2. İçindekiler
Cinsel Yolla Bulaşan
Enfeksiyonlar (CYBE) Tanımı
CYBE’ların Önemi
CYBE Riski Altında Olanlar
CYBE’ların Bulaşma Yolları
CYBE’ların Genel Belirtileri
Normal Vaginal Akıntı
Anormal Vaginal Akıntı
CYBE’larda Korunma
CYBE’larda Tedavi Süreci
CYBE’lara Yaklaşım
CYBE’ların Epidemiyolojisi
Sık Görülen CYBE
Kandidiazis,
Trikomonas vaginalis,
Bakteriyel vaginozis,
Klamidya,
Bel soğukluğu (Gonore),
Frengi (Sifiliz),
Hepatit B-C,
HIV/AIDS,
Yumuşak çıban(şankr),
Cinsel organ siğilleri,
Cinsel organ uçuğu,
Bitlenme ve uyuz
3. Tanımı;
Kondom kullanılmayan cinsel ilişkiyle,
Kan/kan ürünleriyle,
Anneden çocuğa bulaşabilen,
Başta cinsel organlar olmak üzere diğer organları da
etkileyebilen,
Çoğu vakada belirti göstermeden seyredebilen hastalıklar
grubudur.
Bugün için 40’ dan fazla cinsel yolla bulaşan hastalık
bilinmektedir.
4. Önemli bir halk sağlığı sorunudur, çünkü;
– CYBE’lara bağlı gelişen neoplasmlar,
– Doğurganlık ve üreme sağlığı sorunları,
– Bebek ve gebe sağlığı ile ilgili sorunlar,
– HIV bulaşma riskinin artması,
– Sosyal sorunlar (boşanma, ekonomik yük gibi) ortaya
çıkabilir.
5. Korunmasız ilişkide, herkes CYBE’lara karşı risk altındadır.
Belirtilerin olmaması ya da kişiyi rahatsız etmemesi hastalığın
toplumda sessizce ve hızla yayılmasına sebep olur.
Dünyada her dakika 11 kişiye HIV/AIDS bulaşmakta ve 7 kişi
de ölmektedir.
CYBE’lara yakalananların 1/3’ü 25 yaş altındadır.
Çoğu kez gizlemesi nedeniyle hastalık daha ciddi boyutlara
ulaşmakta ve başkalarına da bulaşmaktadır.
CYBE’lardan birine yakalanan bireyin, diğer CYBE’lara da
yakalanma olasılığı yüksektir.
6. Birden çok kişiyle, korunmasız cinsel ilişkiye girenler,
Kadın ve erkek seks işçileri,
Seks işçilerinin müşterileri,
Kendinde veya cinsel eşinde CYBE öyküsü olanlar,
Alkol ve uyuşturucu kullananlar,
Manikür, pedikür aletleri ve jilet gibi eşyaları ortak
kullananlar,
Sterilizasyonsuz aletlerle sünnet, akupunktur, epilasyon,
piercing, dövme vs. olanlar
Sterilizasyonsuz aletlerle diş tedavisi yapılan kişiler,
Kan ve kan ürünleri nakli yapılanlar.
7. Korunmasız cinsel ilişki;
Başlıca bulaşma yoludur. Deri ve mukoza bütünlüğü bozukken
öpüşme, ağız yaraları, anal ve oral ilişki bulaşmayı kolaylaştırır.
Anneden bebeğe geçiş;
Gebelikte: HIV/AIDS, hepatit B-C ve sifiliz,
Doğumda: Gonore (bel soğukluğu), klamidya, genital herpes (uçuk),
Doğumdan sonra (emzirme ile): HIV/AIDS,
Kontrol edilmemiş kan ya da kan ürünleri (Sifiliz, HIV/AIDS ve
Hepatit B-C)
Kan ve ürünleri ile doğrudan temas, kan nakli,
Sterilizasyonsuz kulak delme, dövme, akupunktur, sünnet, manikür,
pedikür aletleri,
Ortak kullanılan diş fırçası, jilet ve traş bıçağı, enjektör,
Steril olmayan tıbbi aletlerle tedavi yapılması (diş tedavisi vb.),
Damar içi uyuşturucu kullanımı(aynı enjektörü kullanma).
