5. Allah insanı yaratmış ve ona
sayısız nimetler vermiştir.
Ama ne yazık ki bazı insanlar
onlara ne dünyada ne de ahirette
hiçbir fayda sağlamayacağı varlıkları
ilah kabul ederek
onları Allah’ı severcesine severler.
5
7. İnsanlar arasında Allah’ı bırakıp da
O’na ortak koşanlar vardır.
Onları, Allah’ı severcesine severler.
Mü’minlerin Allah’a olan sevgisi
daha güçlü bir sevgidir.
Zulmedenler azaba uğrayacakları zaman
bütün kuvvetin Allah’ın olduğunu
ve Allah’ın azabının pek şiddetli olduğunu
bir bilselerdi! Bakara-165
7
8. Öyle düşüncesiz insanlar var ki
Dünyadan başka hiç bir şey
düşünmezler.
Dinleri , imanları ve
gayeleri dünyadır.
Bu tür insanlara kıyamet gününde
verilecek bir hayır olur mu?
8
10. Hac ibadetinizi bitirdiğinizde,
atalarınızı andığınız gibi,
hatta ondan da kuvvetli bir şekilde Allah’ı anın.
İnsanlardan öyleleri vardır ki
“Ey Rabbimiz! Bize vereceğini
bu dünyada ver” derler.
Bunların ahirette hiç bir nasibi yoktur. Bakara-200
10
11. Hiç bir zaman insanların
ne sözlerine ne de
dış görüşlerine aldanmamak
Gerekir.
Çünkü:
11
13. İnsanlardan öyleleri vardır ki,
dünya hayatı hakkında söyledikleri
senin hoşuna gider.
Hatta böylesi kalbinde olana
samimi olduğuna Allah'ı şahit tutar.
Halbuki o, düşmanların en yamanıdır.
Bakara-204
13
14. Her insanı memnun etmek
mümkün değildir.
Bazı insanları memnun etmek için
heva ve heveslerine uyup
Allah’ın dininden ve hükümlerinden
taviz vermek asla caiz değildir.
Sakın! Allah’ın emrinden şaşma!
14
16. Aralarında, Allah’ın indirdiği ile hükmet.
Onların arzularına uyma
ve Allah’ın sana indirdiğinin bir kısmından
seni şaşırtmalarından sakın.
Eğer yüz çevirirlerse,
bil ki şüphesiz Allah,
bazı günahları sebebiyle
onları bir musibete çarptırmak istiyor.
İnsanlardan birçoğu muhakkak ki
yoldan çıkmışlardır. Maide-49
16
17. Allah insanı doğru yola
getirmek için ona birçok ayet,
delil ve ibret gösterir.
Fakat öyle insanlar vardır ki
bunların hiçbirisine kulak asmaz,
ilgi göstermez ve
gafil kalmayı tercih ederler.
17
19. Ey Firavun!
Biz de bugün bedenini,
sendan sonra gelenlere ibret olman için,
kurtaracağız.
Çünkü insanlardan birçoğu âyetlerimizden
gerçekten gafildir. Yunus-92
19
20. Hiç bir bilgiye dayanmadan,
hiç bir delile, irfana sahip olmadan
bilgisizce tartışmak ve cedelleşmek
Bazı insanların hedefi ve
gayesi haline gelmiştir.
20
21. Gayesi hakikatı ortya çıkarmak değildir.
Onun gayesi inatçı şeytanlara
uymaktan başka birşey değildir.
21
23. İnsanlardan kimi vardır ki,
hiçbir bilgisi olmadığı hâlde,
Allah hakkında tartışmaya girer
ve her azgın şeytana uyar.
Hac-3
23
24. İnsanlardan kimileri de vardır ki
Allah hakkında bilgileri yok,
hidâyetleri yok,
bu konuda aydınlatıcı bir kitaba da
sahip değiller, buna rağmen Allah
hakkında ileri geri tartışmalara
girerler.
24
25. Bu tip insanların
bu tartışmalardan gayeleri
ve hedefleri Allah yolundan
saptırmaktır. 25
27. İnsanlardan öylesi de vardır ki,
bir ilmi,
bir rehberi ve
aydınlatıcı bir kitabı olmadığı hâlde
kibirlenerek insanları Allah’ın yolundan
saptırmak için,
Allah hakkında tartışmaya kalkar.
