3. • Mübadele ile Girit ve Selanik’ten göç eden ailelerin üçüncü kuşak ferdi olarak,
1963 yılında İzmir’de doğdum. Orta öğrenimimi İzmir’de, Bornova Anadolu
Lisesi’nde; Yüksek öğrenimimi Ankara’da Siyasal Bilgiler Fakültesi Maliye
Bölümünde tamamladım. Askerliğimi kısa dönem olarak Bilecik ve Antakya’da
yaptım.
• Askerlik sonrası iş hayatına atıldım. Kısa bir süre sektörün güçlü bankalarından
TEB’de MT eğitimi aldıktan sonra, çok genç yaşta deri ürünleri üretimi ve ihracatı
yapan kendi firmamı kurdum. O tarihten bugüne ortağı ve yöneticisi olduğum
şirketlerde ticaret hayatıma devam ettim. Halen Tekstil sektöründe, Hindistan’dan
ortaklarım olan iki JV firmanın Genel Müdürlüğünü yürütmekteyim ve yurt içi
ortaklı başka bir firmanın Yönetim Kurulu’nda görev almaktayım. Bugüne kadar
geçen iş yaşamımın bana yöneticilik ve iş yönetimi konularında büyük deneyimler
kazandırdığını düşünüyorum. Bu süre zarfında en büyük sermayenin beşeri
sermaye, en zor işin ise bir insan topluluğunu yönetmek olduğunu anlamış
bulunuyorum. Bu konulardaki bilgi, birikim ve deneyimime güveniyorum.
3
4. • Ece ve Bora adında iki çocuğum var. Ece Bilgi Üniversitesi’nde mimarlık okuduktan
sonra New York’a yüksek lisans için gitti, bitirdi, halen orada çalışıyor. Bora bu
sene İtalyan Lisesi son sınıfta, üniversite sınavına hazırlanıyor, hedefi İtalya’da
psikoloji okumak. Ben İngilizcemin iyi olduğu ile övünürüm, ama onlar beni
geçtikleri gibi başka dillere de yöneldiler.
• Sosyal faaliyetlerde bulunmaya önem veriyorum. Mülkiyeliler Birliği, Bornova
Anadolu Lisesi Mezunlar Derneği , Sosyal Demokrasi Vakfı, Atatürkçü Düşünce
Derneği, İstanbul Ticaret Odası, Ev Tekstili Sanayici ve İşadamları Derneği, Lozan
Mübadilleri Vakfı, Beşiktaş Jimnastik Kulübü üyesiyim.
4
8. • Siyasete hep ilgi duydum. Aileden gelen bir bilinç ve birikim içinde, çok
okuyarak büyüdüm. Hep ezilenden, özgürlükten, bağımsızlıktan yana
oldum. Sol evrensel değerler benim için çok önemlidir. 1992 senesinde
İzmir’de, SHP’ye üye oldum. Ancak iş ve hayat kurma uğraşı içinde çok aktif
olamadım. 1994 senesinde işimi ve hayatımı taşıdığım İstanbul’un Şişli
ilçesinde; 1999 senesinde CHP’ye üye oldum. O tarihte CHP baraj altında
kalıp parlamentoya girememişti. Bu bende büyük bir tepki yarattı, bir şeyler
yapmak lazım ruh haliyle CHP’ye, ilkelerine inandığım, tarihine güvendiğim,
o müthiş liderin kurduğu partiye katıldım. Bir sene sonra, bir tekstil
fabrikasının genel müdürü olarak gittiğim Bursa’da, o zamanki il başkanı,
sonra iki dönem Bursa milletvekilliği yapmış olan Kemal Demirel’in önerisi
ile CHP Bursa İl Yönetimine girdim. Üç yıl sonra geri döndüğüm İstanbul’da
tekrar Şişli’de aktif siyasete dönerek, 2015 yılındaki ilçe seçimlerinde CHP
Şişli İlçe Yönetiminde görev aldım. 2017 yılındaki kongrede, İlçe Başkanlığı
seçimlerinde aday oldum, yarıştım ve kazanan arkadaşımı tebrik ettim.
8
9. • CHP Şişli ilçe örgütünün bölünmüşlüğü, Belediye örgüt ilişkilerinin sağlıksızlığı,
Belediyenin kendi içinde yaşadığı ekonomik ve yönetimsel sorunlar ele alınması
gereken önemli konulardır. Şişli’nin gerçek ihtiyacının huzur olduğunu
düşünüyorum. Yıllardan beri süren sert tartışmalar, karşılıklı suçlamalar, yolsuzluk
iddiaları, kavgalar, sıkıntılar Şişli halkını ve Şişli CHP örgütünü bıktırmış
durumdadır.
• İstanbul’un en önemli merkezlerinden biri; demografik ve sosyo-kültürel yapısıyla,
yapılacak siyasi çalışmalar ve verilecek belediye hizmetleriyle Türkiye’ye örnek
teşkil edecek olan Şişli, CHP’nin kalelerinden biri olmasına rağmen, belediye
çalışmaları ve hizmetleri Şişli halkını yeterince memnun edememektedir. Verilen
emekler, çabalar, yapılan çalışmalar, hizmetler yüzeysel kalmakta, Şişli halkının
ruhuna hitap edememektedir.