8. İdrar yaparken yanma, ağrı, sık sık idrara çıkma,
Peniste, haznede, makatta veya ağızda yaralar, kızartılar,
siğiller ve içi su dolu kabarcıklar,
Penis, hazne veya makattan kötü kokulu, renkli akıntı olması,
Penis veya hazne etrafında kaşıntı,
Kasık lenf bezlerinde şişkinlikler ve bezeler,
Karnın alt bölümünde veya kasıklarda ağrı ve duyarlılık,
Cinsel ilişki sırasında acı duyma, ilişki sonrası kanama,
Testislerin bir veya ikisinde birden ağrı,
Kadınlarda nedeni bilinmeyen düşükler, sık ölü doğumlar.
9. Üreme çağındaki her kadında, hiçbir hastalık olmaksızın, normal
olarak bir miktar vaginal akıntı vardır ve bu normal akıntı’dır
Bu akıntının özellikleri;
Renksiz, kokusuz, şeffaf,
Kıvamı sıvı yumurta akını andıran, sümüksü, kaygan ve uzayan
yapıda,
Akıntı yumurtlama dönemlerinde biraz değişir, sıvılaşabilir ve
artma eğilimi vardır.
Menopoz döneminde bu sıvının salgılanması duracağı için
vaginal kuruluk yaşanmaktadır.
10. Vaginada herhangi bir iltihabi durum varlığında, en önemli bulgu
artan vaginal akıntıdır.
Bu akıntının özellikleri;
Yeni ortaya çıkmış,
Koyu sarı, yeşil, kahverengi renkte,
Kanlı, köpüklü,
Rahatsız edici ve kötü kokulu,
İlişki sırasında ağrı, idrar yaparken yanma,
Normal dışı kanama gibi belirtilerle seyreden bir akıntı çoğu
durumda bir sorunun varlığına işaret eder.
11. Her tür cinsel ilişkide kondom kullanılmalıdır.
Güvenli cinsel davranış; bireylerin cinsel doyumunu, gebelik
ya da hastalık yönünden riske atmadan yaşamasıdır.
Tek eşlilik ve sadakat, korunmada en önemli etkendir.
Kontrol edilmiş kan ve kan ürünleri ve dokular kullanılmalı,
Diş fırçası, tıraş bıçağı, jilet ortak kullanılmamalı,
Sünnet, akupunktur iğnesi, manikür-pedikür makası, dövme
iğneleri ve aletleri tekniğine uygun biçimde steril edilmeli,
Yeni doğan bebeğin gözüne gümüş nitrat damlatılmalı,
HIV+ bir anneden doğan bebek HIV- ise anne emzirmemeli,
Hepatit B, aşı ile korunulabilen tek CYBE’dur. Koruyuculuk
yüksektir. Aşı yaptırılmalıdır. Ancak Hepatit-C’nin aşısı yoktur.
Gebeliğin erken döneminde gerekli testler yaptırılmalı
12. Erken tanı çok önemlidir. Tanıdaki gecikme, başarıyı düşürür
ve başta kısırlık olmak üzere birçok hastalığa yol açar.
Hepatit B-C ve HIV/AIDS’te bile erken tanı önemlidir.
Cinsel organlarda ya da yakınında yara, akıntı, ağrı, ateş gibi
belirtiler görülünce hemen ilgili hekime gidilmelidir.
İlaçlar hekimin önerdiği DOZDA ve önerdiği SÜREDE alınmalı.
Hastanın tedavisi eşiyle birlikte yapılmalıdır. Tek eşin tedavisi
sorunu çözmez. Hastalık yeniden eşe bulaşabilir.
Tedavi sürerken ilişki kurmamalı ya da kondom kullanmalıdır.
Eczaneden rastgele öneriyle ilaç kullanmak çok sakıncalıdır.
Alerji ve yan etkiler gelişebilir, mikrop ilaca direnç kazanır.
Tedavi güçleşir ve hastalık kronikleşerek insanlara bulaşmaya
devam eder.
