme kazandırması önemli birkaç beyanatla söz konusu
olabilmektedir. Belirsizlik tablosunun iyimsere dönmesi ve alımların yükselmesi
hiç beklenmedik olayların yatırımcılar tarafından olumlu algılanmasına bağlıdır.
Benzer şekilde yatırımcının güvenini kaybetmesine neden olacak gelişmeler
satışların artmasına ve fiyat grafiğinin hızla aşağı yuvarlanmasına neden olur.
Bunun temel nedeni elbette yatırımcının en az riskle yüksek kazanç elde etme
gayretidir. Piyasaya güven azaldığında yatırımcıların başka bir piyasaya
yönelmek için yatırımlarını geri çekmesi yüksek değer kaybı ile sonuçlanır.
Sektör Analizi
Genel ekonomik gelişmelerin, tüm sektörleri etkilediği ekonomi analizi
kısmında açıklanmıştı. Ancak bu etki bazı sektörler üzerinde olumlu
yönde olurken, bazı sektörlerde olumsuz yönde olabilir. Bazı
sektörler, konjonktürel dalgalanmalardan bağımsız olarak sürekli
gelişme içinde, bazıları kararlı bir dengede bulunurlarken, bazıları da
ekonominin gelişme dönemlerinde ise zarar ederler. İlgilenilen sektörün
bu kategorilerden hangisine dahil olduÄŸunu bilmek, ekonominin genel
gidişatı hakkında tahminlerini yapmış olan yatırımcılar için yararlı
olacaktır.
Sektör Analizi
Öte yandan bazı sektörler kuruluş ve tanınma aşamasında, bazıları
büyüme ve gelişme aşamasında, bazıları da olgunluk ve doyuma
ulaşma aşamasındadırlar. Sektör analizi sırasında karşılaşılan en önemli
zorluk, iÅŸletmenin faaliyette bulunduÄŸu iÅŸ kolunun kesin olarak
tanımlanamamasıdır. Birçok büyük işletme faaliyetlerini farklı alanlara
yaymış bulunmaktadır. Tek bir sektör alanına dâhil etmek yeterli
olmayabilir. Bu nedenle analizcinin bu konuya dikkat etmesi gerekir.
Sektör analizinde dikkat edilmesi gereken diğer bir konu, sektörün pazar
yapısı ile ilgilidir. Pazarın tekelci, oligopolist veya rekabetçi oluşu önem
arz etmektedir. Maliyet yapısı da, kârlılık değişimini büyük ölçüde
etkilemektedir. Maliyetler içerisindeki işçilik, hammadde ve enerji
giderlerinin oranları araştırılmalıdır. Ayrıca devlet müdahalesi de sektörü
olumlu ya da olumsuz etkileyebilmektedir.
ĠĢletme Analizi
Temel analiz genelden özele doğru yapılmaktadır. Temel analize, dünyadaki ekonomik ve
siyasal gelişmeleri inceleyerek başladık. Daha sonraki aşamada ülkenin içinde
bulunduğu durum analiz edildi. Üçüncü aşamada hisse senetlerine yatırım yapılmak
işletmenin ait olduğu sektöre ilişkin bir inceleme yapıldıktan sonra son aşamada
iÅŸletmenin durumu analiz edilmelidir.
İşletme analizinin en yaygın, en bilinen şekli, işletmenin mali tablolarının analiz
edilmesidir. Ancak, hisse senedi yatırımlarında sadece mali tabloların inceleme konusu
yapılması eksik bir yaklaşım olur. Bunun yanı sıra işletmenin performansını
etkileyebilecek tüm maddi ve manevi faktörlerin de inceleme konusu yapılması gerekir.
İşletmenin mali tabloları, geçmişe dönük bilgileri içerir. Oysa hisse senetlerine yapılan
yatırımlar bir nevi geleceğin önceden satın alınmasıdır. İşletmenin geçmişte gösterdiği
performansın değerlendirilmesi muhakkak önemlidir. Ancak, işletmenin şu anki
durumunun bilinmesi ve geleceğe yönelik olası gelişmelerin tahmin edilmeye çalışılması
gerekmektedir.
TEKNÄ K ANALÄ Z
Teknik analiz, fiyat, hacim ve indikatör gibi göstergelerden
yararlanılarak, geçmiş dönemde gerçekleşen piyasa hareketleri
incelenerek geleceğe yönelik olarak fiyat öngörülerinin yapıldığı analiz
yöntemidir. Teknik analiz, ekonomi biliminden bağımsızdır ve daha çok
psikoloji, matematik, istatistik ve fizik gibi bilim dalları ile ilişki içerisindedir.
Teknik analizde, geçmişte yaşanan piyasa hareketleri referans niteliği
taşımaktadır. Teknik analizin mantığına göre geçmişte meydana gelen bir
fiyat hareketi, gelecekte tekrar meydana gelecektir. Bu nedenle teknik
analiz, paritelerin dinamiğini anlayabilmek açısından yararlı olmaktadır.
TEKNÄ K ANALÄ Z
Teknik analizin temel varsayımları:
 Piyasa fiyatı yalnızca arz ve talebin karşılıklı etkisiyle belirlenir.
 Arz ve talep, akılcı ve akıl dışı pek çok faktör tarafından etkilenir.
 Piyasadaki küçük dalgalanmalar bir kenara bırakılırsa, hisse senedi
fiyatları uzunca dönemler süren belirli trendler izlerler.
 Trenddeki değişimler arz ve talepteki kaymalardan dolayı ortaya çıkar.
 Hangi sebepten kaynaklanıyor olursa olsunlar, arz ve talepteki
kaymalar er veya geç, Pazar hareketlerinin kaydedildiği grafikler
aracılığıyla tespit edilebilirler.
 Bir takım fiyat hareketleri zaman içinde tekrarlanma eğilimi gösterirler.
