ݺߣ

ݺߣShare a Scribd company logo
TÜRKİYE’NİN NÜFUS ÖZELLİKLERİ  VE NÜFUS HAREKETLERİ
Konular TÜRKİYE NÜFUSUNUN YAPISAL ÖZELLİKLERİ Nüfusun Yaş Gruplarına Göre ٲğııı Nüfusun Cinsiyete Göre ٲğııı Çalışan Nüfusun Ekonomik Faaliyet Kollarına Göre ٲğııı  Türkiye Nüfusunun Eğitim Durumu Türkiye'nin Kır ve Kent Nüfusu TÜRKİYE'DE NÜFUSUN TARİHSEL GELİŞİMİ Türkiye'de Nüfus Sayımları Türkiye'de Nüfusun Yıllara Göre Değişimi Türkiye'de Nüfusun Artışı ve Nedenleri ÜLKEMİZDE GÖÇLER İç Göçlerin Nedenleri Göçün Sonuçları
TÜRKİYE NÜFUSUNUN YAPISAL ÖZELLİKLERİ Nüfus miktarı kadar önem taşıyan bir başka kriter de nüfusun yaş yapısıdır. Çünkü, yaş grupları nüfusun genel yapısı ve doğurganlık oranı hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlar. Ayrıca iş, eğitim, sağlık vb. ihtiyaçların belirlenmesinde ve geleceğe yönelik planlamanın yapılabilmesinde önemli rol oynar. Nüfusun Yaş Gruplarına Göre ٲğııı
Nüfusumuzun en önemli özeliği genç ve dinamik yapı göstermesidir. Toplam nüfus içinde 0 - 25 yaş grubu nüfusun % 49' unu oluşturur.
Türkiye’nin Nüfus Piramidi: Hangi yaş grubu daha fazladır?
Aşağıda görüldüğü gibi ülkemizin nüfus piramidi, doğum oranları hızla azalan ve gelişmekte olan ülkelerin nüfus piramitlerine benzemektedir.
Nüfusun Cinsiyete Göre ٲğııı   Nüfus sayımlarından elde edilen önemli sonuçlardan biri de cinsiyet durumudur. Nüfusun cinsiyet durumu bir ülkedeki kadın ve erkek nüfusu ifade eder. Kadın ve erkek nüfusu sadece demografik anlam taşımaz. Bu nüfus sosyal ve ekonomik bakımdan da önemlidir.  Örneğin  I.  Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı'nda Türkiye büyük bir erkek nüfusu kaybına uğramıştır. Bu durum evlenecek yaştaki erkeklerin savaşa katılması nedeniyle, doğum oranının düşmesine yol açmıştır. Bir şehirde kadın ve erkek nüfus arasındaki farkı; sanayi, şehrin göç alıp vermesi, askerî birlik bulunup bulunmaması gibi faktörler etkiler.
Nüfusun Cinsiyete Göre ٲğııı       Sayım Yılı Toplam Erkek Kadın 1927 13 648 270 6 563 879 7 084 391 1935 16 158 018 7 936 770 8 221 248 1940 17 820 950 8 898 912 8 922 038 1945 18 790 174 9 446 580 9 343 594 1950 20 947 188 10 572 557 10 374 631 1955 24 064 763 12 233 421 11 831 342 1960 27 754 820 14 163 888 13 590 932 1965 31 391 421 15 996 964 15 394 457 1970 35 605 176 18 006 986 17 598 190 1975 40 347 719 20 744 730 19 602 989 1980 44 736 957 22 695 362 22 041 595 1985 50 664 458 25 671 975 24 992 483 1990 56 473 035 28 607 047 27 865 988 2000 67 803 927 34 346 735 33 457 192
Nüfusun Cinsiyete Göre ٲğııı
Şehir Kadın-Erkek Nüfusu
Kır Kadın-Erkek Nüfusu
Çalışan Nüfusun Ekonomik Faaliyet Kollarına Göre ٲğııı: Çalışma çağındaki nüfus dilimi içinde bulunan ve belirli bir işi olan nüfusa "çalışan nüfus" veya "aktif nüfus" denir.  Çalışma çağındaki nüfus dilimi içerisine girdiği hâlde işi olmayan nüfusa da "iş gücüne dahil olmayan" nüfus veya "İşsiz nüfus" adı verilmektedir.
