ݺߣ

ݺߣShare a Scribd company logo
1
İSLAM’DA
KADIN HAKLARINA
GİRİŞ
islâm güneşi doğmadan,
Kur'ân nuru insanlığı aydınlatmadan,
Kâinatın Efendisi Hz. Muhammed (sav)
insanlıktan uzaklaşmış beşeriyete
hakikî insanlık dersini vermeden önce
kadın bir hizmetçi,
bir köle seviyesine düşmüş,
âdî bir eşya gibi alınıp satılmış.
2
mülkiyet ve miras gibi temel hak
ve hürriyetlerinden mahrum bırakılmış,
insanca yaşamasına fırsat verilmemiş...
Tarih boyunca kadınlar
insanlık hususunda ,
ifrat ve tefritten kurtulamamıştır.
3
4
Kadın ancak İslâm diniyle
lâyık olduğu değeri kazanmış,
tarih boyunca aradığı huzur
ve saadete ulaşmıştır.
5
İslâmiyet kadın ve
erkek münasebetlerinde
ifrat ve tefrit uygulamasını kaldırmış,
iki cins arasında
tam bir denge ve ahenk kurmuş,
gerçek adaleti tesis etmiştir.
6
İslâmiyet,
câhiliyye âdetlerinden biri olan
kız çocuklarının diri diri gömülerek
öldürülmesini şiddetle yasaklamıştır.
İslâm Dîni, kadına,
hiçbir sistemin veremediği
müstesnâ bir makâmı sâhip kılmıştır.
Hak-Hukuk bakımından eşit tutmuştur.
Nitekim Cenâb-ı Hakk
Kurân-ı Kerîminde:
7
8
"Erkeklerin kadınlar üzerinde
hakları olduğu gibi,
kadınların da erkekler üzerinde
hakları vardır.“Bakara-228
buyurmuştur.
9
Allah, kadını da erkeği da
Birbirine eşit yaratmıştır.
Rabbimiz şöyle buyurmaktadır:
10
Hucurat-13
Ey insanlar! Şüphe yok ki,
biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık
ve birbirinizi tanımanız için sizi boylara
ve kabilelere ayırdık.
Allah katında en değerli olanınız,
O’na karşı gelmekten
en çok sakınanınızdır.
Şüphesiz Allah hakkıyla bilendir,
hakkıyla haberdar olandır.
Hucurat-13
11
12
Resûl-i Ekrem (sav) Efendimiz de,
"bütün insanlar (Kadın erkek)
tarak dişleri gibi birbirlerine eşittir.“
[İbni Lal]
13
"Kadın erkek
bütün Müslümanlar kardeştirler.
Bir kimsenin diğer bir kimse üzerine
takvadan başka hiçbir üstünlüğü yoktur“
[Taberani, Ebu Nuaym]
buyurmaktadırlar.
Başka bir Hadiste:,
14
Rasûlullâh (s.a.v.) Efendimiz de
erkekleri,
kadınların hak ve hukûkunu
gözetmeye dâvet etmekte
ve bu konuda:
15
"Kadınların haklarını koruma
husûsunda Allâh’tan korkunuz!
Zîrâ siz onları Allâh’ın
bir emâneti olarak aldınız."
(Tirmizî, Radâ' 11; İbn Mace, Nikah 4 ;
Ahmed, 5/72-73; Nesâî, 'Işretü'n-Nisâ, s, 167)
buyurmaktadır.
16
Genel olarak Kadının
kocası üzerindeki haklarını
Şöyle özetleyebliriz:
17
1-İffetini korumak.
2-Gerekli olan dini bilgileri öğretmek.
3-Helal rızıktan yedirmek.
4-Ona zulümetmemek.
5-Sabir gösterip onunla iyi geçinmektir.
Efendimiz bir hadîs-i şerîfte
Şöyle buyurmaktadır:
18
"Sizin en hayırlınız,
ehline (eşine ve çocuklarına)
en hayırlı olanınızdır.
Ve ben de ehline karşı
en hayırlı olanınızım.“
buyurur.(Tirmizi, Radâ, 11; İbn
Mace, Nikâh, 50).