13. Toplum Düzeyinde Yaklaşım
Enfeksiyon
prevalansını
düşürmek
Cinsel eş sayısının
azaltılması
Riskli davranışlardan
kaçınılması
Cinsel İlişki
Kişi Düzeyinde Yaklaşım
Enfekte Olan
Kişiyle Temas
Davranışların
CYBE azaltacak
yönde teşviki
Enfeksiyonun
Alınması
Enfeksiyonun
Yeni Kişilere
Bulaştırılması
Ulaşılabilir,
kabul edilebilir
hizmet sağlama
Hizmet kullanımı
teşviki
Kondom
Güvenli seks
Topikal
antimikrobiyal
Semptomu olanların
kuruma başvurması
Tedavi bitene kadar
ilişkiden uzak durma
Eşin bilgilendirilmesi
14. Ülkemizde belirli gruplarda ve sınırlı sayıda araştırılmıştır.
Araştırılan hastalıklar arasında sifiliz, hepatit B, HIV/AIDS,
klamidya, genital herpes, genital papilloma, trikomoniyaz ve
kandidiyaz ön sıralarda yer almaktadır.
Bu hastalıklar ayrıca HIV ile enfeksiyonun geçişinde önemli bir
risk olarak karşımıza çıkmaktadır.
27. Kandidiazis,
Trikomonas vaginalis,
Bakteriyel vaginozis,
Klamidya,
Bel soğukluğu (Gonore),
Frengi (Sifiliz),
Hepatit B-C,
HIV/AIDS,
Yumuşak çıban,
Cinsel organ siğilleri,
Cinsel organ uçuğu,
Bitlenme ve uyuz.
28. Etken; Candida albicans. Mutlaka cinsel yolla geçmez
Belirti; Peynir kesiği, süt kesiği tarzında akıntı, kaşıntı, idrar
yaparken yanma.
Etken; Tek hücreli bir parazit
Bulaşma yolu; özellikle vaginal yolla korunmasız ilişki.
Belirtileri; erkekte peniste akıntı ve idrar yaparken yanma,
kadında, köpüklü (kabarcıklı), kötü kokulu, bazen yeşilimsi
akıntı ve aşırı derecede akıntı.
Önemi; erkeklerin %80ninde kadınların %50sinde belirti olmaz.
Bulaşma devam eder. Tedavi edilmezse hastalık iç organlara
ilerleyebilir. pH bozulduğu için spermler ölür ve geçici kısırlığa
sebep olur
29. Etken; Gardnerella Vaginozis
Belirtileri; özellikle adet döneminde homojen, yapışkan, gri-
beyaz, çürümüş yumurta veya balık kokusu şeklinde vaginal
akıntı
Etken; Klamidya Trakhomatis
Belirtileri; sarı sulu akıntı, ilişki sırasında kanama
Önemi; Çoğunlukla belirti vermez, çok eşli bireylerde görülür,
sıklıkla bel soğukluğuna eşlik eder, bebeklerde körlüğe kadar
giden etkiler yapabilir,
30. Etkeni; Gonokok
Bulaşma Yolu; her türlü korunmasız ilişki, doğumda bebeğin
gözüne bulaşma.
Belirtileri; bazen belirti görülmeyebilir, erkekte koyu sarı veya
beyaz akıntı, ağrılı idrara çıkma ve yanma, sık sık ve az
miktarda idrara çıkma, kasıklarda ağrı ve düzensiz kanamalar.
Bebeklerde gözde, yetişkinlerde anüste ve boğazda akıntılı
iltihap.
Önemi; Erkekte testiste başlayıp tüm üreme organlarına
yayılabilir, prostat iltihabında tedavi güçleşir. Kadında rahim
ve yumurtalıklara yayılır, pelvik enfeksiyon ve dış gebelik riski
artar. Bebeklerde göz tedavi edilmezse körlük yapar. Az
görülse de sepsis, kalp, beyin ve eklem iltihapları yapabilir.
Korunmada, güvenli cinsel davranış ve kondom önemlidir.
Doğumda bebeğin gözüne gümüş nitrat damlatılması çok
önemlidir. Diğer CYBE’ların bulaşmasını kolaylaştırır.