Grafikler
Teknik analiz yapılabilmesi için, hisse senetlerinin fiyat hareketlerinin ve
işlem hacimlerinin toplu olarak görüntülenmesi gerekmektedir. Fiyat
hareketleri ve işlem hacimleri bir grafik üzerinde gösterilir. Grafiğin yatay
ekseninde zaman, dikey ekseninde ise, fiyatlar yer alır. Bu tip bir grafiğin
elle çizilmesi birkaç hisse senedi için mümkünse de tüm hisse senetleri
için çizilmesi neredeyse imkânsızdır. Bu nedenle teknik analiz yapmaya
elverişli bilgisayar yazılım programları geliştirilmiştir. Bu programlar
yardımıyla, herhangi bir hisse senedinin grafiği anında, otomatik olarak
görüntülenebilmektedir.
Bu
grafiklerin
zaman
aralığı
değiştirilebilmekte, hatta seans içerisindeki anlık hareketler bile
çizdirilebilmektedir.
Çizgi Grafik
Çubuk Grafik
Mum Grafik
Trendler
Piyasa 3 farklı trende sahiptir. Herhangi bir zamanda hisse senedi piyasasını
etkileyen ve birbiri içinde gerçekleşen üç trend vardır.
Ana ya da Birincil Trend: Ana trend, yükselen (boğa) ya da düşen (ayı) piyasa
trendini gösterir. Bir yıldan birkaç yıla kadar süren bir dönem içinde
gözlemlenebilir. Yeni oluşan fiyat eski fiyata göre daha yüksekse ana trend
yükseliş yönündedir. Eğer yeni fiyatlar eski fiyatlara göre daha düşükse, ana
trend düşüş yönündedir.
Ä kincil Trend: Ä°kincil trendler temel trendlerin geliÅŸimini engelleyen ve temel
trendlerin karşı yönünde gelişen önemli tepkilerdir. İkincil trendler birincil
trendlerin düzeltmeleridir. Yükselen bir piyasadaki önemli düşüşler veya düşen
bir piyasadaki önemli yükselişler olarak gerçekleşen ikincil trendler bir aydan
birkaç aya kadar sürebilir. İkincil trend genellikle bir önceki ikincil hareketin 1/3'ü
ile 2/3'ü arasında hareket eder.
Küçük Trend: Küçük trendler altı günden az olan ve nadiren üç hafta kadar
süren orta trendleri oluşturan dalgalanmalardır. Bu günlük dalgalanmalardan
çıkarılan sonuçlar aldatıcıdır. Bir günden üç haftaya kadar süren küçük
trendler, kısa vadeli olduğundan ve manipülasyonlara maruz kalabileceğinden
uzun vadeli yatırımcıları yanlış yönlendirebilir. İkincil trend birkaç küçük trendden
oluÅŸur.
Trendler
Destek ve Direnç
Destek seviyesi, fiyatların düşerken sıkıştığı ya da düşüşün durduğu ya
da gelen taleple birlikte yükselişin başladığı fiyat bölgesi anlamına gelir.
Direnç seviyesi ise fiyat yükselişlerinin önünü kesen önemli bir arzın
oluştuğu, yükselişin yavaşladığı veya durduğu fiyat bölgesini ifade eder.

Fiyat grafiğinin uzun vadede en dip (ya da en tepe) yaptığı noktalardan
geçen yatay çizgiler destek ya da direnç çizgileri olarak adlandırılır. Genel
olarak destek ve direnç seviyelerinde işlem hacminin yüksek olduğu
gözlemlenir.
Destek ve direnç bölgelerinde oluşan fiyatlarla işlem miktarının da
doğrudan ilişkisi vardır. Az bir işlem miktarı ile oluşan seviyenin
etkisi, daha çok miktarın el değiştirdiği seviyeye oranla daha zayıftır.
Destek veya direnç bölgelerinde geçen zamanın uzunluğu da destek ve
direncin gücünü artırır.
Destek ve Direnç
ĠĢlem Miktarı ve ĠĢlem Hacmi
Sağlıklı bir fiyat hareketinde işlem miktarı yükselirken, fiyatlar yükselir ve
işlem miktarı düşerken fiyatlar düşer. Eğer fiyatlarla işlem miktarı ters
yönde gelişiyorsa bu durum piyasadaki trendin zayıfladığına ve bir trend
değişimi olacağına işaret olabilir. Fiyatlar düşerken, işlem miktarı
artıyorsa, kağıttan çıkış başlamış demektir. Uzun bir düşüşten
sonra, fiyatların artmaya başlamasıyla birlikte işlem miktarı da artıyorsa
trendin değiştiği ve sağlıklı bir yükselişin başladığı söylenebilir. Fiyatlar
belli bir süre yükseldikten sonra düşüşe geçmişse ve işlem miktarı da
düşüyorsa, bu düşüşün sürekli olmayacağı ve fiyatların tekrar yükselmeye
başlayacağı söylenebilir.
Formasyonlar
Finans piyasalarında fiyat hareketleri trendler halinde meydana
gelmektedir. Ancak, finans piyasalarının kaotik yapısı nedeniyle bu trend
hareketleri doÄŸrusal deÄŸildir. Bu nedenle grafiklerde karakteristik ÅŸekiller
meydana gelmektedir. Formasyon adı verilen bu şekiller kimi zaman trend
dönüşleri, kimi zamansa trendin devamlılığını göstermektedir.
Formasyonlar başlıca iki guruba ayrılırlar.
1.Trend dönüş formasyonları
2.Sıkıșma formasyonları
Formasyonlar
TREND DÖNÜȘ FORMASYONLARI
Trend sonlarında görülen bu formasyonlar, oluşum sürecindeyken trend
dönüş sinyali verirler. Trendin dönmesi ile birlikte ise formasyon
tamamlanmış olur. Bu formasyonların gerçekleşme süresi, trendin
süresine göre değişmektedir. Örneğin uzun vadeli trendlerin dönüş
formasyonları, bir aydan daha uzun süreli olabilmektedir.
