2. Serebellopontin köşe
• Serebellopontin köşe,
temporal kemiğin petröz
parçası ve İAK ile pons ve
serebellum arasında kalan
bölge
• Ters üçgen şeklinde yapı
• İçerisinde IV.,
V.,VI.,VII.,VIII.,IX.,X.,XI.
Kraniyal sinirler AÄ°CA, PÄ°CA
ve petrosal ven gibi önemli
yapıları bulundurur
3. Serebellopontin köşe sınırları
• Anteriorda temporal kemiğin
petröz parçası
• Posteriorda serebellum
• Superior pons ve serebellar
pedunküller
• İnferiorda serebellar tonsil
• Medialde beyin sapının lateral
yüzü
• Lateralde petröz kemik arka
duvarı
4. Ä°nternal akustik kanal
• Vertikal ve transvers
krestler tarafından 4
kompartmana
ayrılmaktadır
• Ant-sup fasial sinir
• Ant-inf koklear sinir
• Post-sup sup.vestibuler
sinir
• Post-inf inf.vestibuler
sinir
5. Serebellopontin köşe tümörleri
• Akustik nörinom (%85)
• Menenjiom (%3-10)
• Epidermoid (%2-6)
• Fasial schwannom ve alt kranial sinir schwannomları
(%1-2)
• Araknoid kistler(%1)
• Nadir görülenler
• Lipom
• Dermoid tm
• Trigeminal schwannom
• Kondrom ve kondrosarkom
• Metastatik tm
• Endolenfatik kese tümörü
6. Akustik nörinom-giriş
• Anatomik olarak vestibuler sinir kaynaklı
• Histolojik olarak schwannom yapısında
• Schwann hücresi kökenli tm
• Geçmişte VIII. Sinir schwannoması, periferial glioma
olarak adlandırılmış
• Erişkinde intrakraniyal tmlerin %8-10’unu schwannomlar
oluşturur, en sık görüleni akustik nörinom (% 60-70)
• Çocukluk çağında nadir, çoğunluğu nörofibromatosis tip
2(NF2) ile iliÅŸkili
• Genellikle bening ve yavaş büyüyen tm
7. Akustik nörinom-epidemiyoloji
• Serebellopontin köşe tmlerin %85 AN
• AN %95 Vestibulokoklear sinirin vestibuler dalından kaynaklı
• % 5 koklear kaynaklı olabilir
• Süperior vestibuler sinirde daha sık görülür
• Görülme sıklığı 1/100.000
• % 95 tek ve unilateral
• NF2 hastalarında görülme sıklığı artar ve bilateral görülebilir
8. Akustik nörinom-patoloji
• AN, obersteiner-redlich zonu olarak bilinen periferik
sinirin beyin sapına girdiği bölgedeki sinir kökünün
schwann hücre kılıfından kaynaklı
• Makroskopik olarak yuvarlak şekilli, kapsüllü ve sarı-gri
veya kahverengi renkli bir tm
• Genellikle solid nadiren dejenerasyon sonucu kistik
komponent olabilir
• Çok nadiren malign AN olabilir. Malignite için
• Yüksek mitotik aktivite
• Atipik mitotik figürlerin varlığı
9. patoloji
• Mikroskopik 2 farklı doku
paterninden oluşmaktadır
• Antoni tip A : Hücresel
patern (kompakt bir
yapı)(aspiratöre daha
zor gelirler)
• Antoni tip B: Retikuler
patern (daha gevÅŸek bir
yapı) (aspiratöre daha
kolay gelirler)
10. Akustik nörinom- büyüme paterni
•Ort büyüme hızı yılda 2-3 mm
•MRG ile 3 farklı büyüme paterni ortaya
konulmuÅŸ
• Çok yavaş büyüyen (<yılda 2mm)
• Yavaş büyüyen (yılda 2mm)
• Hızlı büyüyen (>10 mm)
11. Akustik nörinom-klinik
• %3 kadarı bilateral AN’Lİ NF2(Nörofibromatozis
tip 2) hastalarıdır.
• AN çoğu intrakanalikülerdir( internal akustik
kanal içinden kaynaklı)
• Nadiren kök giriş zonu, serebellopontin köşeden
kaynaklanır (ekstrakanaliküler)
• Çok çok nadiren intralabirentin AN lar bulunur
12. • İntrakanaliküler tm önce iak doldurur, sonra kanal
arka duvarında erozyon oluşarak tm SPA köşeye
taşınır
• 20 mm çapa ulaşınca beyin sapı basısı başlar
• >20 mm tm öne ve yukarı büyümeyle trigeminal
basısı
• Aşağıya uzanım IX, X, XI basısı
• >40 mm IV. Ventrikül ve akuaduktus serebri basısı
13. • Ekstrakanalikuler tm (medial yerleşimli İAK
tutmayan) iÅŸitme normal olabilir.