31. Etken; Spiroket
Bulaşma Yolu; her türlü korunmasız ilişki, anneden bebeğe,
kan yolu (kontrolsüz kan ve doku nakli, kirli şırınga, iğne, traş
bıçağı, jilet, sterilizasyonsuz manikür-pedikür, akupunktur,
dövme, piercing, epilasyon iğnesi, sünnet aletleri)
Belirtileri; 3 Dönemi vardır.
1.Dönem; ilişkiden sonra 3 hafta-3 ay içinde mikrobun giriş
yerinde, cinsel organlar, anüs ya da ağızda; birkaç adet sert,
ağrısız ve sınırları düzenli yaralar ortaya çıkar. Bu yaralar
birkaç hafta içinde kendiliğinden iyileşir.
2. Dönem: Birinci dönemdeki yaraların iyileşmesinden birkaç
ay sonra vücudun birçok yerinde lekeler ve yaralar biçiminde
deri döküntüleri görülür. Bu dönem birkaç yıl sürebilir.
32. 3. Dönem (Geç Dönem) : Tedavi edilmezse deride yaygın lekeler, kalp,
beyin, büyük damarlar ve deride fındık ya da ceviz büyüklüğünde
şişlikler olur. Bu şişliklerin delinmesi hâlinde içindeki sıvı akar ve yeri
oyuk kalır. İç organlardaki tutulum o organın işlevini bozabilir. Tedavi
edilmeyen hastalar ölür.
Önemi; 1. ve 2. dönemde tedavi edilmeyen 1/3 hasta sessiz dönemden
sonra ileri döneme girer ve etkeni; kalp, göz, beyin, sinir sistemi,
kemik ve eklemler başta olmak üzere vücudun birçok yerinde hasara
neden olur.
Beyinde yerleştiği durumlarda kişide davranış bozuklukları görülür.
Tedavi edilmeyen hastalar ölür.
Yaraların, ağrısız ve kaşıntısız olması ve 1. dönemde ilk çıkan yaraların
kendiliğinden iyileşmesi, hastanın doktora gitmesini ve zamanında
tedavi olmasını engeller. Erken tanı, tedavinin başarısını artırır.
Yaralardan, diğer CYBE’lerin bulaşması kolaylaşır.
Tedavi edilmeyen sifilis vakalarında bakteri gebelik esnasında bebeğe
bulaşabilir (%70) ve bu vakaların da %25 inde ölü doğum ya da erken
dönem bebek kayıpları görülür.
33. Etken; Hepatit B ve C virüsü
Kadın ve erkekte sistemik enfeksiyona yol açar, kronikleşme
eğilimi vardır, sık görülür ve cinsel yolla da bulaşır.
Tek konak insandır ve mikrop; kişilerin kanında, üreme
organlarının akıntılarında, tükürük, süt, ter ve gözyaşı gibi vücut
salgılarında bulunur.
Kesin bir tedavisi yoktur. En etkin korunma aşıdır.
Bulaşma Yolu;
Her türlü korunmasız cinsel ilişki (vaginal, oral, anal),
Anneden bebeğe (gebelik ve doğum sırasında),
Kan yolu (kontrolsüz kan ve doku nakli, ortak kullanılan traş
bıçağı, jilet, sterilizasyonsuz manikür-pedikür aletleri,
akupunktur, dövme, epilasyon iğnesi ve sünnet aletleri).
34. Belirtileri:
Çoğu belirtisiz seyreder.
İştahsızlık bulantı, kusma, baş ağrısı, halsizlik, yorgunluk, eklem
ağrıları, hafif ateş gibi genel belirtiler olur.
Göz akında daha belirgin olmak üzere, deride sarılık.
Koyu renkli idrar, açık renkli dışkı.
Karaciğerde büyüme ve duyarlılık.
Önemi:
Toplumumuzda yaklaşık her 10 kişiden birinin taşıyıcı olduğu
hesaplanmıştır. HIV’den yaklaşık 100 kat daha bulaşıcıdır
Siroz ve karaciğer kanserine yol açabilir.
Aşı ile korunma olur. Ancak hepatit C’nin henüz aşısı yoktur.