Trend dönüş formasyonları, yatırımcılar için isabetli sinyaller üretmekle
beraber ayı ve boğa tuzakları olarak adlandırılan dönüş görünümleri
yatırımcıları yanıltabilir. Bu nedenle grafiklere bakıldığında bu
formasyonları zamanında algılayabilmek için bilgi ve tecrübeye
gereksinim duyulmaktadır.
Formasyonlar
Belli baĢlı trend dönüĢ formasyonları
Omuz-baÅŸ-omuz formasyonu
Ters omuz-baÅŸ-omuz formasyonu
Ä°kili tepe formasyonu
Ä°kili dip formasyonu
Üçlü tepe ve dip formasyonları

V formasyonları
Formasyonlar
SIKIÄ¡MA FORMASYONLARI
Trendler daha önce de belirttiğimiz gibi doğrusal(lineer) değil kaotiktir. Bu
nedenle trendler içerisinde zaman zaman yön arayışları ve kararsız
hareketler meydana gelebilir. Güçlenen destek ve dirençlerin istikrarlı bir
biçimde çalışması, sıkışma formasyonlarının oluşumuna neden
olmaktadır. Bu formasyonların tamamlanması sert yükseliş veya sert
düşüşleri beraberinde getirir.
Üçgen formasyonları
Takoz ve kama formasyonları
Bayrak ve flama formasyonları
Ġndikatörler
Teknik indikatörler, bir takım matematik hesaplarla işlenmiş, geçmişteki
piyasalara ait istatistiki verilerin sonuçlarıdır. Teknik indikatörler iki gruba
ayrılır: eğilimi takip eden indikatörler ve osilatörler.
Eğilimi takip eden indikatörler mevcut bir eğilimin yönünü ve kuvvetini
yansıtır. Eğilimi takip eden indikatörler mevcut bir eğilimin ivmesinin
kuvvetli olduğunu gösterdiğinde yatırımcılar piyasaya girebilir. En yaygın
olarak kullanılan indikatörler: Hareketli Ortalama, Bollinger Bantları ve
Hareketli Ortalama Aralığıdır.
Osilatör ("dalgalanma", "titreşim"), alıcıların veya satıcıların fazlasıyla
çoğunlukta olduğunu gösteren, iki uç değerin arasında meydana gelen
inidkatörlerdir. Osilatörün değeri üst seviyeye yaklaşırsa piyasa alıcılara
boğulmuştur, alt seviyeye yaklaşırsa piyasa satıcılara boğulmuştur.
Ġndikatörler
Bunun sonucu olarak yatırımcılar genellikle, piyasanın alıcılara boğulduğu
zaman satışa geçer, çünkü fiyatlar böyle bir piyasada kısa zaman sonra
düşüşe geçecek. Bunun tersindeyse yatırımcılar, piyasanın satıcılara
boğulduğu zaman alıma geçer, çünkü fiyatlar kısa bir süre sonra
yükselişe geçer. En yaygın osilatörler: İzafi Güç Endeksi, Hareketli
Ortalama Kesen Farkı (MACD), İvmeler (Momentum) ve Stokastiks’dir.
Temel ve Teknik Analizin KarĢılaĢtırılması
Teknik ve temel analiz yaklaşımlarının her ikisi de aynı sorunu çözmeye;
fiyatların gidecekleri muhtemel yönü belirlemeye çalışırlar. Her iki
yaklaşım da soruna değişik yönlerden yaklaşırlar. Temel analizci, piyasa
hareketinin nedenlerini incelerken, teknik analizci, piyasa hareketinin
sonuçlarını inceler.
Teknik analizci, bilmesi gerekenlerin yalnızca sonuçlar olduğuna inanır ve
bu sonuçları ortaya çıkaran nedenleri bilmesinin gereksiz olduğuna inanır.
Temel analizci ise her zaman nedenleri bilmek zorundadır. Hisse senedi
işlemi yapanların tamamına yakını, kendilerini ya teknik analizci ya da
temel analizci sınıfına sokar. Gerçekte, bu sınıflandırma çok dürüst olarak
yapılmış bir sınıflandırma değildir. Temel analiz yapanların büyük
çoğunluğu, grafik analizinin temel yararlarını uygulayabilme bilgisine
sahiptir. Teknik analiz yapanların büyük çoğunluğu da, temel verilerden en
azından haberdardır.

More Related Content

13 temel ve teknik analiz

  • 2. HÄ SSE SENETLERÄ NÄ N DEÄžERLEMESÄ  Hisse senedi fiyatlarının gelecekteki yönünü tahmin etme çabası yatırımcıların en çok düşündüğü konulardan biridir. Hisse senetleri fiyatlarının diÄŸer yatırım araçlarına göre daha fazla dalgalanma göstermesi bir çok analiz yöntemlerini beraberinde getirmiÅŸtir. Hisse senedi deÄŸerlemesinde en çok kullanılan analiz yöntemleri teknik analiz ve temel analiz yöntemleridir.
  • 3. HÄ SSE SENEDÄ NÄ N DEÄžER TANIMLARI Defter DeÄŸeri: Bir ÅŸirketin bilançosundaki öz kaynak toplamının, ÅŸirketin çıkartmış olduÄŸu hisse senedi sayısına bölünmesiyle bulunur. Burada kullanılan öz kaynak, yeniden deÄŸerleme artış fonu, emisyon primi, dağıtılmamış karlar ve ihtiyatlar toplamını içermektedir. ĠĢleyen TeÄ¢ebbüs DeÄŸeri: Ä°ÅŸletmenin bir bütün olarak çalışır durumda devredilmesi gereken deÄŸerini ortaya koyar. Bu deÄŸerin içine iÅŸletmenin piyasada sahip olduÄŸu prestij deÄŸeri de dahildir. Tasfiye DeÄŸeri: Åžirketin tasfiyesiyle birlikte, faaliyetle ilgili borçlar, varlıkların satışından elde edilen deÄŸerden çıkarılır. Elde edilen bu deÄŸerin, hisse senedi sayısına bölünmesiyle tasfiye deÄŸeri bulunmuÅŸ olmaktadır. Tasfiye deÄŸeri, piyasa için alt sınırı oluÅŸtururken, iÅŸleyen teÅŸebbüs deÄŸeri de üst sınırı ifade eder.
