2. Sosyal ilişkilerde karşılıklı olarak
yerine getirilmesi gereken
bir takım hak ve görevler vardır.
Bu görevler ve haklar, eğer;
1- Tanınsalar,
2- Yapılsalar,
3- Karşılıklı olarak yerine getirilseler,
Problemlerin çoğu, ya meydana gelmeyecek
ya da bertaraf olacaklardır.
3. Müslüman, kendini,
din kardeşlerinin haklarına karşı
sorumlu hisseder
ve görevleri olduğunu bilincindedir.
Tabi ki her müslüman bu hakları
karşılıklı olarak riayet etmeli ki
mevesi görülebilsin.
Bu haklar oldukça çoktur,
ama biz onlardan bazılarına işaret ediyoruz:
4. Müslüman, kendisi için sevdiğini,
müslüman kardeşi için de sevmelidir;
Enes b. Mâlik'ten (Radıyallahüanh):
Hz.Peygamber (s.a.s) şöyle buyurdu:
5. "Nefsimi elinde tutan Allah'a
yemin ederim ki,
bir kişi hayırdan kendisi için istediğini,
Müslüman kardeşi için de istemedikçe
mükemmel bir şekilde îman etmiş olmaz."
6. Müslüman, müslüman kardeşini
dili ve eli ile rencide etmemelidir.
Peygamberi (s.a.a) şöyle buyurmuştur:
“Müslüman, diğer Müslümanların,
elinden ve dilinden zarar görmediği kimsedir.
7. Müslümanın, müslümana karşı
mütevazı olmalıdır.
“Allah Teâlâ bana:
O kadar mütevâzi olun ki,
kimse kimseye böbürlenmesin;
kimse kimseye zulmetmesin,
diye bildirdi.”
(Müslim, Ebû Dâvûd, İbni Mâce)
8. müslümanların aleyhinde olan
sözleri dinlememeli,
onları kabul etmemeli,
yapılan dedikodulara kulak asmamalı,
kusur ve ayıpların peşinde olmamalıdır.
Hatalrını ifşa etmemeli
ve onu rencide etmemelidir.
11. Ey iman edenler!
Zannın birçoğundan sakının.
Çünkü zannın bir kısmı günahtır.
Birbirinizin kusurlarını ve
mahremiyetlerini araştırmayın.
Birbirinizin gıybetini yapmayın.
Hücürat-12
12. Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini
yemekten hoşlanır mı?
İşte bundan tiksindiniz!
Allah’a karşı gelmekten sakının.
Şüphesiz Allah tövbeyi çok kabul edendir,
çok merhamet edendir.
Hücürat-12
13. Resulullah (s.a.s.) şöyle buyurmaktadır:
"Her kim bir müslüman kardeşinin
ayıp ve kusurlarını,
kimsenin görmediği ve görmesini
istemediği şeylerini örterse,
Allah'u Teâlâ da kıyamet gününde
onun ayıplarını örter.
14. Her kim müslüman kardeşinin
meydana çıkmasını istemediği birşeyini
ortaya çıkarır ve dile verirse;
Allah da onun ayıplarını,
kimsenin bilmesini istemediği
hallerini meydana çıkarır.
Bu suretle kendi evi içinde de olsa
onu rezil eder.
Müslüman kardeşinin ayıplarını örten,
bir ölüyü diriltmiş gibidir. "
15. Küsmekten kaçınmalıdır..
Resûlullah s.a.a şöyle buyurdu:
"Bir müslümanın,
din kardeşini üç gün üç geceden fazla
terkedip küs durması helâl değildir:
İki müslüman karşılaşırlar
biri bir tarafa öteki öbür tarafa döner.
Halbuki o ikisinin en iyisi
önce selâm verendir.
17. Ey iman edenler!
Kendi evlerinizden başka evlere,
geldiğinizi hissettirip (izin alıp)
ev sahiplerine selâm vermeden girmeyin.
Bu davranış sizin için daha hayırlıdır.
Düşünüp anlayasınız diye
size böyle öğüt veriliyor. Nur-27
18. Müslümanlarla karşılaşırken;
mümin kardeşinin kalbinden
kederleri eriten,
üzüntü ve gamları yok eden,
kalbe sevgiyi ve mutluluğu eken,
açık bir sima ve güler yüzlü olmalıdır.
Bu davranışın Allah katında
büyük bir mükafatı vardır.
19. Resûlullah [s.a.v] buyurdu ki:
"Müslüman müslümanın kardeşidir.