Hepatit B - C 2
35. Etken; Virüs(HIV=Human Immunodeficiency Virus/ İnsan
İmmün Yetmezlik Virüsü) HIV1, HIV2
Bağışıklık sistemini çökertir,
HIV, penis, vagina, anüs ve ağız içinde yaygındır,
Vücutta belirti vermeden yıllarca kalabilir.
Hastalık en az 2 yıldan 10 yılı aşkın sürede çıkabilir
Bulaşma Yolu;
Korunmasız ilişki (vaginal, anal, oral)
Anneden bebeğe (gebelik, doğum, emzirme)
Kan yolu (kontrolsüz kan ve doku nakli, kirli şırınga, iğne, traş
bıçağı, jilet, sterilizasyonsuz manikür-pedikür, akupunktur,
dövme, piercing, epilasyon iğnesi, sünnet aletleri)
36. Belirtileri;
Bir kısım belirtisizdir ancak bulaşma devam eder
Virüs alındıktan 2-4 hafta sonra gribe benzer tablo olur.
Bu akut dönem 1-4 hafta sürer sonra latent (gizli) döneme
geçer.
Latent dönem birkaç aydan 15 yıla kadar devam edebilir.
Bu sürede yardımcı T lenfositlerinde sürekli azalama olur
Sonuçta AIDS tablosu görülür
Ateş, nodüller, geçmeyen soğuk algınlığı, kilo kaybı, ciltte mor
lekeler, ağız ve genital bölgede yaralar, kas-eklem ağrısı, ishal,
bulantı, kusma görülür.
37. Önemi;
HIV dış ortama dayanıksızdır, 1/10’luk çamaşır suyunda
~10dk. ölür.
Bulaşıcılığı alındıktan 15 gün sonra başlar. Oysa test (-) çıkar
ve bulaşıcılık devam eder. HIV1, HIV2’ye göre daha bulaşıcı ve
kötü seyirlidir.
Tanı; iki ELİZA (+) ve doğrulama için WESTERN BLOT test iledir.
HIV(+) tanısı alan kişide hastalık belirtileri görülmeyebilir.
Testler, virüs alındıktan ~3hafta-3ay içinde (+) sonuç verir.
Bu PENCERE DÖNEMİ’dir. Bulaşıcılık devam eder.
HIV/AIDS vakalarının %70-90’ı heteroseksüel ilişkiden geçer
• Türkiye’de bu oran %50’nin üzerindedir
• Anneden bebeğe geçiş %30’dur. Antiretroviral tedaviyle bu
oran %5-10’a düşer.
38. Kucaklaşmak, okşamak, tokalaşmak, öksürmek, aksırmak,
sosyal öpüşmek, yiyecek-içecek, tabak, bardak, çatal, kaşık,
elbise, çarşaf, havlu, yüzme havuzu, banyo, duş, tuvalet,
telefon, musluk, ev eşyası, aynı işyerinde çalışmak, sivrisinek,
karasinek, böcek ve evcil hayvan ısırıkları ile HIV/AIDS
bulaşmaz
Diğer CYBE’lar HIV/AIDS bulaşmasını kolaylaştırır.
Aşısı yok ama geliştiriliyor. Korunmada sağlık eğitimi ve
güvenli cinsel davranış önemlidir.
AIDS basamağında bağışıklık sistemi çöker. Her türlü
enfeksiyona açık hale gelir.
Grip, pnömoni, mantar ve paraziter enfeksiyonlardan kişi
ölebilir.
39. Şeker, hipertansiyon, kalp-damar gibi sistemik enfeksiyonlar
olabilir, her türlü kansere yol açabilir
Tam ve kesin tedavisi yok ancak antiretroviral ilaçlar virüs
aktivasyonunu azaltarak hastanın ömrünü uzatır ve yaşam
kalitesini artırır.
Tedavi başlangıcında durum geçici olarak kötüleşebilir ancak
ilaçlar bırakılmamalı.
Ayrımcılık, AIDS’i en önemli toplumsal sorun yapmıştır.
Kimi kişiler hastalığın kendi dışındakilere özgü olduğunu
düşünürler.
HIV/AIDS’li kişileri suçlar, aşağılar ya da damgalarlar.
