2. Uluslararası Çalışma Örgütü(ILO) ve Dünya Sağlık
Örgütü(WHO) uzmanlarının 1951 yılındaki toplantısında (Joint
Committee) iş sağlığının tanımı şudur;
“İş sağlığı, bütün mesleklerde çalışanların bedensel, ruhsal ve
sosyal yönden iyilik hallerinin en üst düzeyde
tutulması, sürdürülmesi ve geliştirilmesi çalışmalarıdır”
İş sağlığı ve güvenliği;“iş yerlerinde işin yürütülmesi
sırasında, çeşitli nedenlerden kaynaklanan sağlığa zarar
verebilecek koşullardan korunmak amacıyla yapılan sistemli ve
bilimsel çalışmalardır”.
Tanım
3. Çalışanların sağlığının korunması, hastalanan veya kazaya
uğrayanların iyileştirilmesi uygulamaları iş sağlığının tıbbi
boyutu olan “İş Hekimliği = occupational
medicine”i, işyerindeki sağlığı etkileyen madde ve etkenlerin
saptanması, düzeylerinin ölçülmesi ve gerektiğinde kontrol
altına alınması gibi teknik konular da “İş Hijyeni =
occupational hygiene”i kapsamaktadır.
“İş Sağlığı = occupational health” ise bu iki uygulamayı birden
kapsamaktadır.
Tanım
4. Eski Çağlarda İş Sağlığı
İş ve sağlık arasındaki ilişkilerin varlığı çok eski tarihlerden beri
bilinmektedir.
Ancak çok eski çağlarda iş türleri ve mesleksel riskler çok azdı.
Eski zamanlarda en çok hayvancılık ve avcılık yapılırdı.
Sonra buna tarım çalışmaları da eklendi.
Daha sonra taş ocakları, yol ve bina yapımı işleri başladı
Ancak riskli sayılabilecek bu işlerde de köleler, esirler ve
suçlular çalıştırılırdı.
Zamanla madencilikteki gelişmelere paralel olarak mesleksel
riskler artmıştır.
Tarihçe
5. Tarihçe
Hipokrat (MÖ 460-370) kurşun madeninde çalışanlarda diğer
insanlarda görülmeyen kolik tarzında karın ağrıları, diş
etlerinde morluk ve deride kansızlık işaretlerinin olmasına
dikkat ederek, maden ocaklarındaki zararlı bir madde ile ilişkili
olabileceğini belirtmiştir.
Aristotle (M.Ö. 384-322) koşucuların hastalıklarından söz etmiş
ve gladyatörler için diyet önermiştir.
Romalı Pliny (23-79) kurşun ve kükürdün zehirli etkilerini ele
alarak, ilk kişisel korunma aracı olan deri maskeleri yapmıştır.
Yunanlı Galen (2.yy) kurşun zehirlenmelerinin patolojisini ve
bakır ocaklarındaki asit buharlarının zararlarını incelemiştir.
6. Paracelsus (1493-1541) iş hekimliği alanındaki ilk monografi
sayılan “De Marbis Metallicis”i yazmıştır. Bu kitapta
madenciler ve dökümcülerde görülen hastalıkların klinik
bulguları hastalık adı verilmeden yazılmıştır. Bu bulgular
pnömokonyozları tanımlamaktadır.
Agricola-Gearge Bauer (1494-1555) ise “De re Metallica” adlı
eserinde maden ocaklarındaki tozun zararlı etkilerini ve
korunma yöntemlerini anlatmıştır. Yer altında havalandırma
yapmayı ve işçilerin maske kullanmasını önermiştir.
Tarihçe
7. İş sağlığı alanında köklü ve modern içerikteki yenilik
Bernardino Ramazzini (1633-1714) ile başlar.