Ona zulmetmez ve onu
zalime teslim etmez.
Kim kardeşinin yardımında bulunursa
Allah da (c.c) ona yardım eder.
Kim bir müslümanın sıkıntısını giderirse
Allah da [c.c] onun kıyamet günündeki
sıkıntılarından birini giderir.
Kim bir müslümanın ayıbını örterse
Allah da [c.c] kıyamet gününde
onun ayıplarını örter."
24. Ey iman edenler!
Allah için hakkı titizlikle ayakta tutan,
adalet ile şahitlik eden kimseler olun.
Bir topluma olan kininiz,
sakın ha sizi adaletsizliğe itmesin.
Âdil olun.
Bu, takvaya daha yakındır.
Allah’a karşı gelmekten sakının.
Şüphesiz Allah,
yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.
Maide-8
25. Büyüklere saygı göstermek,
küçüklere de sevgi ve
iyilikle davranmak.
Peygamberimiz (sav);
“ Küçüklerimize merhamet etmeyen,
büyüklerimize saygı duymayan
bizden değildir” buyurmuştur.
(Tirmizi 7/155)
26. İnsanların arasını bulmak
ve onları barıştırmak.
ْمُكْيَوَخَا َنْيَب واُحِلْصَاَف ٌةَوِْخا َونُنِمْؤُمْلا اَمَّنِا
َونُمَحْرُت ْمُكَّلَعَل َ ِّٰا واُقَّتاَو
Hücürat-10
29. Müslümana her halda yardım etmek
Hz. Peygamber şöyle buyurdu:
"Din kardeşin zalim de olsa
mazlum da olsa ona yardım et."
Bir adam:
-Ya Resulallah! Kardeşim mazlumsa
ona yardım edeyim.
30. Ama zalimse ona nasıl yardım edeyim,
söyler misin? dedi.
Peygamberimiz:
"Onu zulümden alıkoyar,
zulmüne engel olursun.
Şüphesiz ki bu ona yardım etmektir"
buyurdu. (Buhari, Mezalim
34. “Müslüman müslümanın kardeşidir.
Ona zulmetmez,
onu (düşmanına) teslim etmez.
Kim, (mümin) kardeşinin
bir ihtiyacını giderirse
Allah da onun bir ihtiyacını giderir.
35. Kim, bir müslümanı
bir sıkıntıdan kurtarırsa,
bu sebeple Allah da onu kıyamet günü
sıkıntılarının birinden kurtarır.
Kim bir müslümanı(n kusurunu) örterse,
Allah da kıyamet günü
onu(n kusurunu) örter.”
36. Müslümanın ırzını ve şerefini,
onun gıyabında muhafaza etmek.
Eğer birisi, bir müslümanı
töhmet altında bırakırsa,
o müslümanı savunmak farzdır.
Rasûlüllah (s.a.v.)
şöyle buyurmaktadırlar:
37. "Herhangi bir kimse, şerefi çiğnenen
ve ırzına leke getirilen bir yerde
bir müslümana yardım etmeyip,
onu rezil eder bir şekilde terkederse,
Allah da onu, zafer kazanmayı
ve yardım görmeyi istediği bir yerde
yardımsız bırakıp rezil eder.
38. (Yine herhangi bir kimse
ırzının küçük düşürüldüğü,
saygınlığının çiğnendiği bir yerde
bir müslümana yardım ederse,
Allah (c.c.) da,
onun zafer ve yardım istediği bir yerde
kendisine zafer ve yardım kazandırır.
39. Selamlaşmak, tokalaşmak
ve onunla kucaklaşmalı,
öksürdüğünde dua ile
karşılık vermeli
ve Allah’tan onun için
rahmet talep etmeli.
Resülullah s.a.s şöyle buyurdu:
40. "Canım kudret elinde olan
Allah'a yemin ederim ki
sizler iman etmedikçe
cennete giremezsiniz.
Birbirinizi sevmedikçe de
iman etmiş olmazsınız.
Yaptığınız takdirde
birbirinizi seveceğiniz bir şey
söyleyeyim mi?
Aranızda selamı yayınız!"
41. Ziyaretleşmek, görüşmek,
cenaze merasimine katılmak,
kabirleri ziyaret etmek,
başsağlığı dilemek,
vefat edenin yakınlarının
taziyelerine katılarak
onları teselli etmek…
Bunlar da müslümanların
birbirlerine karşı yerine getirmeleri
gereken haklardır.