2. Kardiyovasküler hastalıklar, kalp veya kan damarlarının (arterler ve venler)
hastalıklarını içeren gruba verilen genel bir isimlendirmedir.. Kardiyovasküler
hastalık dolaşım sistemini etkileyen herhangi bir hastalığı tanımlar. Özellikle
kalp hastalıkları, beyin ve böbrek damarlarını etkileyen hastalıklar
ve periferik damar hastalıkları bu gruba girer. kardiyovasküler hastalıklarının
nedenleri çeşitlilik göstermesine rağmen en sık nedenler ateroskleroz ve /
veya hipertansiyon olarak görülmektedir.
Kardiyovasküler hastalıklar dünya çapında ölümlerin en büyük nedenidir. Son
yirmi yıl içinde, kardiyovasküler hastalıklardan ölüm oranları yüksek gelirli
ülkelerde düşmüş olsa da hastalık ve ölüm oranları düşük ve orta gelirli
ülkelerde şaşırtıcı derecede hızlı bir şekilde artmıştır. Bu hastalıklar genellikle
yaşlı yetişkinlerde görülse de özellikle ateroskleroz, geçmişi çocukluk çağına
dayandığından birincil korunma çabaları yaşamın erken dönemlerinde
başlamalıdır. Bu nedenle ateroskleroz önlenmesinde sağlıklı
beslenme, egzersiz ve sigaradan kaçınma gibi risk faktörlerini ortadan
kaldırmaya yönelik artan vurgu vardır.
3. KARDİYOVASKÜLER HASTALIKLARIN RİSK FAKTÖRLERİ
1. Yaş (erkeklerde ≥45, kadınlarda ≥55 veya erken
menopoz)
2. Ailede kalp hastalığı öyküsü (birinci derece akrabalardan
erkekte 55, kadında 65 yaşından önce koroner arter
hastalığı öyküsü)
3. Sigara içmek
4. Yüksek kan basıncı (hipertansiyon/ kan basıncı 140/90
mmHg’ın üzerinde olması)
5. Hiperkolesterolemi (total kolesterol 200 mg/dl’ın üzeri
LDL-kolesterol (kötü kolesterol) 130 mg/dl’ın üzeri)
6. Düşük HDL-kolesterol (iyi kolesterol) değeri (
4. 7. Diabetes mellitus
8. Obezite
9. Stresle baş edememe
10. Fazla alkol tüketimi
11. Fiziksel aktivetenin az olması (egzersiz
azlığı)
12. Doğum kontrol hapı kullanımı (sigara
içiliyorsa)
13. Menopoz
5. Bunlar arasında obezite, sigara ile birlikte en
önemlilerinden biridir. Obezitenin kardiyovasküler
hastalıklar için bağımsız bir risk faktörü olması yanında,
hipertansiyon gibi diğer risk faktörlerine de yol açarak
etkili olduğuna dair kanıtlar giderek güçlenmektedir.
Epidemiyolojik çalışmalar obezite ile kardiyovasküler
hastalıklar ve hipertansiyon, hiperlipidemi gibi spesifik
kardiyovasküler risk faktörleri arasında güçlü bir ilişki
olduğunu göstermektedir.
6. Kardiyovasküler Risk Faktörü Olarak Obezite
Enerji alımı ve harcanması arasındaki
dengesizlik sonucu vücuttaki yağ kitlesinin
yağsız vücut kitlesine oranla artmasına
obezite denir. Obezitenin saptanmasında en
çok kullanılan ve bilinen yöntem Beden Kitle
İndeksi (BKİ)’dir.
9. Obezite ve Hipertansiyon Hipertansiyona neden olan en
önemli risk faktörlerinden birisi obezitedir. Diğer risk
faktörleri alkol, besinlerle alınan sodyum ve hareketsiz yaşam
sayılabilir. Obezite ve hipertansiyon arasındaki ilişkiyi
gösteren çalışmalarda BKİ değeri 27 kg/m2 ’nin üzerinde olan
aşırı kilolu bireylerin hipertansiyon risklerinin, aşırı kilolu
olmayan bireylerden üç kat daha yüksek olduğu gösterilmiştir.