İş Gücüne Katılma Oranı (Genel) % 55 % 45
İş Gücüne Katılma Oranı (Cinsiyet) % 36 % 64
Çalışan Nüfusun İş Kollarına Göre ٲğııı: Ülkelerin gelişmişlik ölçütlerinden biri de toplam nüfus içindeki aktif nüfus oranı ve aktif nüfusun faaliyet kollarına göre dağılımıdır.  Bu konuda belirleyici olan faaliyet kolları tarım (birincil), sanayi (ikincil) ve hizmet (üçüncül) sektörüdür. Gelişmiş ülkelerde tarım alanında çalışan nüfus oranı azdır. Türkiye'de çalışan nüfusun en fazla olduğu ekonomik faaliyet kolu tarımdır. Cumhuriyetin ilk yılların da tarım alanında çalışanların oranı daha fazla iken sanayi ve hizmet sektöründeki gelişmelere paralel olarak azalmaktadır
Çalışan Nüfusun İş Kollarına Göre ٲğııı: 1980 2000 Sektörlere göre çalışan nüfus oranlarında nasıl değişim olmuştur? Bu değişim ülkemizin ekonomik yapısı hakkında nasıl bir fikir vermektedir? Çalışan nüfusun 2000 yılında iş kollarına dağılımı grafiğine bakarak Türkiye'nin ekonomik yapısı hakkında neler söyleyebilirsiniz?
1927 yılında 6 yaş ve üstü nüfus dikkate alındığında genel nüfusumuzun sadece %11'i okur-yazarken,  2000'de bu oran % 88'e çıkmıştır.  Ancak okuryazar olmayan nüfusun % 71'ini kadınlar oluşturmaktadır. Türkiye Nüfusunun Eğitim Durumu
Okuma Yazma Oranı: 1927 2000
Okur Yazar Olmayanlar (Cinsiyet)
Okuma Yazma Oranı  1927 ve 2000 yıllarında cinsiyetlere göre okuryazarlık oranını karşılaştırınız.
Türkiye'nin Kır ve Kent Nüfusu Bir ülkenin kır ve kentlerinde bulunan nüfus miktarları, o ülkenin ekonomik ve sosyal yapısını yansıtan önemli göstergelerden biridir. Gelişmiş ülkelerde kır nüfus oranı toplam nüfusun % 10'u geçmemektedir. Ülkemizde nüfusu 10.000'in altında bulunan yerleşmelerde yaşayan nüfusa "kırsal nüfus" adını veriyoruz. Kırsal nüfusun geçimi önemli ölçüde tarıma ve hayvancılığa dayanmaktadır.  Cumhuriyetin ilk yılların da kırsal nüfus, toplam nüfusumuzun büyük kısmını oluşturuyordu. 1927'de ülkemiz nüfusunun % 83,8'i kır, %16,2'si şehir yerleşmelerinde yaşıyordu.  Kırsal nüfusun bu miktarının fazlalığı, etkisini giderek kaybetmesine rağmen 1970'li yılların sonlarına kadar devam etmiştir, ilk olarak 1980 yılında ülkemizde yapılan nüfus sayımında şehir nüfusu, kır nüfusundan daha yüksek sayıya ulaşmıştır.
ŞEHİR KÖY NÜFUSLARI YILLAR TOPLAM ŞEHİR KÖY 1927 13 648 270 3 305 879 10 342 391 1935 16 158 018 3 802 642 12 355 376 1940 17 820 950 4 346 249 13 474 701 1945 18 790 174 4 687 102 14 103 072 1950 20 947 188 5 244 337 15 702 851 1955 24 064 763 6 927 343 17 137 420 1960 27 754 820 8 859 731 18 895 089 1965 31 391 421 10 805 817 20 585 604 1970 35 605 176 13 691 101 21 914 075 1975 40 347 719 16 869 068 23 478 651 1980 44 736 957 19 645 007 25 091 950 1985 50 664 458 26 865 757 23 798 701 1990 56 473 035 33 326 351 23 146 684 2000 67 803 927 44 006 274 23 797 653
Kır-Şehir Nüfusu Türkiye'de şehir nüfusu hangi yıldan sonra oran olarak artmaya başlamıştır? Şehir ve kır nüfusu arasındaki en büyük fark hangi yıllarda görülmektedir? Kırsal kesimde doğum oranı fazla olmasına rağmen, kır nüfusunun giderek azalmasının nedeni nedir? Hangi yıldan itibaren şehir nüfus oranı kır nüfus oranını geçmiştir? 1950-1970 ile 1980-2000 yılları arasındaki şehir ve kır nüfus oranlarını karşılaştırınız.
TÜRKİYE'DE NÜFUSUN TARİHSEL GELİŞİMİ   Dünya nüfusu gibi Türkiye nüfusu da sürekli bir değişim ve artış içindedir.  Bu değişim ve artış, hızını kaybetmekle beraber günümüzde de sürmektedir. Nüfustaki artış ve değişim belirli aralıklarla yapılan genel nüfus sayımlarıyla belirlenir. Türkiye’de Nüfus Sayımları:
(II.  Mahmut dönemi): 1831 yılında asker ve vergi yükümlülerini belirlemeye yönelik olarak yapılan nüfus sayımında Anadolu'nun nüfusu 7-7,5 milyon olarak sayılmıştır.