Peygamber (s.a.v.) Efendimiz,
erkeklere, kadınlara dâimâ
iyi davranmalarını
tavsiye ederek:
19
20
"iman bakımından
müminlerin en mükemmeli,
ahlâkça en güzel olanlar
ve ailesine en güzel
davrananlardır.“ (Timizi)
buyurmaktadır.
Meşhûr Vedâ hutbesinde
Peygamber (s.a.v.) Efendimiz:
21
22
"Ey insanlar!
Kadınlar hakkında
Allâh’tan korkunuz!
Sizin kadınlarınız üzerinde
hakkınız vardır.
Kadınlarınızın da
sizin üzerinizde hakları vardır.“
23
buyurarak
Onbinlerce Sahabe huzurunda,
kadınların haklarını
İlk olarak açıklamışlardır.
Onlara helal rızıktan yedirmek
nazik ve merhametli olamak gerekir.
Efendimiz şöyle diyor:
24
25
"Onlara yediğinizden yedirin,
giydiğinizden giydirin,
onları dövmeyin,
onlara çirkin demeyin,
fenâ söz söylemeyin!"
(Buhari, Itk, 15; Müslim, Eyman, 38)
buyurmuşlardır.
Kadınlarla iyi geçinmek
Kurân-ı Kerîmin emridir:
26
27
Onlarla iyi geçinin.
Eğer onlardan hoşlanmadıysanız,
olabilir ki, siz bir şeyden
hoşlanmazsınız da
Allah onda pek çok hayır
yaratmış olur. Nisa-19
Efendimiz (s.a.s) bu konuda:
"Kadınlar hakkında birbirinize
hayır tavsiye ediniz!"
(Müslim, Rada: 60)
buyurmaktadır.
28
Kadınlara karşı daima
hoşgörülü olunmalıdır.
Nitekim bir hadîs-i şerîfte:
29
"Mümin bir erkek,
mümin bir kadına
kızıp darılmasın!
Eğer onun bir huyundan
hoşlanmazsa,
Öbür huyundan memnûn olabilir."
(Müslim)
buyurulur.
30
Bunun için kusur aramaya değil,
meziyet aramaya bakmalıdır.
Zîrâ mârifet iltifâta tâbîdir.
İltifatsız mârifet zâyîdir.
31
diyen dinimiz kadına hak etmiş
olduğu değeri vermiştir.
"Cennet annelerin
ayağı altındadır."
(Nesâî, Cihad, 6)
32
Hıristiyanlar :
Kadın, İncile dokunabilir mi
dokunamazmıyı.
Tartışırken ,
Kuran-ı Kerimde Nisa (Kadınlar),
33
Mümtehine (imtihan edilen kadın),
Mücadele (mücadele eden kadın),
Meryem (Hz. İsa’nın annesi )...
gibi sure isimleri vardı.
Ama Rical (erkekler) süresi yoktur.
İslamiyetin ilk şehidi bir kadındır.
Hz. Sümeyye
İlk Müslüman da bir kadındır. Hz.Hatice
Hz. Ebubekirin Mushaf haline getirdiği
tek Kuran-ı Kerim Hz.Ebubekir,
Hz.Ömer ve Hz.Osman dönemlerinde
onlarca yıl bir kadının ( Hz.Hafsa)
yanında kalmıştır.
34
Kur'ân-ı Kerîm bu hükmüyle
kadının insan olup olmadığını
tartışan Avrupa'nın
bâtıl zihniyetini yıkmıştır.
35
36
Başka bir âyette,
.Nisa-1
37
Ey insanlar! Sizi bir tek nefisten
yaratan ve ondan da eşini yaratan;
ikisinden birçok erkek ve kadın
meydana getirip yayan
Rabbinize karşı gelmekten
sakının.Nisa-1
İslâm‘da kadın ve erkek
bir bütünün iki parçası gibidir,
birbirlerini tamamlarlar.
Âyet-i kerîmede,
38
39
(Onlar sizin için, siz de
onlar için birer
örtüsünüz!) Bakara-187
Buyurulmuştur.