Ramazzini “De Morbis Artificium Diatriba” adını verdiği
“meslek hastalıkları” kitabını yazmıştır. Bu kitabın en önemli
özelliklerinden biri, hastalıklar ile iş arasında bir bağlantı
kurarak etiyolojik etmenleri belirlemiş olmasıdır.
Tarihçe
8. Sanayi Devrimi
Buhar gücünün 18.yy sonlarında üretimde kullanılmasıyla
çalışma hayatı ve toplum hayatında önemli gelişmeler oldu.
Fabrikaların kurulduğu yerlere göç başladı.
Yeni oluşan göç bölgelerinde beslenme, barınma vs. yetersiz
olduğundan fabrikalarda çalışan işçilerde malnütrisyon ve bazı
salgınlar görülmeye başlandı.
Önceleri tarımda çalışan ve makinalara aşina olmayan işçiler
çok sık iş kazasına uğramışlar, bu nedenle sakat kalmış hatta
hayatlarını kaybetmişlerdir.
Tarihçe
9. Bir yandan makinalaşma, üretim ve karlılıkta artış ancak
çalışanlarda sık sağlık sorunları ortaya çıkması, öte yandan
toplumsal yaşamda meydana gelen bu değişimlerin tümüne
birden sanayi devrimi adı verilir.
Sanayileşme olgusunun günümüzdeki yansımaları ise
doğurganlığın bebek ölümlerinin azalması, ömrün
uzaması, yaşlı nüfusun artması, bulaşıcı hastalıkların
azalması, kronik ve dejeneratif hastalıkların artması ve çevre
kirliliği şeklindedir.
Tarihçe
10. Sanayileşme ve Sağlık
Göç (Olumsuz barınma koşulları)
Üretim süreçlerinde kullanılan toksik maddeler nedeniyle
yaşanan zehirlenmeler
Güvenlik önlemleri olmayan makinalar
Çok uzun çalışma saatleri
Çocuk işçiliği
Kadın işçiliği
Emek sömürüsü
Tarihçe
11. Konuya ilişkin yasal düzenlemelerin dönüm noktası, Percival
Pott‘ un baca temizleyicilerinin kansere yakalanmaları üzerine
yaptığı çalışmalar sonucu İngiliz Parlamentosu‘nun 1788‘de
Baca Temizleyicileri Yasası ve 1833 yılında İngiliz Fabrikaları
Yasasının çıkarılmasıdır.
İş sağlığı ve güvenliğinin ciddi biçimde ele alınması ve yasal
düzenlemelere gidilmesi, 19. yüzyıldan sonradır. 1802‘ de
çıkarılan Çıraklık Sağlık ve Ahlak Yasası ile çırakların
horlanmasına ve emeklerinin kötüye kullanılmasına engel
olunmaya çalışılmıştır.
1824‘ e kadar yasak olan sendikal etkinlikler yasallaşmış ve
1833’de kölelik kaldırılmıştır.
Tarihçe
12. Sanayi Devrimi Sonrası
Bu dönemde ABD’de 1884 yılında İş Bürosu, 1910 yılında
Maden Bürosu, 1914 yılında da işyerlerinde sağlık
hizmetlerinden sorumlu Halk salığı servisleri kurulmuştur.
Rusya’da, Çarlık döneminde ağır ve kötü koşullarda olan
çalışma hayatına 1917 devriminden sonra işçi sınıfının hakları
getirilmiştir. Sağlık hizmetleri ücretsiz ve koruma ağırlıklı
olarak ülke geneline yaygın bir şekilde örgütlenmiştir. 1922
yılında Moskova’da İş Hijyeni kürsüsü, 1923 yılında da İşçi
Sağlığı ve Güvenliği Merkezi kurularak işyeri denetimi ayrı bir
örgüte verilmiştir.
Tarihçe
13. Tarihçe açısından yirminci yüzyılda önemli bir gelişme, ülkeler
arasında iş sağlığı alanındaki çalışmaları izleyecek, belirlenen
standartların uygulanmasını sağlamaya çalışacak bir kuruluş
olan “Uluslararası Çalışma Örgütü (International Labour
Office, I.L.O)” nun 1919 yılında kuruluşudur. ILO’nun temeli, I.