Beden ağırlığı olması gerekenin %20 üzerinde olanlarda
hipertansiyon sıklığı normal ağırlıktakilerin 2 katıdır. Özellikle
bel/kalça oranı kan basıncı ile önemli korelasyon
göstermektedir.
10. Kardiyovasküler Hastalıklardan Korunmada Beslenme
1-Beslenmenizde yağı azaltın. Beslenmenizde toplam
yağ tüketimi enerjinin %30’ unu geçmemelidir. Yağ içeren
besinler aynı zamanda vücudun ihtiyacı olan diğer besin
öğelerini de içerdiği için yağa ihtiyacımız vardır. Ancak
sağlık açısından bakıldığında koruyucu olması açısından
diyette yağ miktarını (enerjinin %25- 35) azaltmak
yararlıdır.
2- Beslenmenizde doymuş yağları azaltın. Doymuş
yağlar kan kolesterol düzeyini yükselten en önemli
beslenme faktörüdür. Diyette doymuş yağ asitlerini
günlük toplam enerjinin %7’sinden az tüketin. Bu günlük
toplam yağ tüketiminin yaklaşık üçte biridir. Diyette
toplam yağ miktarının azaltılması, aynı zamanda doymuş
yağ tüketimini de azaltacaktır.
11. 3- Doymuş yağlar yerine doymamış yağları seçin. Çoklu
doymamış yağlar günlük toplam enerjinin % 10’ unu, tekli
doymamışlar toplam enerjinin % 15’ ini oluşturmalıdır. Bu
hayvansal kaynaklı yağların ve katı margarinlerin yerine
bitkisel sıvı yağların (zeytinyağı, soya, ayçiçekyağı vb.)
kullanılması ile sağlanabilir.
4-Diyetinizde kolesterolü sınırlayın. Günlük kolesterol
alımınızı 300 mg’ın altına indirmeniz (eğer kalp damar
hastalığı risk faktörleri varsa <200 mg/gün) kalp
sağlığınız açısından önemlidir. Doymuş yağalımının
kısıtlanması, diyetle kolesterolün azaltılması kan
kolesterol düzeyinin düşürülmesine yardımcıdır.
Kolesterol içeren besinlerin diyetten çıkarılması
gerekmez, sınırlamak yeterlidir. Süt, peynir, tavuk, balık
ve et kolesterol içeren besinler olup aynı zamanda
vücudun ihtiyacı olan bir çok besin öğesini içermektedir.
Karaciğer gibi kolesterol içeriği çok yüksek olan
etlerinden uzak durun
12. 5- Posa tüketiminizi artırın. Posadan zengin
besinleri tüketmek, kan kolesterol düzeyinin
düşürülmesine yardımcı olur. Günde en az 5-7
porsiyon sebze ve meyve tüketimi, haftada 2 kez
kurubaklagillerin kullanımı, kepekli, yulaflı
ekmeklerin, tam tahıllı kahvaltılık gevreklerin
tercih edilmesi günlük posa tüketiminizi
artırmanıza yardımcı olur. Günlük posa tüketimi 25-
30 g olmalıdır.
6- Daha fazla meyve ve sebze tüketin. Beta
karoten, vitamin A ve vitamin C gibi antioksidan
vitaminleri yüksek oranda içeren sebze ve
meyvelerin tüketimini arttırın. Diyet kan kolesterol
düzeyini düşürmede tek yol değildir. Diğer bazı
yaşam şeklinde değişiklikler de kalp hastalığı riskini
azaltır.
14. 7- İdeal vücut ağırlığınızı koruyun /şişmansanız ideal
ağırlığınıza ulaşın.
8- Eğer kan basıncınız yüksekse (hipertansiyon), kontrol
altına alın. Bazı besin ögeleri kan basıncını olumlu yada
olumsuz yönde etkilemektedir. Bunların en önemlileri
sodyum (tuz), kalsiyum, potasyum, magnezyum, yağlar
ve alkoldür
15. 9- Sigara içelmesine izin vermeyin. Sigara kalp
damar hastalıklarında ani ölümlerde anahtar
etmendir. Sigara kan basıncını ve kalp atım hızını
artırır. HDL-kolesterol düzeyini düşürür ve sigara
içme kanın pıhtılaşma eğilimini artırır ve ani kalp
krizine neden olur.