  • 4. HÄ SSE SENEDÄ NÄ N DEÄžER TANIMLARI Gerçek DeÄŸer: Ä°ÅŸletmenin varlıkları, karlılık durumu, dağıtılan kar payları, sermaye yapısı gibi deÄŸiÅŸkenlerin belirlediÄŸi deÄŸer gerçek deÄŸer olarak tanımlanır. Gerçek deÄŸer, bir anlamda yatırımcıların, iÅŸletmenin gelecekte gelir yaratma potansiyelini ve kendilerinin bu hisse senedinden bekledikleri kazanç oranını göz önüne alarak, iÅŸletmenin pay senedine biçtikleri, mevcut koÅŸullar altında o hisse senedi için normal kabul ettikleri deÄŸeri ifade eder. Alternatif Gelir DeÄŸeri: Ortaklar tarafından sermayenin baÅŸka bir yatırım alanında deÄŸerlenmesi halinde ortaya çıkacak deÄŸerin bir hisseye düşen payını gösterir. Alternatif gelir deÄŸerleri için genelde tahvil faizleri dikkate alınır.
  • 5. HÄ SSE SENEDÄ  FÄ YAT TANIMLARI Nominal DeÄŸer: Hisse senedi üzerinde yazılı olan fiyatıdır. Toplam sermayenin miktarını belirleyebilmek ve bununla ilgili muhasebe kayıtlarını yapabilmek için hisse senedinin ilk çıkarılışı sırasında ortaklık yönetimi tarafından verilen deÄŸerdir. Emisyon Fiyatı: Åžirket tarafından halka arz edilme sürecinde hisse senedine biçilen fiyattır. Genelde hisse senetleri nominal fiyatı ile ihraç edilirler. Ancak borsa deÄŸeri yüksek olan hisse senedini çıkaran ÅŸirket, nominal deÄŸerin üzerinde bir emisyon fiyatı da belirleyebilir. Özellikle sermaye artırımında kullanılmayan rüçhan haklarının borsada satılmasında, emisyon fiyatı normal fiyatın üzerinde seyreder. Piyasa Fiyatı: Hisse senedinin, sermaye piyasalarında arz, talep koÅŸullarına göre oluÅŸan fiyatıdır. Piyasa koÅŸullarında gerçekleÅŸen piyasa fiyatı iÅŸletmenin finansal durumunda bir deÄŸiÅŸme olmaksızın gerçek deÄŸerin altında veya üstünde bulunabilir.
  • 6. TEMEL ANALÄ Z Temel analizin amacı, hisse senedinin gerçek deÄŸerini, bu yatırımı etkilediÄŸi düşünülen temel etmenlerden yararlanarak bulmak ve bulunan bu deÄŸerle piyasa deÄŸerini karşılaÅŸtırarak yatırım kararı almak ya da almamaktır. Temel analizin sonucunda hesaplanan deÄŸer, piyasa deÄŸerinden çok ise, hisse senedi satın alınır; hesaplanan deÄŸer, piyasa deÄŸerinden az ise hisse senedi satın alınmaz ya da elde tutuluyorsa satılır. KÃœRESEL VE EKONOMÄ° ANALÄ°ZÄ° • Yurtiçi ve yurtdışı ekonomik, siyasi ve toplumsal geliÅŸmeler analiz edilir. SEKTÖR ANALÄ°ZÄ° • Yatırım yapılmak istenen iÅŸletmenin faaliyet gösterdiÄŸi sektör analiz edilir. Ä°ÅžLETME ANALÄ°ZÄ° • Yatırım yapılmak istenen iÅŸletme tüm yönleriyle analiz edilir.
  • 7. Küresel Analiz 1980 sonrası dünyada yaÅŸanan bir dizi geliÅŸme ülkeleri, iÅŸletmeleri küresel bir ortamda faaliyet göstermeye zorlamıştır. Uluslararası iÅŸletmelerin etkinliÄŸinin artması, iÅŸletmelerin sadece iç pazara deÄŸil, tüm dünyaya üretim yapması, farklı ülkelerdeki iÅŸletmelerin birleÅŸmesi, satın almalar, ulaÅŸtırma ve iletiÅŸim imkanlarının hızlı geliÅŸmesi, teknolojik geliÅŸmeler dünyayı her geçen gün biraz daha küçültmektedir. Dolayısıyla bu geliÅŸmelerden yatırımcılar da etkilenmekte, yatırım kararlarını verirken, dünyada yaÅŸanan geliÅŸmeleri takip etmek zorunda bırakmaktadır.
  • 8. Küresel Analiz Dünyada son yıllarda geçerli olan kavram küreselleÅŸme ve bölgeselleÅŸmedir. KüreselleÅŸme, sanayinin iktisadi anlamda geliÅŸmiÅŸ ülkelerden Üçüncü Dünya ülkelerine doÄŸru kayması, dünya ürünlerinin ortaya çıkması, (bir arabanın üretilmesinde yirmi sekiz ayrı ülke ürünü parçalarının kullanılması), finans piyasalarının çeÅŸitli ülkelere yayılması, önemli sayıda insanın ülkelerarasında hareketi, dünya ölçeÄŸinde demokrasi taleplerinin artması, aynı malların farklı ülkelerde tüketilmesi olarak da tanımlanabilir. KüreselleÅŸmenin iki alanı var. Ä°lk alan üretimin küreselleÅŸmesidir. Ãœretimin küreselleÅŸmesi sermayenin üretim alanı olarak dünyayı bir bütün olarak deÄŸerlendirmesi, küreselleÅŸmiÅŸ üretim sisteminin parçalarını maliyet avantajı açısından, iktisadi açıdan optimum bölgelerde gerçekleÅŸtirmesidir. Ä°kinci alan ise finansın küreselleÅŸmesidir.