Dünya Savaşı sonrasındaki barış konferanslarında atılmıştır.
ILO Anayasası, 1919 yılının Ocak-Nisan aylarında ve Barış
Konferansı’nda oluşturulan 9 ülkeden temsilcilerle oluşan bir
komisyonca yazılmıştır. Bu 9 ülke
Belçika, Küba, Çekoslavakya, Fransa, İtalya, Japonya, Polonya,
Birleşik Krallık ve ABD’dir.
Bugün itibarı ile 183 ülke ILO üyesidir.
Tarihçe
15. Ekim-Kasım 1919’da Washington’da gerçekleştirilen Birinci
Uluslararası Çalışma Konferansı ile altı sözleşme ve altı tavsiye
kararı kabul edilmiştir. (İş günü süresi ile ilgili 1 No.lu Sözleşme
dahil)
19. Address: Ferit Recai Ertuğrul Caddesi No. 4,
06450 Oran, Ankara / TURKEY
Tel: + 90 312 491 98 90
Fax: +90 312 491 99 45
E-mail: ankara@ilo.org
ILO Office for TURKEY
Türkiye ILO’ya 1932 yılında üye olmuştur.
ILO Ankara Ofisi ise 1976 yılında
açılmıştır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığı ve sosyal ortakların girişimiyle
Türkiye hükümetinin ILO’ya Oran'daki
diplomatik alanda tahsis ettiği arsada ILO
Ankara Ofisi ve Enformasyon Merkezi inşa
edilmiş ve 2001 yılında hizmete girmiştir.
ILO Ankara Ofisi ILO’yu Türkiye’de temsil
etmeyi, Türkiye’de uluslararası çalışma
standartlarının uygulanmasını
izlemeyi, teknik işbirliği program ve
projelerini uygulamayı, Türkiye hakkında
veri toplamayı ve toplanan verileri
değerlendirmeyi ve Enformasyon Merkezi
aracılığıyla kamuoyuna ILO yayın, belge ve
dökümanları sunmayı, yayın satış
programını yürütmeyi hedeflemektedir.
20. Türkiye’deki Tarihsel Gelişme
Ülkemizde işçi sağlığı alanına ilişkin ilk yasal
düzenleme, Dilaver Paşa Nizamnamesi (1865) ile
gerçekleşmiştir.
Ereğli kömür havzasında çalışan işçilere yönelik bazı haklar
tanımlanmıştır.
Yasal alandaki ikinci düzenleme, 1869 tarihli Maaddin
Nizamnamesi’dir. Bu Nizamname (Tüzük) ile iş kazalarında
tazminata ilişkin hükümler getirilmiştir.
1. Dünya Savaşı sonrası dönemde, 1921 tarihli 114 Sayılı
Kanun ve 151 Sayılı Kanun ile yeni düzenlemeler getirilmiştir.
114 sayılı Kanun, Zonguldak ve Ereğli kömür havzasında
kömür tozlarının işçilerin yararına kullanılmak üzere
değerlendirilmesini içermektedir.
Tarihçe
21. 151 Sayılı Kanun ile Ereğli maden işçilerine yönelik sosyal
sigorta kurulmuş, işçi ve işverenden kesilen primlerle işçi
sandıkları oluşturulmuş, prim ödeme zorunlu tutularak, sosyal
güvenlikle ilgili ilk uygulama yaşama geçirilmiştir.
Bu düzenleme, “Ereğli Havza-i Fehmiyesi Maden Amelesinin
Hukukuna Müteallik Kanun” adını taşımaktadır.