Bazı hastalar işlerini ve gelirlerini kaybedebilirler, okuma
hakkından mahrum edilebilirler. Bu durum insan haklarına
aykırıdır.
40. Etken; Haemophilus Ducreyi denilen gram(-) basildir.
Bulaşma Yolu; Her türlü korunmasız ilişki (vaginal, oral, anal),
Belirtileri;
Cinsel organlar ve anüste ağrılı, yumuşak kıvamda yaralar,
Kasıklarda şişlik,
Ağrılı idrar, penis ve vaginada akıntı.
Önemi;
Yaralardan diğer CYBE’ların bulaşması kolaylaşır,
Kasıklardaki şişlikler açılarak, cerahat akan yara biçimine
dönüşebilir.
41. Etken; Virüs
Bulaşma Yolu;
Her türlü korunmasız cinsel ilişki (vaginal, oral, anal),
Yüksek ısıda yıkanmamış, başkasına ait çamaşır giyilmesi.
Belirtileri;
Mikrobun yerleştiği yerde siğiller
Siğiller ağrısız ve karnıbahar görünümündedir.
Önemi;
Siğiller, başka yerlere bulaşarak çoğalabilir, tedavi güçleşebilir.
Rahim ağzı kanserine dönüşme riski vardır.
Tedavi edilse de tekrar ortaya çıkabilir.
42. Etken; Virüs
Bulaşma Yolu; Her türlü korunmasız ilişki (vaginal, oral, anal)
Belirtileri;
Bazı kişilerde belirti görülmeyebilir.
Bazılarında hafif soğuk algınlığına benzer belirtiler; ateş,
halsizlik başağrısı ve yorgunluk görülebilir.
Her iki cinsiyette cinsel organlar ya da anüste çok ağrılı, içi su
dolu kabarcıklar, kaşıntı, yanma ve kasıklarda şişlik ortaya
çıkabilir.
43. Cinsel Organ Uçuğu (Genital Herpes)
Önemi:
Görünümü ağız ve dudaklardaki uçuklara benzer, ancak bu
virüs cinsel organlara yerleşmeyi sever.
Gebelerde düşüğe yol açabilir.
Bebeğe bulaşarak göz, deri ve sinir sisteminde hastalık
yapabilir, menenjite yol açabilir.
Vücut direnci düştüğünde sık sık tekrarlayabilir.
Rahim ağzı kanserine yol açabilir.
Uçuklardan diğer CYBE’ların bulaşması kolaylaşır.
44. Etken; Pediculuspubis (bitlenme etkeni);
sarcoptes scabies (uyuz etkeni)
Belirtileri;
Aile içinde bulaşmanın olması,
Kaşıntı (uyuzda özellikle gece kaşıntısı),
Uyuzda sırt ve kasık bölgesinde çizgi şeklinde siyah noktalar.
Önemi;
Tedavi edilmediği takdirde hızla yayılabilir
45. T.C., Sağlık Bakanlığı, Sağlık Eğitimi Genel Müdürlüğü, “Eğitimciler İçin Eğitim
Rehberi Üreme Sağlığı Modelleri”, içinde “Cinsel Yolla Bulaşan
Enfeksiyonlar”, syf 88-108, Sağlık Bakanlığı Yayın No:772, İlkay Ofset
Matbaacılık, Ankara, 2008
Akın L., Halk Sağlığı Temel Bilgiler, Editör; Güler Ç., Akın L., içinde “Bulaşıcı
Hastalıkların Kontrolü” Bölüm 16, içinde “Cinsel Yolla Bulaşan
Enfeksiyonların Kontrolü”, syf 921-927, Hacettepe Üniversitesi Yayınları,
Ankara, 2006
Ağaçfidan A., Akın L., “Türkiye’de Cinsel Yolla Bulaşan Enfeksiyonlar (CYBE)
ve HIV/AIDS’in Sürveyans Sistemine İlişkin Durum Analizi”, Editör; Altan P.,
syf 0-59, Türkiye Üreme Sağlığı Programı, T.C. Sağlık Bakanlığı, Ana Çocuk
Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü, Buluş Tasarım ve Matbaacılık,
Ankara, 2007
http://gamapserver.who.int/mapLibrary/app/searchResults.aspx Nisan2012