8. "...Ş u şehrinizde, şu ayınız içinde
bu gününüz ne kadar mukaddes ise,
mallarınız, namus ve şerefiniz,
kanlarınız da öyle haramdır,
dokunulmazdır."
8
9. Bu nedenle insanın canına,
bedenine, malına, namus
ve şerefine yönelik maddi
ya da manevi tüm tecavüzler
haram kılınmış;
bu tür tecavüzlere karşı
cezalar öngörülmüştür.
9
10. İslâm'ın insana tanıdığı
bu saygınlık ve dokunulmazlık,
yalnız Müslümanlarla sınırlı değildir.
Müslüman olmayanlar da
aynı güvence altındadır.
10
11. İslâm'ın insana tanıdığı saygınlık
ölümünden sonra da devam eder.
Bu nedenle ölüye,
ölünün vasiyetlerine,
hatta yattığı yere,
kabrine saygı göstermek gerekir.
11
12. Ölüye de, dirilere olduğu gibi
tecavüzde bulunulamaz,
eziyet edilemez.
Söz gelimi, tıbbi bir zaruret olmadıkça
hiç bir ölünün kesilmesine,
parçalanmasına izin verilmez.
12
13. Hiçbir dinî veya beşerî sistem,
insan haklarına, insanın onur
ve haysiyetinin korunmasına
İslâm kadar hassasiyet
göstermemiştir.
13
14. İslâm dini bu çerçevede
hem genel hem özel anlamda
işkenceyi yasaklamış ve önleyici
tedbirler almıştır:
14
15. A. Genel Anlamda İşkence Yasağı
B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
15
16. 1. Kur’ân-ı Kerîm’de Allah (c.c)
insanı kâinatın en güzeli şeklinde
yarattığını, Tîn suresi 95/1.
insanı mükerrem (saygın) kıldığını,
El-İsra suresi 17/70
yerdeki ve göklerdeki her şeyi
insanın hizmetine âmâde ettiğini
Lokman suresi 31/20
ifade etmektedir.
16
A. Genel Anlamda İşkence Yasağı
17. Allah’ın, bu kadar değer verdiği
bir varlığa işkence yapılmasını
hoş görmesi mümkün değildir.
17
A. Genel Anlamda İşkence Yasağı
18. Onun için Allah (celle celâlühü),
insan hayatını veya
insanın organlarından birini
yok etmeye karşı
en ağır cezaları koymuştur.
18
A. Genel Anlamda İşkence Yasağı
19. İslâm, insanın sadece bedenî varlığını
korumakla kalmamış onun mânevî
şahsiyetini de koruma altına almış,
onurunu, kişiliğini zedeleyen tavır
ve davranışları önlemeye yönelik
caydırıcı somut müeyyideler koymuştur.
19
A. Genel Anlamda İşkence Yasağı
20. Nitekim zina iftirasında bulunan kişiye
80 kırbaç vurulması Kur’ân-ı Kerîm’de
açıkça emredilmiştir. Nur suresi 24/4
ki hiçbir hukuk sisteminde
böyle bir ceza türüne yer verilmemiştir.
20
A. Genel Anlamda İşkence Yasağı
21. 2. İslâm Hukuku, işkence
ve zorlama sonucu kişinin,
cinayet, hırsızlık, zina vb.
Suçlarlarla ilgili ikrarını
geçersiz saymış,
bu tür ikrarın geçerli olması için,
serbest ortamda ikrar etmesine
bağlanmıştır. Udeh, Abdulkadir, et-Teşrîu’l-Cinaiyyu’l-İslamî,
21
A. Genel Anlamda İşkence Yasağı
22. Böylece işkence, hukukî açıdan
sonuçsuz bırakılmış,
maksadına ulaşması önlenmiştir.
22
A. Genel Anlamda İşkence Yasağı
23. 3. Allah (c.c), kul hakkını
affetme yetkisini tamamen
hak sahibine bırakmıştır.
İslâm’da hiçbir kimsenin
kul hakkını affetme yetkisi yoktur.
23
A. Genel Anlamda İşkence Yasağı
24. Kul hakkına tecavüz etmenin
uhrevî sonucu da vahimdir.
Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s),
buna dikkat çekerek
şöyle buyurmuştur:
24
A. Genel Anlamda İşkence Yasağı
25. “Benim ümmetimden müflis olan
o kimsedir ki,
kıyamet gününde namaz,
oruç, zekâtla gelir.
25
A. Genel Anlamda İşkence Yasağı
26. Ancak diğer yandan şuna küfretmiş,
buna iftira etmiş, şunun malını yemiş,
bunun kanını akıtmış, ötekini dövmüş…
Dolayısıyla şuna buna iyilikleri verilir.
Şayet borçları bitmeden
iyilikleri tükenirse hak sahiplerinin
günahları ona yüklenir ve
sonunda cehenneme atılır.” İbn Hanbel
26
A. Genel Anlamda İşkence Yasağı
27. 4. İşkence büyük bir zulümdür.
Zulüm ise İslâm’da
şiddetle yasaklanmış,
zalimlere ağır cezalar vaad edilmiştir.
27
A. Genel Anlamda İşkence Yasağı
28. 5. İşkence büyük bir adaletsizliktir.
İslâm ise adalete büyük önem
vermiştir.
Her hafta cuma hutbelerinde
adalet ayetinin okunması da
İslâm’ın adalete ne kadar önem
verdiğini göstermektedir.
28
A. Genel Anlamda İşkence Yasağı
29. B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
Özel mânâda da İslâm,
başta insan olmak üzere
bütün canlılara işkence ve
eziyet etmeyi yasaklamıştır.
Efendimiz’e (s.a.s) ve Müslümanlara
işkence edenleri yeren birçok âyet
ve hadis-i şerîf bulunmaktadır:
29
30. -1َرَو َ هاّٰلل َونُذْؤُي َين ٖذَّلا َّنِاُهَلوُس
ا ْالَو اَيْنُّدال ىِف ُ هاّٰلل ُمُهَنَعَلِةَر ِخ
اًني ٖهُم اًباَذَع ْمُهَل َّدَعَاَو
Şüphesiz Allah ve Resûlünü incitenlere,
Allah dünya ve ahirette lânet etmiş ve
onlara aşağılayıcı bir azap hazırlamıştır.
El-Ahzâb suresi 57
30
B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
31. -1َو َينٖنِمْؤُمْلا َونُذْؤُي َين ٖذَّلاَوِِ اَنِمْؤُمْلا
واُبَسَتْكا اَم ِرْيَغِب
ُم اًمْثِاَو اًناَتْهُب واُلَمَتْاح ِدَقَفاًنيٖب
Mü’min erkekleri ve mü’min kadınları
işlemedikleri şeyler yüzünden incitenler,
bir iftira ve apaçık bir günah
yüklenmişlerdir.
El-Ahzâb suresi -58
31
B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
32. Müfessirler,
Allah’a işkence yapmanın anlamının,
Allah’ın dostlarına
işkence yapmak olduğunu
ifade ediyorlar. Kurtubi
32
B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
33. Yani Allah’ın dostları olan mü’minlere
işkence etmek, Allah’a işkence etmek
şeklinde değerlendirilmiştir.
Tıpkı mü’minlere karşı gelmenin,
Allah ve Peygamber’i ile
savaşmak şeklinde
değerlendirilmesi gibi. El-Maide 5/33
33
B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
35. B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
2. Yine onlardan peygamberi inciten
ve “O (her söyleneni dinleyen) bir
kulaktır” diyen kimseler de vardır.
De ki: “O, sizin için bir hayır kulağıdır ki
Allah’a inanır, mü’minlere inanır
(güvenir).
İçinizden inanan kimseler için
bir rahmettir.
Allah’ın Resûlünü incitenler için ise
elem dolu bir azap vardır.”Tevbe 9/61
35
37. B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
Ey iman edenler! Siz Mûsâ’ya eziyet eden
kimseler gibi olmayın.
Nihayet Allah onu onların dediklerinden
temize çıkarmıştı.
Mûsâ, Allah katında itibarlı bir kimse idi.