Ona dünyada bir rezillik vardır.
kıyamet gününde ise
ona yakıcı azabı tattıracağız. Hac-8-9
27
29. Gönülden Allah’a kulluk değil de,
ya gerçekten Allah varsa!
Ya gerçekten âhiret varsa!
Ya dedikleri doğruysa!
gibi şüphe ve çıkar duygusuyla
dil ucuyla kulluk ederler.
29
30. İşleri iyi gittiği sürece
Allah’a kulluk ederler.
Ama işleri iyi gitmediği zaman,
menfaatleri bittiği zaman bırakıverirler.
30
31. Bu tür kimseler hem dünyalarını
hem de ahiretlerini kaybederler.
31
33. İnsanlardan öylesi de vardır ki,
Allah’a kıyıdan kenardan kulluk eder.
Eğer kendisine bir iyilik dokunursa
buna pek memnun olur.
Şâyet başına bir kötülük gelirse,
gerisingeri küfre dönüverir.
O dünyasını da, ahireti de kaybetmiştir.
İşte bu apaçık ziyanın ta kendisidir. Hac-11
33
34. Kimilerinin de imanı o kadar zayıftır ki
ciddi bir tehlikeyle karşı karşıya
kaldıkları zaman hemen vazgeçerler.
İmanları sabit ve oturmuş değildir.
İmanları gelip geçicidir.
İmanları ortam şartlarına bağlıdır.
34
36. İnsanlardan öyleleri vardır ki,
“Allah’a inandık” derler.
Ama Allah uğrunda bir ezaya uğratılınca,
insanlardan gördükleri işkenceyi
Allah’ın azabı gibi tutar.
Halbuki Rabbinden bir yardım gelecek olsa
mutlaka, “Biz de sizinle beraberdik” derler.
İyi de, Allah, herkesin kalbinde olanı
en iyi bilen değil midir?
Ankebut-10
36
37. Kendisine düşünme ve akletme özelliği
verilen insan düşünmek
ve aklını kullanmak zorundadır.
37
38. İnsan kendisine verilen aklını kullanıp
düşünmeye yöneldiği zaman mutlaka
gerçeğe giden yol kendisine açılacaktır.
38
39. Böylece bu hareketi kendisini her türlü
sabit fikirlilikten, cehaletten ve ruhsal
körlükten kurtaracaktır.
39
40. Onun içindir ki Rabbimiz insana
seslenmekte ve yaratılmış olan
her şeyin mutlaka belli bir amaca
hizmet ettiğini ve her şeyin
bu hayatın mükemmel nizamına
uydurulduğunu haber vermektedir.
40
41. Ama ne yazık ki Allah’ın bütün
ayetlerine rağmen
insanların birçoğu
hala inkar etmektedirler.
41
43. Onlar, kendi nefislerinin yaratılış incelikleri
hakkında hiç düşünmediler mi?
Allah, gökleri, yeri ve
ikisinin arasında bulunanları
ancak hak ve hikmete uygun olarak
ve belirli bir süre için yaratmıştır.
İnsanların birçoğu,
Rablerine kavuşmayı
gerçekten inkâr etmektedirler.
Rum-8 43
47. İnsanlardan öylesi vardır ki,
herhangi bir ilmî delile dayanmadan
Allah yolundan saptırmak
sonra onunla alay etmek için
boş lafı satın alır.
İşte onlara aşağılayıcı bir azap vardırr. Lokman-6
47
48. Şimdi bunların tam tersine
öyle de insanlar vardır ki
Allah’a gereği gibi iman edip
Allah rızasını kazanmak için
canlarını , mallarını ve bütün
varlıklarını feda ederler.
48
56. İnsanlardan, hayvanlardan
ve davarlardan da
yine böyle türlü renkte olanlar var.
Kulları içinden ancak âlimler,
Allah'tan (gereğince) korkar.
Şüphesiz Allah mutlak güç sahibidir,
çok bağışlayandır. Fatır-28
56