  • 9. Küresel Analiz KüreselleÅŸme ve bölgeselleÅŸme ile birlikte, bir ülkede yaÅŸanan bir geliÅŸme domino etkisi yaparak diÄŸer ülkeleri de etkisi altına almaktadır. ÖrneÄŸin, Arjantin’de yaÅŸanan bir kriz, önce bölge ülkelerini, daha sonra dünyadaki diÄŸer ülkeleri de etkilemektedir. Herhangi bir ülkede yaÅŸanan bir savaÅŸ baÅŸta bölge ülkeleri olmak üzere, birçok ülke ekonomisini tehdit edebilmektedir. Görüldüğü gibi, temel analiz yaparken, ülkenin genel ekonomik, siyasi koÅŸullarını incelemeye tabi tutmadan önce, Türkiye’yi etkileyebilecek ülkelerin ekonomik, siyasi olaylarını da incelemek gerekmektedir. Çünkü dış alemde yaÅŸanan geliÅŸmelere çok kısa bir zaman içerisinde etkilerini göstermeye baÅŸlamaktadır. Yatırımcılar, yatırım kararlarını verirken, dünyadaki geliÅŸmelerin dışında kalmamalı, yatırım kararlarında, bu geliÅŸmelerin etkilerini deÄŸerlendirmeye çalışmalıdırlar.
  • 10. Ekonomik Analiz Hisse senedi fiyatlarının ekonomideki geliÅŸmelerden etkilendiÄŸi, borsa endekslerinden gözlemlenebilmektedir. Ekonominin kötüye gittiÄŸi, büyümenin yerini duraklamanın, hatta gerilemenin aldığı, ekonomik istikrarsızlığın ve belirsizliÄŸin arttığı dönemlerde, genellikle hisse senedi fiyatları düşer. Buna karşılık, büyümenin hızlandığı, ekonomide iyimser bir havanın hâkim olduÄŸu, gelecek konusunda olumlu beklentilerin olduÄŸu dönemlerde ise, hisse senedi fiyatları genellikle yükselir.
  • 11. Ekonomik Analiz Ekonomilerin büyüme dönemlerinde, iÅŸletmelerin satışları, kârlılıkları da artar. Ä°ÅŸletmeler, yeni yatırımlara giriÅŸerek, kârlı yatırım fırsatlarını deÄŸerlendirme imkanı bulurlar. Ekonomide istihdam olanakları arttıkça, iÅŸsiz sayısı azalmaya baÅŸlar. Ayrıca çalışanların gelirlerinde reel artışlar görülür. Geliri artan halk, tüketimini artırarak, bu geliÅŸmenin devamına katkıda bulunur. Ekonominin geliÅŸme dönemlerinde, tasarruflarda da bir artış olduÄŸu görülmektedir. Daha fazla tasarruf eden, tasarruf sahipleri, birikimlerinin bir kısmını hisse senetlerine yatırarak, hisse senedi piyasasının geliÅŸmesini tetiklerler. Bu durum hisse senedi fiyatlarının yükselmesi sonucunu getirir. Ekonomi duraklama ya da gerileme dönemine girerse, iÅŸletmelerin bir taraftan satışları, diÄŸer taraftan kârları azalacaktır. Satışları düşen iÅŸletmeler, yatırımlarını kısacak, bir kısım çalışanlarının iÅŸine son vermek zorunda kalacaktır. Ãœlkede tüketim ve tasarruflar gerileyecek, bu durumdan hisse senetleri piyasası da olumsuz etkilenerek, fiyatların düşmesine yol açacaktır.
  • 12. Ekonomik Analiz Yukarıda belirtilen nedenlerden dolayı, hisse senetlerine yatırım yapacak olan yatırımcıların ülkenin ekonomik durumunu yakından takip etmesi gerekir. Bunu gerçekleÅŸtirebilmek için de bir takım makro ekonomik göstergelerden faydalanılması gerekmektedir. Belli baÅŸlı takip edilmesi gereken göstergeler:          Milli Gelir Merkez Bankası Kararları Yatırımlar Ä°stihdam Bütçe Açığı, Faiz Oranları, Enflasyon Dış Ticaret ve Ödemeler Dengesi Parasal Göstergeler ÖzelleÅŸtirme Psikolojik Faktörler
  • 13. Ekonomik Analiz Siyasi geliÅŸmelerin tamamı paranın yönü için spekülatif kaynak olma özelliÄŸi taşır. Bazı siyasi geliÅŸmeler politik kaynaklı olabilir. Herhangi bir yetkilinin istifasından baÅŸbakanın saÄŸlığına, partiler arası sorunlardan herhangi bir bakanlıktaki yolsuzluÄŸa kadar tüm geliÅŸmeler ilgili ülkenin para birimi grafiÄŸi üzerinde fiyatlandırılabilmektedir. Bu nedenle ilgili ülkenin para birimine iliÅŸkin yatırımlarını yönlendirenler mevcut tüm geliÅŸmeleri takip edebilirler.