• Uzun süre sessiz , büyüdükçe beyin sapı basısı ve
trigeminal bası beliritleri ile kendini gösterir
14. Akustik nörinom-klinik
• İlk belirti işitme kaybı (%95), bunu kulak çınlaması ve
dengesizlik takip etmekte
• Koklear sinir basısı en önce sinirin periferinde seyreden yüksek
frekansı taşıyan liflerde hasar yapar bu nedenle ilk belirti
yüksek frekansları tutan sensörinöral işitme kaybıdır.
• Nadiren tm bağlı intralabirentin hidrops veya intralabirentin
tm sonucu meniere benzeri tekrarlayan vertigo ve düşük
frekansları tutan dalgalı SNİK görülebilir
• İşitme kaybı, yavaş ve progresif olmasına karşın ani, ilerleyici
işitme kayıpları bildirilmiştir
• Ani işitme kaybı insidansı %10-20 arasında değişmekte
15. Akustik nörinom klinik
• Konuşma ayrımı(speech diskriminasyon) saf ton
seslerin kaybından daha fazla etkilenir.
• Telefonda konuşmada güçlükle kendini belli eder.
• Belirtilerin gelişimi tümör boyutuyla ilişkili
• Boyut artıkça lokalize bir baş ağrısı
• Trigeminal basısı (~3cm) sonucu yüzde ağrı ve duyu
kaybına, kornea refleksinde azalma
16. Akustik nörinom-klinik
• Tm çapı 2-3 cm üzerine çıktığında fasial sinir basısı
oluşmaktadır, ama paralizi daha geç dönemde
• Tm büyüdükçe alt kraniyal sinirler (IX,X,XI) basısı ve
yutma güçlüğü, konuşma güçlüğü, ses değişikliği
görülebilir.
• Serebellar hemisfer basısı sonucu ataksi, vertigo ve
lezyon tarafına doğru nistagmus olabilir
• Tm >4 cm olunca IV. Ventikül obstrüksiyonu sonucu
hidrosefali ve bulguları( baş ağrısı, bulantı, kusma)
görülebilir.
17. Akustik nörinom- klinik
Hitselberger belirtisi:
• Dış kulak yolu posterior bölümünde dokunma
duyusunun kaybı
• Akustik nörinom gibi bir kitle nedeniyle nervus
intermediusun pontoserebellar köşede basıya uğraması
sonucu ortaya çıkamatadır
18. Akustik nörinom tanı- odyolojik
• Odyometride tek taraflı SNİK
• Konuşma ayırt etme skorlarında saf ses işitme
eşiklerindeki kayıptan beklenmeyecek kadar yüksek ve
orantısız düşme
• % 65 yüksek frekansları tutan, %22’sinde düz tip odyogram
• Akustik refleks yok
• Refleks decay testi pozitif
• Tone decay testi pozitif
• Rollover fenomeni
19. Akustik nörinom- odyolojik
• MR dan önce en sensitif test ABR (%95-100)
• Tipik olarak her iki kulak arasındaki I-V dalga
latans farkı >O,2 msn olması
• Küçük intrakanaliküler tmlerde %30 yanlış
negatif oran
20. Akustik nörinom radyolojik
• Altın standart kontrastlı MRG (en sensitif ve spesifik)
• Mr bulguları tipik : pontoserebellar köşede yerleşik,
yuvarlak, İAK’a çan şeklinde yerleşen çoğu zaman homojen
ve kontrast tutulumu gösteren lezyon
• BT de İAK’daki erozyonu görmek amaçlı (tm boyutu artıkça
İAK daki genişleme ‘’trompet görünüm’’) ve cerrahi amaçlı
• MR ayırıcı tanıda Menengiom geniş alanda duraya oturur,
dural kuyruk işareti ve İAK uzanımı yok, epidermoid ise bos
ile izointens ve kontrast tutmazlar
21. MRG göre Hannover tümör yaygınlık
sınıflandırması
Klass T1 Ä°ntrameatal tm
Klass T2 Ä°ntra+ekstrameatal tm
Klass t3a Sisterni dolduran tm
Klass t3b Beyin sapına ulaşan tm
Klass t4a Beyin sapına bası yapan tm
Klass t4b 4. Ventriküle basan beyin sapını yaylandıran
tm
22. Akustik nörinom sınıflama
Tip büyüklük
küçük <2 cm
Orta 2-4 cm
büyük >4 cm
sınıflama tarif
intrakanalikü
ler
Tümör İAK ile sınırlı
Küçük <1cm tm pontoserebellar açıda
Orta Tm 1-2.4cm arasında
Büyük Tm 2.4-4.4 cm arasında
dev Tm >4.5 cm
Yaşargil sınıflaması (tm büyüklüğüne göre)
Sekhar sınıflaması (tm büyüklüğüne göre)
evre tarif
Evre 1 İntrakanaliküler tm
Evre 2 SPK ye yayılmış, beyin sapına
ulaşmamış
Evre 3 Beyin sapına ulaşmış, bası yok
Evre 4 Beyin sapında basıya yol açmış
KOOS sınıflaması
23. Akustik nörinomlar
radyolojik olarak sıklıkla
yuvarlak ve
solid yapıdadırlar ve
homojen kontrast tutulumu
gösterirler. Sağ
tarafta yerleÅŸmiÅŸ klasik
görünümde bir akustik
nörinom olgusunun
T1 aksiyel kontrastlı MRG
görüntüsü.