Ahzâb suresi 33/69
37
38. B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
-4.َلَع َلَّكَوَتَن َّلَا اَنَل اَمَواَنيادَه ْدَقَو ِ هاّٰلل ىاَنَلُبُس
ُتْيَذاا اَم ىالَع َّنَرِبْصَنَلَواَنوُم
ْلا ِلَّكَوَتَيْلَف ِ هاّٰلل ىَلَعَوَونُلِكَوَتُم
İbrahim Suresi 14/12.
38
39. B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
4. “…Allah, bize doğru yolu gösterdiği
hâlde kendisine neden tevekkül
etmeyelim.
Biz, elbette bize yaptığınız
işkencelere sabredeceğiz.
Tevekkül edecek olanlar,
sadece Allah’a tevekkül etsinler.”
İbrahim Suresi 14/12.
39
40. Efendimiz’in (s.a.s)
birçok hadîsinde de
işkencenin yasaklandığını görüyoruz:
1. Bir hadis-i kudsîde Allah (c.c),
“Kullarıma işkence yapmayın.”
buyurmaktadır Ahmed b. Hanbel, Müsned,.
40
B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
41. 2. “Kim başkasının
kusurlarını ifşa ederse
Allah da kıyamet gününde
onun kusurlarını ifşa eder,
kim insanlara meşakkat
ve zahmet yüklerse
Allah da kıyamet gününde
ona meşakkat yükler.” Buhari,
41
B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
42. Şüphesiz ki insanların kusurlarını
halk arasında yayıp kişiliklerini
rencide etmek ve onlara
zorluk gösterip eziyet etmek
onlara işkence vermek demektir.
42
B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
43. 3. Efendimiz (s.a.s) de
şöyle buyurmuştur:
Kim bir Müslüman’a eziyet ederse
bana eziyet etmiş olur;
kim bana eziyet ederse
Allah’a eziyet etmiş sayılır.”
Taberanî, el-Mu’cemu’s-Sağîr
43
B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
44. 4. “Kim bir zimmîye (gayri müslime)
eziyet ederse onun hasmı benim.
Ben kimin hasmı olursam
kıyamet gününde
onu mağlup ederim.”
el-Hindî, Kenzu’l-Ummal, el-Camiu’s-Sağîr.
44
B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
45. 5. İmam Müslim,
Birr ve Sıla Kitabının
33. babının ismini
“İnsanlara Haksız Yere İşkence
Edenlere Büyük Tehdit” şeklinde
koymuş ve bu başlık altında
şu hâdiseyi anlatmıştır:
45
B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
46. Hişam b. Hakîm, bir gün
Şam bölgesinde dolaşırken
bazı çiftçilerin güneş altında
bekletildiklerini gördü.
Onların güneşte bekletilmelerinin
sebebini sordu.
Cizye ödemediklerinden dolayı
güneş altında hapsedildiklerini
söylediler. 46
B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
47. Bunun üzerine Hişam (r.a.),
Hz. Peygamber’in (s.a.s),
“Dünyada insanlara işkence edenlere
Allah ahirette azap verir.” dediğini
söyledi ve o zamanki Şam emîrinin
yanına giderek onları serbest
bıraktırdı. Müslim
47
B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
48. 6. Zû Kelâ’ kabilesinden bir grup,
‘Yemen valisi olan Numan b. Beşir’e,
mallarını çaldıkları iddiasıyla
birkaç adam getirdiler.
48
B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
49. Numan, onları birkaç gün
hapsettikten sonra serbest bıraktı.
Bunu duyan mal sahipleri,
“Dövüp baskı yapmadan
onları nasıl bırakırsın?" diye
Numan’a kızıp sitem ettiler.
49
B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
50. Numan onlara “Benden ne istiyorsunuz?
İsterseniz onları döveyim.
Eğer mallarınız ortaya çıkarsa
bir problem yok.
Ancak mal ortaya çıkmazsa
onlara attığım dayağın aynısını
size de atarım.” dedi.
50
B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
51. Onlar, “Bu, senin hükmün müdür?”
dediler.