(Abdülmecit dönemi ): 1844 yılında nüfus belgesi verilecek nüfusu tespit etmek amacıyla yapılan nüfus sayımında Anadolu'nun nüfusu 10-10,5 milyon olarak sayılmıştır.
Cumhuriyet Döneminde ilk kapsamlı nüfus sayımı 1927 yılında yapılmıştır.  1935'teki nüfus sayımından sonra 1990'a kadar sayımların sonu "0" ve "5“ ile biten yıllarda,  1990'dan sonra ise 10 yılda bir yapılmasına karar verilmiştir.  Ülkemizdeki nüfus sayımlarında ülke sınırları içinde bulunanlar, bulundukları yerlerde sayılırlar. Bu nedenle sayım günü çeşitli nedenlerle yurt dışında olanlar sayılamamaktadır. 2007 Nüfus sayımı halen sürmektedir.
Yıl N ü fus Artış Hızı 1927 13 648   1935 16 158 21,10 1940 17 821 19,59 1945 18 790 10,59 1950 20 947 21,72 1955 24 065 27,75 1960 27 755 28,53 1965 31 391 24,63 1970 35 605 25,19 1975 40 348 25,01 1980 44 737 20,65 1985 50 664 24,88 1990 56 473 21,71 2000 67 804 18,35
Türkiye Nüfusunun Yıllara Göre Artışı Türkiye nüfusu sürekli aynı oranda mı artmıştır? Neden? En düşük artış hızı hangi sayım dönemleri arasında gerçekleşmiştir? En yüksek artış hızı hangi sayım dönemleri arasında gerçekleşmiştir?
Yıllara Göre Nüfus Artış Hızı:
Türkiye'de Nüfusun Yıllara Göre Değişimi   ٴğܳ ve alınan göçlerle artan nüfus, ölümler ve verilen göçlerle azalır. Cumhuriyet Döneminde yurdumuza zaman zaman çeşitli ülkelerden göçler olduğu gibi, yurdumuzdan da başka ülkelere göçler gerçekleşmiştir. Nüfus artışımız üzerinde yurdumuza toprak katılımının da etkisi söz konusudur (Hatay'ın ana vatana katılışı).
Nüfus hızlı bir şekilde artmaktadır. Erkek nüfus kadın nüfusundan daha fazladır. Nüfusun eğitim düzeyi giderek yükselmektedir. Ortalama yaşam süresi giderek uzamaktadır. Kentsel nüfus giderek artmaktadır. İç ve dış göçler yoğun olarak yaşanmıştır. 1927-2000 yılları arasında  nüfusumuz yaklaşık beş kat artarak 13,6 milyondan 67,8 milyona ulaşmıştır. 1990-2000 döneminde ülke nüfusu yılda ortalama 1.133.000 kişi artmıştır. 1927-2000 yılları arasında ülke nüfusundaki değişim  şu başlıklarla belirtilebilir.
1935-2000 Yılları Arasında Doğum ve Ölüm Oranları
Türkiye’de Nüfus Artışının Sebepleri:
Doğal Nüfus Artışı: ٴğܳ
Yurdumuzda nüfus artışını etkileyen temel faktör doğal nüfus artışıdır.  Nüfus artışında doğumlar kadar ölümler de etkilidir. ٴğܳla ölümler arasındaki fark doğal nüfus artışını oluşturur. Türkiye'nin doğal nüfus artışı incelendiğinde, özellikle 1950'lerden itibaren ölüm oranlarında, 1960'lardan itibaren ise doğum oranlarında bir düşmenin söz konusu olduğu görülmektedir. Buradan anlaşıldığına göre doğum oranları azalırken ölüm oranları da azalmakta, yani insan ömrü uzamaktadır. Tük iye'de nüfusun artmasında doğal artışlardan başka nedenler de etkilidir.
1975 yılından itibaren nüfus artış hızımızın düşmesinde, kentleşme ve sanayileşmeyle birlikte doğum oranlarında meydana gelen azalmanın da etkisi olmuştur.  Ayrıca cumhuriyetin kurulduğu yıllarda yurdumuzun uzun yıllar süren savaşlarda erkek nüfusunun önemli bir kısmını kaybetmiş olması, toplam doğurganlık oranını oldukça düşürmüştür. Bu nedenle 1965'e kadar nüfus artışını teşvik edici politikalar izlenmiştir.  1965'ten itibaren doğurganlığı teşvik edici politikaların yerine nüfus planlamasına önem verilmesi ise nüfus artışının yavaşlamasında etkili olmuştur.