  • 14. Ekonomik Analiz Siyasi ve ekonomik her haberin fiyat deÄŸeri olduÄŸunu bilen bazı otoriteler de zaman zaman grafiÄŸi ÅŸekillendirmek, yön vermek veya istikrarı saÄŸlamak adına açıklama yapabilir ve beyanatlarda bulunabilir. ÖrneÄŸin Merkez Bankası baÅŸkanının, SPK baÅŸkanının, borsa baÅŸkanının, ilgili bakanların veya diÄŸer para ile ilgili otorite sahibi olan bir yetkilinin herhangi bir belirsizlik durumunda piyasaya ivme kazandırması önemli birkaç beyanatla söz konusu olabilmektedir. Belirsizlik tablosunun iyimsere dönmesi ve alımların yükselmesi hiç beklenmedik olayların yatırımcılar tarafından olumlu algılanmasına baÄŸlıdır. Benzer ÅŸekilde yatırımcının güvenini kaybetmesine neden olacak geliÅŸmeler satışların artmasına ve fiyat grafiÄŸinin hızla aÅŸağı yuvarlanmasına neden olur. Bunun temel nedeni elbette yatırımcının en az riskle yüksek kazanç elde etme gayretidir. Piyasaya güven azaldığında yatırımcıların baÅŸka bir piyasaya yönelmek için yatırımlarını geri çekmesi yüksek deÄŸer kaybı ile sonuçlanır.
  • 15. Sektör Analizi Genel ekonomik geliÅŸmelerin, tüm sektörleri etkilediÄŸi ekonomi analizi kısmında açıklanmıştı. Ancak bu etki bazı sektörler üzerinde olumlu yönde olurken, bazı sektörlerde olumsuz yönde olabilir. Bazı sektörler, konjonktürel dalgalanmalardan bağımsız olarak sürekli geliÅŸme içinde, bazıları kararlı bir dengede bulunurlarken, bazıları da ekonominin geliÅŸme dönemlerinde ise zarar ederler. Ä°lgilenilen sektörün bu kategorilerden hangisine dahil olduÄŸunu bilmek, ekonominin genel gidiÅŸatı hakkında tahminlerini yapmış olan yatırımcılar için yararlı olacaktır.
  • 16. Sektör Analizi Öte yandan bazı sektörler kuruluÅŸ ve tanınma aÅŸamasında, bazıları büyüme ve geliÅŸme aÅŸamasında, bazıları da olgunluk ve doyuma ulaÅŸma aÅŸamasındadırlar. Sektör analizi sırasında karşılaşılan en önemli zorluk, iÅŸletmenin faaliyette bulunduÄŸu iÅŸ kolunun kesin olarak tanımlanamamasıdır. Birçok büyük iÅŸletme faaliyetlerini farklı alanlara yaymış bulunmaktadır. Tek bir sektör alanına dâhil etmek yeterli olmayabilir. Bu nedenle analizcinin bu konuya dikkat etmesi gerekir. Sektör analizinde dikkat edilmesi gereken diÄŸer bir konu, sektörün pazar yapısı ile ilgilidir. Pazarın tekelci, oligopolist veya rekabetçi oluÅŸu önem arz etmektedir. Maliyet yapısı da, kârlılık deÄŸiÅŸimini büyük ölçüde etkilemektedir. Maliyetler içerisindeki işçilik, hammadde ve enerji giderlerinin oranları araÅŸtırılmalıdır. Ayrıca devlet müdahalesi de sektörü olumlu ya da olumsuz etkileyebilmektedir.
  • 17. ĠĢletme Analizi Temel analiz genelden özele doÄŸru yapılmaktadır. Temel analize, dünyadaki ekonomik ve siyasal geliÅŸmeleri inceleyerek baÅŸladık. Daha sonraki aÅŸamada ülkenin içinde bulunduÄŸu durum analiz edildi. Üçüncü aÅŸamada hisse senetlerine yatırım yapılmak iÅŸletmenin ait olduÄŸu sektöre iliÅŸkin bir inceleme yapıldıktan sonra son aÅŸamada iÅŸletmenin durumu analiz edilmelidir. Ä°ÅŸletme analizinin en yaygın, en bilinen ÅŸekli, iÅŸletmenin mali tablolarının analiz edilmesidir. Ancak, hisse senedi yatırımlarında sadece mali tabloların inceleme konusu yapılması eksik bir yaklaşım olur. Bunun yanı sıra iÅŸletmenin performansını etkileyebilecek tüm maddi ve manevi faktörlerin de inceleme konusu yapılması gerekir. Ä°ÅŸletmenin mali tabloları, geçmiÅŸe dönük bilgileri içerir. Oysa hisse senetlerine yapılan yatırımlar bir nevi geleceÄŸin önceden satın alınmasıdır. Ä°ÅŸletmenin geçmiÅŸte gösterdiÄŸi performansın deÄŸerlendirilmesi muhakkak önemlidir. Ancak, iÅŸletmenin ÅŸu anki durumunun bilinmesi ve geleceÄŸe yönelik olası geliÅŸmelerin tahmin edilmeye çalışılması gerekmektedir.
  • 18. TEKNÄ K ANALÄ Z Teknik analiz, fiyat, hacim ve indikatör gibi göstergelerden yararlanılarak, geçmiÅŸ dönemde gerçekleÅŸen piyasa hareketleri incelenerek geleceÄŸe yönelik olarak fiyat öngörülerinin yapıldığı analiz yöntemidir. Teknik analiz, ekonomi biliminden bağımsızdır ve daha çok psikoloji, matematik, istatistik ve fizik gibi bilim dalları ile iliÅŸki içerisindedir. Teknik analizde, geçmiÅŸte yaÅŸanan piyasa hareketleri referans niteliÄŸi taşımaktadır. Teknik analizin mantığına göre geçmiÅŸte meydana gelen bir fiyat hareketi, gelecekte tekrar meydana gelecektir. Bu nedenle teknik analiz, paritelerin dinamiÄŸini anlayabilmek açısından yararlı olmaktadır.