10- Stresi azaltın. Stres ile kardiyovasküler
hastalıklar arasındaki bağ- lantı zayıf da olsa, stresi
kontrol etmek özellikle stresle başetmek için çok
yemek yiyen veya sigara içenler için önemlidir.
11- Alkolden uzak durun. Alkol ile hipertansiyon
riski arasında sıkı bir ilişki vardır. Bu nedenle alkol
tüketimi önerilmemektedir.
16. Kardiyovasküler Hastalar için Egzersizler
Günlük 30 dakika orta şiddette egzersiz ( yürüyüş,
yüzme, hafif koşular vb.) kalp sağlığınızı korumada
önemlidir.
Kalp sağlığınız için düzenli ve orta düzeyde aktivite
önemlidir.
Aktif yaşam kan kolesterol ve trigliserit düzeylerinizi
normalde tutar, HDL’yi arttırır, kan basıncını düşürür,
stresi kontrol etmeye yardımcı olur, enerji
harcayarak vücut ağırlığının kontrol altında
tutulmasını sağlar.
Daha etkin aerobik aktivite kalp kasını iyi çalıştırır ve
kardiovasküler sistemin daha etkin çalışmasına
yardım eder. Ayrıca kendinizi iyi hissettirir
21. Sodyum: Sodyum sağlık için gereklidir ve yeterli,
normal miktarda alınırsa vücuttaki sıvı dengesini
düzenler. Fazla miktarda alınması kan basıncının
yükselmesine neden olur. Diyette sodyumun en önemli
kaynağı sofra tuzu (sodyumklorür) ve işlenmiş
gıdalardır. Araştırmalar fazla tuz alımının
hipertansiyon sıklığında etkin oldu- ğunu
göstermektedir. Sofra tuzu içerisinde bulunan klorür
sodyumun etkisini arttırmaktadır.
Kalsiyum: Kalsiyum tüketiminin yetersizliği
hipertansiyon riskini arttırmaktadır. Süt ve süt
ürünleri kalsiyumun en iyi kaynaklarıdır.
Potasyum: Kan basıncı, potasyum alımı ile ters yönde
ilintilidir. Sebze-meyve gibi potasyumdan zengin
besinlerin tüketiminin artırılması hipertansiyonun
kontrol altına alınmasına yardımcı olur.
22. Magnezyum: Kan basıncının düzenlenmesi
üzerinde etkisi vardır. Hipertansiyonu olan
bireylerde serum magnezyum düzeylerinin
normal bireylere göre daha dü- şük olduğu
bildirilmektedir.
Yağlar: Diyetle doymuş yağ ve kolesterol
alımının yüksek olması kan yağlarının
yükselmesine yol açarak hipertansiyon içinde
risk oluşturabilmektedir.
Alkol: Fazla miktarda ve sık içilen alkol kan
basıcını yükseltebilir. Alkolün hipertansif etkisi
kadınlarda erkeklerden daha yüksektir
24. KAYNAKLAR
1- Onat A, Sansoy V, Soydan İ. ve arkadaşları, Türk
Erişkinlerinde Kalp Sağlığı, Mas Matbaacılık 2003,
İstanbul.
2- Baysal A; Beslenme, Hatipoğlu Yayınevi, 9. Baskı
2002,Ankara.
3- Larson Duyff R.: Amerikan Diyetisyenler Derneği’nin
Geliştirilmiş Besin ve Beslenme Rehberi, Çeviri
editörleri: Yücecan S, Pekcan G, Besler T, Nursal B,
Acar Matbaacılık,2003. İstanbul.
4- TC. Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel
Müdürlüğü; Türkiye’ye Özgü Beslenme Rehberi,
2004,Ankara.
5- Onat A, Ceyhan K, Sansoy V, Keleş İ, Erer B, Uysal Ö.
Erişkinlerimizin Yarısında Bulunan Dislipidemi ve
Metabolik Sendromun Özellikleri ve Kombine
Hiperlipidemi ile İlişkisi. Türk Kardioloji Derneği
Araştırmaları 29:274-85,2002