40
Hadîs-i şerifte,
"Kadınlar erkeklerin
tamamlayıcı parçasıdır“
(Ahmet bin Hanbel, Tirmizi)
Buyurulmuştur.
41
Kur'ân-ı Kerîm böylece kadını
necis hükmünden kurtarmış,
erkeğe yaşam arkadaşı yapmıştır.
42
İslâmiyet kadın üzerindeki laneti
kaldırmış,
insanoğlunu cennetten çıkararak
lanetlenmesine
kadının sebep olduğu
inancını reddetmiştir.
Kadını uğursuz sayma itikadını da
kaldırmıştır.
Hadîs-i şerifte,
"Hiçbir şeyde uğursuzluk yoktur" Buhari.
denmiştir.
43
Dinimiz uğursuzluğu şirk olarak
kabul etmiştir.
İslâmiyet kadını ,
eş ve anne
olarak yüksek
bir makama çıkarmış
ve ona şerefli
bir mevki vermiştir.
Hadiste,
44
45
"üç, iki, hattâ bir kız çocuğunu,
haklarını koruyarak
Yetiştiren babanın,
Cennette kendisiyle beraber
olacağım" “(Ibn Mâce, edep3)
buyurulmuştur.
İslâmiyet kadına
ilim öğrenmeyi de emretmiş,
Mirasçı olma hakkını vermiş,
karı-kocanın karşılıklı haklarını
ve görevlerini beyan etmiş,
bütün bunları 14 asır
önce düzenlemiştir.
46
Allah'ı tanımayan bir kısım
münafıkların
kalkıp da Allah'ın işine karışıp,
"Biz kadınlara yeni haklar veriyoruz!“
demeleri kadınları aldatmaktan
başka birşey değildir.
47
Modern Avrupa
ve bizdeki uzantıları,
kadını her yerde ,
her alanda ve özellikle
48
49
reklam sektöründe
korkunç bir zulüm
uyguluyarak kadını kullanmaktadır.
Allah’ın kocası için kadına verdiği
özellik ve güzellikleri ortaya
çıkartarak
kadını ucuz bir metaya
dönüştürmektedirler.
Kadının en büyük vazifesi,
yuvasında anne’lik yapmaktır,
saadeti yuvasındadır.
İffeti onun zineti ve süsüdür.
Eğlencesi de onun çocuklarıdır.
50
Kadınları her alanda çalıştırmak
onlara yapılan en büyük haksızlıktır.
Çünkü eşleri geçimlerinden
sorumludur.
hadîs-i şeriflerde:
51
52
"Kadınların haklarını
Koruma hususunda
Allah'tan korkunuz!"
(Acluni, Keşfu'l-Hafa, 1351, I.36)
"En hayırlınız,
kadınlarına karşı ,
iyi davranandır.“
(bk. Buhâri, nikâh 43; Müslim, fedâil 68)
53
İslam toplumunda
kadın çalışmaya muhtaç değildir.
Kadın çalışma dünyasına girmekle
kadınlık ve analık meziyetlerini
incitmiş olur.
54
Onun görevi,
insanlığın en değerli hazinesi olan
geleceğin neslini oluşturacak olan
çocuğunu gözetip yetiştirmektir.
55
İslam’da çalışıp kazanma
mecburiyeti erkek içindir.
Kadın evi onun okuludur
Bu okulda gelecek nesilleri
Yetiştirmeye bakar.
Erkek ise dışarda çalışıp
çabalayarak kadının ihtiyaçlarını
karşılamak zorundadır.
56
Ama ihtiyaçtan dolayı
çalışmak zorunda kalan kadın için
belli başlı şartlar vardır.
57
Bu şartlardan bazıları:
tesettürüne mani olunmaması,
vakar ve ciddiyeti hafife alınmamasıdır.
iş yerinde başka insanlar da bulunması
ve kadın tek erkekle başbaşa kalmamasıdır.
58
Bu şartların yok olduğu yerde
kadının çalışması da yok demektir.
59
60
61
62

More Related Content

İslam'da Kadın Hakları