  • 19. TEKNÄ K ANALÄ Z Teknik analizin temel varsayımları:  Piyasa fiyatı yalnızca arz ve talebin karşılıklı etkisiyle belirlenir.  Arz ve talep, akılcı ve akıl dışı pek çok faktör tarafından etkilenir.  Piyasadaki küçük dalgalanmalar bir kenara bırakılırsa, hisse senedi fiyatları uzunca dönemler süren belirli trendler izlerler.  Trenddeki deÄŸiÅŸimler arz ve talepteki kaymalardan dolayı ortaya çıkar.  Hangi sebepten kaynaklanıyor olursa olsunlar, arz ve talepteki kaymalar er veya geç, Pazar hareketlerinin kaydedildiÄŸi grafikler aracılığıyla tespit edilebilirler.  Bir takım fiyat hareketleri zaman içinde tekrarlanma eÄŸilimi gösterirler.
  • 20. Grafikler Teknik analiz yapılabilmesi için, hisse senetlerinin fiyat hareketlerinin ve iÅŸlem hacimlerinin toplu olarak görüntülenmesi gerekmektedir. Fiyat hareketleri ve iÅŸlem hacimleri bir grafik üzerinde gösterilir. GrafiÄŸin yatay ekseninde zaman, dikey ekseninde ise, fiyatlar yer alır. Bu tip bir grafiÄŸin elle çizilmesi birkaç hisse senedi için mümkünse de tüm hisse senetleri için çizilmesi neredeyse imkânsızdır. Bu nedenle teknik analiz yapmaya elveriÅŸli bilgisayar yazılım programları geliÅŸtirilmiÅŸtir. Bu programlar yardımıyla, herhangi bir hisse senedinin grafiÄŸi anında, otomatik olarak görüntülenebilmektedir. Bu grafiklerin zaman aralığı deÄŸiÅŸtirilebilmekte, hatta seans içerisindeki anlık hareketler bile çizdirilebilmektedir.
  • 24. Trendler Piyasa 3 farklı trende sahiptir. Herhangi bir zamanda hisse senedi piyasasını etkileyen ve birbiri içinde gerçekleÅŸen üç trend vardır. Ana ya da Birincil Trend: Ana trend, yükselen (boÄŸa) ya da düşen (ayı) piyasa trendini gösterir. Bir yıldan birkaç yıla kadar süren bir dönem içinde gözlemlenebilir. Yeni oluÅŸan fiyat eski fiyata göre daha yüksekse ana trend yükseliÅŸ yönündedir. EÄŸer yeni fiyatlar eski fiyatlara göre daha düşükse, ana trend düşüş yönündedir. Ä kincil Trend: Ä°kincil trendler temel trendlerin geliÅŸimini engelleyen ve temel trendlerin karşı yönünde geliÅŸen önemli tepkilerdir. Ä°kincil trendler birincil trendlerin düzeltmeleridir. Yükselen bir piyasadaki önemli düşüşler veya düşen bir piyasadaki önemli yükseliÅŸler olarak gerçekleÅŸen ikincil trendler bir aydan birkaç aya kadar sürebilir. Ä°kincil trend genellikle bir önceki ikincil hareketin 1/3'ü ile 2/3'ü arasında hareket eder. Küçük Trend: Küçük trendler altı günden az olan ve nadiren üç hafta kadar süren orta trendleri oluÅŸturan dalgalanmalardır. Bu günlük dalgalanmalardan çıkarılan sonuçlar aldatıcıdır. Bir günden üç haftaya kadar süren küçük trendler, kısa vadeli olduÄŸundan ve manipülasyonlara maruz kalabileceÄŸinden uzun vadeli yatırımcıları yanlış yönlendirebilir. Ä°kincil trend birkaç küçük trendden oluÅŸur.
  • 26. Destek ve Direnç Destek seviyesi, fiyatların düşerken sıkıştığı ya da düşüşün durduÄŸu ya da gelen taleple birlikte yükseliÅŸin baÅŸladığı fiyat bölgesi anlamına gelir. Direnç seviyesi ise fiyat yükseliÅŸlerinin önünü kesen önemli bir arzın oluÅŸtuÄŸu, yükseliÅŸin yavaÅŸladığı veya durduÄŸu fiyat bölgesini ifade eder. Fiyat grafiÄŸinin uzun vadede en dip (ya da en tepe) yaptığı noktalardan geçen yatay çizgiler destek ya da direnç çizgileri olarak adlandırılır. Genel olarak destek ve direnç seviyelerinde iÅŸlem hacminin yüksek olduÄŸu gözlemlenir. Destek ve direnç bölgelerinde oluÅŸan fiyatlarla iÅŸlem miktarının da doÄŸrudan iliÅŸkisi vardır. Az bir iÅŸlem miktarı ile oluÅŸan seviyenin etkisi, daha çok miktarın el deÄŸiÅŸtirdiÄŸi seviyeye oranla daha zayıftır. Destek veya direnç bölgelerinde geçen zamanın uzunluÄŸu da destek ve direncin gücünü artırır.
  • 28. ĠĢlem Miktarı ve ĠĢlem Hacmi SaÄŸlıklı bir fiyat hareketinde iÅŸlem miktarı yükselirken, fiyatlar yükselir ve iÅŸlem miktarı düşerken fiyatlar düşer. EÄŸer fiyatlarla iÅŸlem miktarı ters yönde geliÅŸiyorsa bu durum piyasadaki trendin zayıfladığına ve bir trend deÄŸiÅŸimi olacağına iÅŸaret olabilir. Fiyatlar düşerken, iÅŸlem miktarı artıyorsa, kağıttan çıkış baÅŸlamış demektir. Uzun bir düşüşten sonra, fiyatların artmaya baÅŸlamasıyla birlikte iÅŸlem miktarı da artıyorsa trendin deÄŸiÅŸtiÄŸi ve saÄŸlıklı bir yükseliÅŸin baÅŸladığı söylenebilir. Fiyatlar belli bir süre yükseldikten sonra düşüşe geçmiÅŸse ve iÅŸlem miktarı da düşüyorsa, bu düşüşün sürekli olmayacağı ve fiyatların tekrar yükselmeye baÅŸlayacağı söylenebilir.