28. Akustik nörinom-tedavi
• Planlamada önemli kriterler
• Tm boyutu
• Tanı anında işitsel fonksiyonun durumu
• Hasta yaşı
• >3 cm tm, beyin sapı basısı olan tmlerde ilk seçenek cerrahi
• <3 cm tmlerde her 3 tedavi modalitesi kullanılabilir
29. tedavi
Akustik nörinomda 3 tedavi seçeneği mevcuttur.
1. İzlem ve bekle gör yöntemi: <1.5 cm tm, işitme
normal ve hastanın yaşı ileri ise yıllık MRG ile
izlem
2. Sterotaksik radyocerrahi/radyoterapi
3. Cerrahi tedavi
30. takip
• Genel olarak tanı anında <2cm tm: takip için uygun aday
• Birçok çalışmada intrakanaliküler tmlerin yaklaşık % 50
sinin büyümediği stabil kaldığı , hatta küçülme bile
olduğu gösterilmiştir.
• Takip sısrasında en önemli parametre tm boyutu
haricinde işitme seviyesi ve takip sırasında gelişen işitsel
kayıplar
31. TAKÄ°P
sınıf Saf ses
ortalaması
Konuşma ayırt
etme skoru
Sınıf A <30 DB >%70
Sınıf B <50 DB >%50
Sınıf C >50 DB >%50
Sınıf D <%50
• Sınıf A ve B fonksiyonel
olarak kullanılabilir işitme
seviyesi olarak kabul
edilmekte
• İlk tanı anında sınıf A olan
hasta oranı %19
• 1. yılda % 26 sı , 5. yılda %
45, 10.yılda % 54’ü sınıf A
iÅŸitmeyi kaybetmekte
32. takip
• Çalışmalara göre AN olgularının % 51’ i stabil kalmakta, %43’ü
progresyon göstermekte ve %4-8 ise spontan regresyon
görülmüştür
• Normal büyüme hızı 1-2mm/yıl
• >2mm/yıl olması ve tanı anında 2 cm’den büyük lezyonlar
tedavi gerektirir.
• Stabil hastalar en az 5 yıl takip edilmeli, ilk yıl 6 ayda 1, 5 sene
boyunca yıllık MR ile, daha sonra büyüme stabil olana kadar 2
yılda 1 MR takip edilmeli
33. Sterotaksik radyoterapi/radyocerrahi
• 1968 yılında lars leksell tarafından bulunulmuş
• Akustik nörinomda ilk defa kondziolka ve ark kullanmıştır
• Belirlenen alanlara iyonizan radyasyon verilerek tm
damarlanmasının ortadan kaldırılarak büyümeyi engelleyip lokal
kontrol altına almayı amaçlamaktadır.
• 3 cmden büyük tmlerde genelde etkisiz olması, malign
transformasyon riski taşımakta ve lokal kontrol edilememesi
durumunda kurtarma cerrahisinde yapışıklıklar nedenli
komplikasyon riskini artırması dezavantajları
34. Sterotaksik radyoterapi/radyocerrahi
• 3 tip radyasyon kaynağı mevcut
• Klasik Leksell Gama Knife: kobalt 60 radyasyon amaçlı kullanılmakta
• Multiple lineer akseleratör (LINAC) radyasyon kaynağı ile X-KNIFE ve CYBERKNIFE
• Proton bazlı radyasyon dağıtım sistemi
• En sık kullanılan gama knife
• RT sonrası rutin görüntüleme ile takipler 6. ay , 1,2,3,5,7,9 yılları
arasında takip edilir.