Maden ocakların günlük çalışma süresi 8 saate
sınırlanmış, fazla çalışmaya ek ödeme yapılması, 18 yaşın
altındakilerin maden ocağında çalıştırılmaması, hasta ve yaralı
işçilerin tedavi zorunluluğu, kaza sonu tazminatı getirilmiştir.
Bu yasa çalışma hayatına getirdiği yeni kurallar yanında
ülkenin içinde bulunduğu zor koşullara karşın konuya verilen
önemi yansıtması açısından önem taşımaktadır.
Tarihçe
22. Cumhuriyet sonrası dönem ve günümüz
1921’de 151 sayılı “Ereğli Havza-i Fehmiyesi Maden
Amelesinin Hukukuna Müteallik Kanun” kömür işçilerinin
çalışma şartları, iş güvenliği ve işçi sağlığı ile ilgili ilk yasadır.
1924’de 394 sayılı yasa çalışanlara hafta tatilini getirmiştir.
1926’da 818 sayılı Borçlar yasası, iş kazası, meslek hastalıkları
ile ilgili hukuki hükümler getirmiştir.
1930’da çıkarılan Belediyeler Yasası
1930’da çıkarılan 1593 sayılı “Umumi Hıfzıssıhha Kanunu”
1935’de milli bayram ve genel tatil günleri hakkındaki yasa
1937’de çıkarılan 3008 sayılı İş Yasası
1945’de 4792 sayılı “İşçi Sigortaları Kurumu Yasası”
Tarihçe
23. 1946’da Çalışma Bakanlığının kurulması
1964’da çıkarılan 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasası
1967’de 3008 sayılı İş Yasası 931 sayılı yasayla yürürlükten
kaldırılmış
1971’de 1475 sayılı İş Yasası gelmiştir. Bu yasa uzun bir süre
yürürlükte kalmış ve bu yasaya dayanarak birçok tüzük ve
yönetmelikte çıkarılmıştır.
2003’de son olarak 4857 sayılı İş Yasası yürürlüğe girmiştir.
2003’da çıkarılan 4958 sayılı yasa 506nın yerini almıştır.
2006’da 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası
Yasası kabul edilmiştir.
Tarihçe
24. “…Osmanlılar madencilikte
Batı ile aynı teknolojiyi
uygulamaktaydılar.
Buradaki maden kuyusu
115–155 metre derinliğine
kadar inmekteydi. Su
boşaltma işlemi çarkla
dönen kovalara ilave el
pompalarıyla
yapılıyordu. Mekanik
olarak çalışan çarklar ile
havalandırma sistemi
vardı…”
26. “Çınarlı’da Mustafa Bey
ocağında gaz tutuşarak 5 amele
yanmıştır. Amale ocağa
gitmekten çekinmektedir.
Tahkikat yapılması babında. 27
Temmuz 1878”
27. Amele kulübelerin usulüne uygun olması, belirtilmişse de bu
hususun dikkate alınmadığı görülmektedir. 14 Ekim 1902”
28. Tanır F., “İş Sağlığı ve Güvenliği”, Bölüm 11, Ders Notları
TTBSH, “İşçi Sağlığına Giriş”, Türk Tabipleri Birliği İşçi Sağlığı ve İşyeri
Hekimliği Temel Eğitim Programı Ön Eğitimi, sunum
Bilir N., Halk Sağlığı Temel Bilgiler(içinde), İşçi Sağlığı(Bölüm 10), Editör;
Güler Ç., Bertan M., Güneş Kitabevi, Ankara, 2.Basım, 1997, syf 265-281
http://www.ereglikomurtarihi.com/osmanli-doneminde-maden-
muhendislerinin-isci-sagligi-ve-is-guvenligi-gorevleri.html (erişim tarihi
11mart2012)
http://www.ilo.org/global/lang--en/index.htm (erişim tarihi 11mart2012)
Çetindağ Ş., İş Sağlığı ve Güvenliği’nin Tarihsel Gelişimi ve Mevzuattaki
Güncel Durum, sunum
Kaynaklar