• Belediye kendi çalışanlarına ve taşeronlarına ücret ödeyemez, mali
yükümlülüklerini yerine getiremez haldedir. Borçlar, mevcut gelir gider durumu
göz önüne alındığında ödenebilir olmaktan çıkmaktadır. Bugün belediye
çalışanlarına ücret ödenemediği halde yeni işçi alımlarının yapılmakta olduğu bile
neden bu hale gelindiğinin ironik bir göstergesidir. Türlü delege hesapları ve çıkar
ilişkileriyle yapılan personel alımları sebebiyle, Belediye verimsiz iş gücünün mali
ağırlığı altında ezilmektedir.
9
13. • Yapılacak iş öncelikle Bütçe disiplinidir. Belediye bütçesi gelir ve giderleri
denetlenmelidir. Belediye evrensel yöntemlerle çalışacak bir iç denetimin
yanı sıra, bağımsız dış denetime de açılmalıdır. Giderler kademeli olarak ve
tasarruf tedbirleriyle azaltılırken, yeni gelir kaynakları yaratılarak borç
azaltılmalıdır. Bu Belediyenin finans yapısını düzeltirken görünümünü de
olumlu yönde etkilemekte; banka kredileri, ya da tahvil benzeri borçlanma
enstrümanlarına daha rahat ulaşılabilmesi açısından önem arz etmektedir.
• Belediye Yönetimi, yapılan işleri, projeleri şeffaf bir şekilde halkın bilgisine
sunmalıdır. Her ay düzenli bilanço ve faaliyet raporuyla kamuoyu
bilgilendirilmelidir. Belediye bütçesi, strateji planı, hedefleri, projeleri, gelir
ve giderleri Şişli’de ikamet eden herkesin bilgisi dahilinde, halkla birlikte
yönetilmelidir. Mahalle Meclisleri kurulmalıdır. Yirmi beş mahalle kendi
ihtiyaçlarını, kendi yatırımlarını kendisi belirleyerek, bütçe içinde, nüfus
oranına göre ayrılmış paylardan faydalanmak suretiyle belediye bütçesine
katılmalıdır. Katılımcı bütçe anlayışının çok önemli ve demokratik olduğunu
düşünüyorum.
13
14. • Hedef : Katılımcı Demokrasi ile Şişli halkının karar, uygulama, denetim ve geleceğin
planlanması konularında süreçlere dahil edilmesini sağlamak; bu yolla halkın refahını, kentin
zenginliğini arttırmak ve gelişimi sürdürülebilir şekilde geleceğe taşımaktır.
• Yöntem : İyi Yönetişim yoluyla Demokratik Egemenliği tesis etmektir.
Demokratik Egemenlik : Kamu ile olan ilişkisinde toplumun, kendisini ifade etme olanaklarının
yaratılması ve bunun mevzuat içinde güvenceye alınmasıdır.
Yönetişim : Karşılıklı iletişimle birlikte yönetmektir. Hedefe ulaşmada ortaya konulan
birlikteliği ifade etmektedir. Bu yaklaşımla, diğerlerinden farklı olarak yönetenler ile
yönetilenler aynı hizaya getirilmektedir.
İyi Yönetişim Kuralları :
- Katılımcılık
- Şeffaflık
- Hesap Verebilirlik
- Adillik
- Sorumluluk
- Etkililik
- Tutarlılık
Sözümüz şudur : “Şişli’de Demokratik Egemenlik kayıtsız ve şartsız Şişli halkınındır!”
14
15. İyi yönetişim ilke ve uygulamalarıyla hayata geçmiş,
demokratik egemenlik esaslı,
insan odaklı toplumcu belediyecilik yapmak üzere
Şişli Belediye Başkanlığı görevine talibim.
15
16. • Günümüzde belediyeler sadece çöp, su, yol, park, ruhsat benzeri
kentsel hizmetler değil, kentin sağlığını, güvenliğini, kültürünü,
eğitimini, huzurunu, mutluluğunu sağlayacak sosyal hizmetler veren
kurumlar şeklindedir. Sosyal Belediyeciliğin gereği budur.
• Toplumcu Belediyecilikten kastım; kentin yoksullar, engelliler, yaşlılar,
kadınlar, gençler gibi ve diğer dezavantajlı gruplarını pozitif ayrımcılık
yaparak, toplumun diğer kesimleriyle kaynaştırıp, yakınlaştıracak;
onlara doğrudan ya da dolaylı kazançlar sağlayarak, sosyo-ekonomik
ve sosyo-kültürel bakımdan kentteki farklılıkları azaltarak,
homojenleştirecek plan ve projeler üzerine kurulu bir yerel politikadır.
16
17. • İş edinmeye yönelik okul ve kurslar, doğrudan verilecek eğitim hizmetleri, burslar;
gençlerin, öğrencilerin barınma, beslenme, ulaşım benzeri ihtiyaçlarının
karşılanması; kadınları çalışma, üretme, ürettiklerini satma yol ve yöntemleriyle
kendilerini ekonomik olarak bağımsızlaştırırken, aile bütçelerine katkı yapacak
hale getirmek; yoksullara doğrudan ayni ve nakdi yardımlar, kurulacak iş
edindirme merkezleriyle ilçede isteyen herkese Şişli içinde ve dışında iş bulma
şansı yaratmak; Şişli’deki hizmetlerin Şişliler tarafından verilmesine dönük
çalışmalar yapmak sayılabilecek noktalar.
• Bu konudaki detaylı önerilerimizi, diğer görüş ve yöntemlerimizle birlikte
hazırlayacağımız seçim bildirgesinde sunacağız.
• Amacımız çözümler üstüne odaklanan bir Toplumcu Belediyecilik uygulayarak
teorisi ve pratiği ile tüm Türkiye’de örnek alınacak bir Şişli Modeli yaratmaktır.
17