  • 29. Formasyonlar Finans piyasalarında fiyat hareketleri trendler halinde meydana gelmektedir. Ancak, finans piyasalarının kaotik yapısı nedeniyle bu trend hareketleri doÄŸrusal deÄŸildir. Bu nedenle grafiklerde karakteristik ÅŸekiller meydana gelmektedir. Formasyon adı verilen bu ÅŸekiller kimi zaman trend dönüşleri, kimi zamansa trendin devamlılığını göstermektedir. Formasyonlar baÅŸlıca iki guruba ayrılırlar. 1.Trend dönüş formasyonları 2.Sıkıșma formasyonları
  • 30. Formasyonlar TREND DÖNÜȘ FORMASYONLARI Trend sonlarında görülen bu formasyonlar, oluÅŸum sürecindeyken trend dönüş sinyali verirler. Trendin dönmesi ile birlikte ise formasyon tamamlanmış olur. Bu formasyonların gerçekleÅŸme süresi, trendin süresine göre deÄŸiÅŸmektedir. ÖrneÄŸin uzun vadeli trendlerin dönüş formasyonları, bir aydan daha uzun süreli olabilmektedir. Trend dönüş formasyonları, yatırımcılar için isabetli sinyaller üretmekle beraber ayı ve boÄŸa tuzakları olarak adlandırılan dönüş görünümleri yatırımcıları yanıltabilir. Bu nedenle grafiklere bakıldığında bu formasyonları zamanında algılayabilmek için bilgi ve tecrübeye gereksinim duyulmaktadır.
  • 31. Formasyonlar Belli baÄ¢lı trend dönüĢ formasyonları Omuz-baÅŸ-omuz formasyonu Ters omuz-baÅŸ-omuz formasyonu Ä°kili tepe formasyonu Ä°kili dip formasyonu Üçlü tepe ve dip formasyonları V formasyonları
  • 32. Formasyonlar SIKIÄ¡MA FORMASYONLARI Trendler daha önce de belirttiÄŸimiz gibi doÄŸrusal(lineer) deÄŸil kaotiktir. Bu nedenle trendler içerisinde zaman zaman yön arayışları ve kararsız hareketler meydana gelebilir. Güçlenen destek ve dirençlerin istikrarlı bir biçimde çalışması, sıkışma formasyonlarının oluÅŸumuna neden olmaktadır. Bu formasyonların tamamlanması sert yükseliÅŸ veya sert düşüşleri beraberinde getirir. Üçgen formasyonları Takoz ve kama formasyonları Bayrak ve flama formasyonları
  • 33. Ä ndikatörler Teknik indikatörler, bir takım matematik hesaplarla iÅŸlenmiÅŸ, geçmiÅŸteki piyasalara ait istatistiki verilerin sonuçlarıdır. Teknik indikatörler iki gruba ayrılır: eÄŸilimi takip eden indikatörler ve osilatörler. EÄŸilimi takip eden indikatörler mevcut bir eÄŸilimin yönünü ve kuvvetini yansıtır. EÄŸilimi takip eden indikatörler mevcut bir eÄŸilimin ivmesinin kuvvetli olduÄŸunu gösterdiÄŸinde yatırımcılar piyasaya girebilir. En yaygın olarak kullanılan indikatörler: Hareketli Ortalama, Bollinger Bantları ve Hareketli Ortalama Aralığıdır. Osilatör ("dalgalanma", "titreÅŸim"), alıcıların veya satıcıların fazlasıyla çoÄŸunlukta olduÄŸunu gösteren, iki uç deÄŸerin arasında meydana gelen inidkatörlerdir. Osilatörün deÄŸeri üst seviyeye yaklaşırsa piyasa alıcılara boÄŸulmuÅŸtur, alt seviyeye yaklaşırsa piyasa satıcılara boÄŸulmuÅŸtur.
  • 34. Ä ndikatörler Bunun sonucu olarak yatırımcılar genellikle, piyasanın alıcılara boÄŸulduÄŸu zaman satışa geçer, çünkü fiyatlar böyle bir piyasada kısa zaman sonra düşüşe geçecek. Bunun tersindeyse yatırımcılar, piyasanın satıcılara boÄŸulduÄŸu zaman alıma geçer, çünkü fiyatlar kısa bir süre sonra yükseliÅŸe geçer. En yaygın osilatörler: Ä°zafi Güç Endeksi, Hareketli Ortalama Kesen Farkı (MACD), Ä°vmeler (Momentum) ve Stokastiks’dir.
  • 35. Temel ve Teknik Analizin KarĢılaÄ¢tırılması Teknik ve temel analiz yaklaşımlarının her ikisi de aynı sorunu çözmeye; fiyatların gidecekleri muhtemel yönü belirlemeye çalışırlar. Her iki yaklaşım da soruna deÄŸiÅŸik yönlerden yaklaşırlar. Temel analizci, piyasa hareketinin nedenlerini incelerken, teknik analizci, piyasa hareketinin sonuçlarını inceler. Teknik analizci, bilmesi gerekenlerin yalnızca sonuçlar olduÄŸuna inanır ve bu sonuçları ortaya çıkaran nedenleri bilmesinin gereksiz olduÄŸuna inanır. Temel analizci ise her zaman nedenleri bilmek zorundadır. Hisse senedi iÅŸlemi yapanların tamamına yakını, kendilerini ya teknik analizci ya da temel analizci sınıfına sokar. Gerçekte, bu sınıflandırma çok dürüst olarak yapılmış bir sınıflandırma deÄŸildir. Temel analiz yapanların büyük çoÄŸunluÄŸu, grafik analizinin temel yararlarını uygulayabilme bilgisine sahiptir. Teknik analiz yapanların büyük çoÄŸunluÄŸu da, temel verilerden en azından haberdardır.