• İlk yıl %20’lik tümör boyutunda artış olur
• 2-3 yıllar boyut sabit
• 3. yıldan sonra küçülme
• 7.yılda tm boyutunda %40’lık küçülme sağlanmaktadır.
35. Sterotaksik radyoterapi/radyocerrahi-
endikasyonlar
• Unilateral veya bilateral <3m beyin sapı veya
hidrosefali semptomu olmayan tm
• Subtotal cerrahi sonrası rezidü tmlerde
• Total eksizyon sonrası rekürenslerde
• İleri yaş veya ameliyat olmak istemeyen
hastalarda
36. Cerrahi tedavi
• İlk cerrahi deneyim 1891 Charles
McBurney
• İlk başarılı total eksizyon Charles
Ballance 1894
• 1961 William House trasnlabirentin,
orta fossa yaklaşımı ve fasial
koruyucu teknikler tariflemiÅŸ
37. Cerrahi tedavi
• AVANTAJLAR
• Gross total eksizyon
sonrası yüksek tümör
kontrol oranı
• Kitle bası semptomların
ortadan kaldırılması
• Histopatolojik
konfirmasyon olanağı
• DEZAVANTAJLAR
• Kalıcı fasial paraliz riski
• İşitme kaybı riski
• Cerrahi
komplikasyonlar(BOS
kaçağı, menenjit, nöbet)
• Genel anestezi riskleri
• Hastanede uzun süre
yatış
38. Cerrahi tedavi
• 3 tip rezeksiyon
• Gross total eksizyon( mikroskobik tm dokusu
bırakılmaması) : rekürrens <%3
• Totale yakın eksizyon (%0,1-0,5 arası tm dokusunun
bırakılması):rekürrens %3
• Subtotal eksizyon (%5’ten fazla tm dokusunun
bırakılması) : rekürens %20-32
39. Cerrahi tedavi
• Genç hastalarda ve tümörün 2.5
cmden büyük olduğu durumlarda
cerrahi
• Cerrahi tedavi yöntemler
• Translabirentin
• Retrosigmoid
• Orta fossa yaklaşımı
• Retrolabirentin
• Transkoklear
• Transotik
40. Cerrahi teknik avantajları dezavantajları
TRANSLABİRENTİN • Fasial sinirin erken tanınması
• Serebellum ve kranial
sinirlerin daha az risk altında
kalması
• Retrosigmoid yaklaşıma göre
daha öne doğru yaklaşım
• İşitmenin feda edilmesi
• Sınırlı ekspojur
• Retrosigmoid
yaklaşımdan daha uzun
ameliyat süresi
• Yüksek BOS fistülü oranı
RETROLABİRENTİN • İşitmenin korunabilmesi
• Vital beyin sapı oluşumlarının
direkt ortaya konulabilmesi
• Serebellar retraksiyon
• Oturur pozisyonda hava
embolisi
• İnternal akustik kanal lateral
resesindeki küçük tümörlerin
çıkarılmasında zorluk
ORTA FOSSA
YAKLAÅžIMI
• İşitmenin korunabilmesi
• Fasial sinirin erken tanınması
• Orta ve büyük
tümörlerde yetersiz
posterior fossa
eksplorasyonu
42. Kimlerde iÅŸitme korunur
• Konuşmayı alma eşiği (SRT) karşı kulaktan elde edilenin <
30 db olması ve konuşmayı ayırt etme skorunun (SDS)
>%70 olması durumunda mutlaka korunmalı
• SRT <50 db ve SDS >%50 ise işe yarar işitme var demektir
işitme korunmaya çalışılmalı
• SRT >70 db ve SDS <%30 ise işitmeyi korumak gereksizdir
ve translabirentin yaklaşım uygulanabilir.