Numan, “Hayır, bu, Allah (c.c)
ve Peygamberi’nin (s.a.s)
hükmüdür.” şeklinde cevap verdi. Nesâî
51
B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
52. 7. Hz. Peygamber (s.a.s),
savaşa gönderdiği bir ordu başına
bir komutan tayin edince
komutana ve askerlere takvanın
yanında şu tavsiyelerde bulunurdu:,
52
B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
53. “Allah’ın adıyla savaşın.
Allah’ı inkâr edenlerle savaşın.
Savaşın ancak aşırı gitmeyin,
(antlaşmalarınızı bozmayın)
işkence yapmayın...” Müslim,
53
B. Özel Mânâda İşkence Yasağı
54. İslâm'ın işkenceye karşı tavrı
tüm canlıları içine alacak kadar
geniş ve duyarlıdır.
Bu, hayvanlara ilişkin tutumunda da
açık biçimde kendisini gösterir.
54
55. İnsanlara bir zararı dokunmayan
hayvanları öldürmek,
ateşe atarak yakmak,
zevk için hedef olarak kullanmak
haramdır.
55
56. İnsan, ihtiyacını karşılayacak ölçüde
hayvan kesebilir, avlanabilir.
Fakat ihtiyaçtan fazlasını kesmesine,
avlanmasına, gereksiz telef anlamına
geleceği için, izin verilmez. .
56
59. Sahip olduğu bir hayvanı
beslemeyen kişi,
onu satmaya, beslenebileceği
bir yere bırakmaya ya da eti yenilen
bir hayvansa boğazlamaya zorlanır.
59
60. Kesim sırasında hayvana acı
çektirmemeye özen gösterilmelidir.
İslâm'ın bu konudaki titizliğini
Efendimiz (s.a.s) şöyle beyan ediyor:
60
61. "Allah her şeyin üzerine
güzellik yazmıştır.
Bir şeyi öldürdüğünüz zaman
güzel öldürün;
bu şeyi boğazladığınız zaman
güzel boğazlayın,
eziyet vermemek için
bıçağı bileyin ve hayvanın
kolay ölmesini sağlayın.“
(Ebû Dâvud, Edâhî, 12; Tirmizî, Diyât, 14; Müslim, Sayd,).
61
62. İnsanlar, hayvanlara karşı bile
davranışlarının da karşılığını
göreceklerdir.
Kötü bir davranış ve
ölüme sebebiyet,
Cehennem'e atılmayı gerektiren
bir suçtur:
62
63. "Bir kadın evindeki kediyi hapsetti,
yedirmedi, içirmedi, hayvanın kendi
kendine yiyecek bulması için onu
salıvermedi, böylece ölümüne
sebep oldu.
İşte bu kadın,
bu yüzden Cehennem'e gitti."
(Buharî, Enbiyâ, 54; Müslim, Sayd, 11).
63
64. İnsanlara inanç ve düşünceleri
nedeniyle işkence edilmesine
izin vermeyen İslâm,
yaptığı hukuki düzenlemeler ve
koyduğu kurallarla yargılama
sırasında da maddi veya manevî
işkenceye maruz kalmalarını
önlemiştir.
64
65. İslâm hukukuna göre,
her şeyden önce,
suçu ispat edilmeyen kişi masumdur,
suçlu muamelesine tabi tutulamaz;
beraat-i zimmet asıldır.
Cezalar şüphe ve zanlara değil,
kesin delillere dayanmak zorundadır.
Şüpheler sanık aleyhinde değil,
lehinde kullanılır.
65
66. Şüphelenildiği için hiç kimse
cezalandırılamaz, tam tersine
herhangi bir şüphe durumunda
cezalar düşürülür.
66
67. Suçun ispatı, iddia edene
düşen bir görevdir.
Davalı suçsuzluğunu
ispat etmeye zorlanamaz;
yalnızca yemin teklif edilebilir.
67
68. Herhangi bir zorlamanın
söz konusu olduğu tüm beyanlar
geçersizdir,
hukuki anlamda bir delil sayılamaz.
Bu nedenle hiç bir kimse,
hiçbir şekilde itirafa zorlanamaz.
68