43. Translabirentin yaklaşım
• Avantajları
• İnternal akustik kanala direkt ulaşım olanağı
• Fasial sinirin beyin sapından stilomastoid foramene
kadar takip edilebilmesi
• İşitme seviyesi kullanılabilir düzeyde olmayan her
boyuttaki tmde kullanılabilir
44. Translabirentin yaklaşım
• Orta kulak cerrahi pozisyonunda nöromonitorizasyon,
foley sonda, lomber drenaj
• Batından yağ grefti alımı
• Retroaurikuler sulkus 2-4 cm arkadan insizyon ile
mastoid korteks geniş açılır
• Geniş kortikal mastoidektomi
• Posterior timpanotomi ile fasial sinir seyri belirlenir
45. Translabirentin yaklaşım
• Labirentektomi
• Posterior ve orta fossa durası açığa çıkarılır
• Labirentektomi sonrası Vestibul açılarak medialinde fundus tanınır
• Transvers krest ve vertikal krest tanınarak vestibuler sinirlerin laterali ve
fasial sinirin labirentin segmenti tanınır
• İç akustik kanal durası açılarak BOS boşaltılıp tm ekspoze edilir
• Tm büyüklüğüne göre post fossa durası insize edilerek tm medialine
ulaşılıp tm eksizyonu yapılır
• Dural sütürasyon, östaki tüp obliterasyon ve mastoid kavite yağ greft ile
obliterasyon sonrası cerrahi sonlanır
48. Retrosigmoid yaklaşım
• İlk defa krause tarafından tanımlanmıştır
• İşitme seviyesi kullanılabilir durumda olan sisterne uzanan
lateral meatal uzanımı kısıtlı tm lerde endike
• Supin, lateral dekubit veya oturur pozisyonda Mayfield çivili
başlık ile sabitleme yapılır
• Foley sonda, nöromonitorizasyon ,lomber drenaj,
• Retroaurikuler C şeklinde insizyon
• Retrosigmoid planda yaklaşık 3-3,5 cm transverse sinüs
inferiorunda ve sigmoid sinüs posterioruna kraniyotomi
yapılarak serebellar dura ekspoze edilir
50. Retrosigmoid yaklaşım
• Dural insizyon BOS boşaltılır
• Serebellar ekartasyon ile SPK köşeye ulaşım tm ekspoze edilir
• AİCA, PİCA ve inferiorda alt kraniyal sinirler, üstte trigeminal ve petrozal
ven tanınır
• Tm araknoidi diseke edilip tm kapsülü posteriordan açılır ve intrakapsüler
tümör debulke edilir.
• Fasial sinir, koklear sinir tanınır
• Vestibuler sinir kesilerek diğer sinirlerden laterale doğru diseke edilir
• Porus hizasında iç akustik kanal arka durası insize edilerek internal akustik
kanal posterioruna turlanır ve tümörün medial sınırı tanınır
• Tm eksize edilir
52. Orta fossa yaklaşımı
• Diğer ismi subtemporal supralabirentim yaklaşım
• <1,5 cm, ekstrameatal, sisterne uzanmayan ve büyüme
paterni gösteren kitleler, normal veya normale yakın işitme
seviyesi(klass A veya B) tmlerde endikedir.
• Süperior vestibuler kaynaklı tmlerde daha kolay bir yaklaşım
• Supratentoriyel kraniyotomi gerekli
• >69 yaş, peritümoral beyin ödemi varlığı, ASA>II, ve karnosfky
performan skoru <60 olanlar bu kraniyomi için kontraendike
53. Orta fossa yaklaşımı
• Kraniyotomi
• Ekstradural planda temporal lob ekartasyonu ile petröz
kemik süperiorundaki landmarklar (art. Meningea media,
arkuat eminens, greater süperfisyel petrozal sinur)
tanınır
• Bu yapılar aracılığıyla genikulat ganglion ve fasial
labirentin segment tanınır
• İnternal akustik kanala süperiordan yaklaşarak fasyal
sinir etrafından tm eksizyonu yapılır
60. Fasial schwannom
• Psk tm %1
• Sinsi başlangıçlı ve ilerleyici fasial paraliz
• Bt de fasial labirentin segmenti boyunca tümör uzanımı görülür
• MRG de t1 hipointens, t2 hiperintens
• Tedavi cerrahi genellikle fasial paralizin ilerlemesi ve tm vital
yapılara basısı durumunda fasial dekompresyon ve fasial sinir
rezeksiyonu
61. Araknoid kist
• Duvarı araknoid tarafından oluşturulan bos ile dolu kistik lezyon
• Bt de kistik ve bos benzeri hipodens
• Mrg da t1 hipintens , t2 hiperintens
• Tedavi semptomatik vakalarda kistin dekompreyonu
• Komplet eksiyon önerilmemektedir.
62. lipom
• Psk da %0.05
• Erkeklerde sık
• Yavaş büyüyen kitle basısına bağlı
semptom
• Bt homojen, hipodens ve
kontraslanmaz
• Mr da yağ baskılı t1 de hipointens
görünüm tipik