Çalışmak için başka ülkelere gidenler: İşçiler 1961-1974 Avrupa Ülkeleri , 1975-1989 Arap Ülkeleri 1960’lı yıllarda 200 bin kişinin yurtdışına çıkması nüfus artışında azalmaya yol açmıştır.
Lozan’dan Sonra Mübadele Göçleri: Mübadele ile Yunanistan’a giden Rumlar ve Yunanistan’dan gelen Türkler
Politik, siyasi ve sosyal baskılar nedeniyle  Cumhuriyet kurulduktan sonra değişik ülkelerde yaşayan Türkler Türkiye’ye göç etmişlerdir. Bunlardan bazıları kendi istekleri ile bazıları da baskılar sonucu bu kararı almışlardır. Geldikleri ülkelerin bazıları: Türk Cumhuriyetleri,Irak, Bulgaristan, Rusya, Romanya vb.
Hatay’ın Anavatana katılması: 30 Haziran 1930’da Anavatana katılan Hatay o dönemde ki artışın  % ’12,5’lik bölümünü oluşturmuştur.
Nüfus Artışının Sonuçları Kırsal kesimdeki nüfus artışı sonucu her geçen gün kişi başına düşen arazi miktarının azalması.
Nüfus Artışının Sonuçları Kentlerde konut sıkıntısının baş göstermesi ve gecekondulaşmanın DZı.
Nüfus Artışının Sonuçları Kırsal kesimde yapılan yatırımlardan verim alınamaması.
Nüfus Artışının Sonuçları Türkiye'de nüfus artışı bazı sorunlara yol açar: çevre sorunları oluşur, göç artar, milli gelir azalır ve refah seviyesi düşer, hizmetler aksar, bağımlı nüfus artar, konut sıkıntısı yaşanır, düzensiz şehirleşme görülür.
ÜLKEMİZDE GÖÇLER Nüfusun  geçici veya sürekli olarak yer değiştirmesidir. Göçler, hızlı nüfus artışının doğal bir sonucudur. Bir bölgedeki nüfusun, artmasında veya azalmasında göçlerin büyük etkisi vardır.
İç Göçün (Köyden Kente) Sebepleri:
1. Hızlı nüfus ışı,
2. Tarım alanlarının miras yoluyla küçük parçalara ayrılması,
3. Tarımda makineleşme ile işsizliğin oluşması  (bu genelleme Karadeniz bölgesi için geçerliliğini yitirir.).
4. Eğitim hizmetleri, alt yapı hizmetlerinin yetersizliği,
5.  Kan davaları ve ٱö.
6.  İklim ve yer şekillerinin olumsuz etkileri.
7.  Sağlık hizmetlerinin yetersizliği
8.  İş imkanlarının sınırlı DZı.
9.  Kentlerde sanayinin gelişmiş DZı.
Köyden Kente Göçün Sonuçları: 1. Nüfusun dağılışında dengesizlik olur.  2. Yatırımların dağılışında dengesizlik olur.  3. İşsizlik ortaya çıkar.  4. Konut sıkıntısı olur. Sonuçta gecekondulaşma olur.  5. Sanayi tesisleri (fabrikalar) kent içinde kalır.  6. Çevre sorunları artar.  7. Trafik, eğitim-sağlık problemleri olur.  8. Alt yapı hizmetlerinin götürülmesi zorlaşır.  9. Kültür çatışması olur.  10. Kırsal kesimdeki yatırımlarda verimsizlik olur.
Köyden Kente Göçü Önlemek İçin;  1.  Sulamalı tarım yaygınlaştırılmalı,  2.  Modern tarım yöntemleri yaygınlaştırılmalı.  3.  Besi ve ahır hayvancılığı geliştirilmeli.  4.  Eğitim –sağlık hizmetleri geliştirilmeli.  5.  Tarıma dayalı sanayi kolları kırsal kesime  kaydırılmalı  6. Alt yapı hizmetleri geliştirilmeli (yol ,su, elektrik, haberleşme).
Dış Göçlerin Nedenleri
1. Savaşlar, baskı, zulüm, tehdit.
2. Tabii afetler (Depremler, salgın hastalıklar, kıtlık gibi)
3. Geçim sıkıntısı
4. Sınırların değişmesi
5. Uluslar arası antlaşmalarla sağlanan nüfus değişimi.
Dış Göçlerin Sonuçları  1.Ülkeler arası ekonomik ilişkiler gelişir.  2.Kültür alışverişi olur.  3.Turizmin gelişmesine katkı sağlar.  4.Döviz girdisi artar.  5.İşsizlik kısmen azalır.  6.Aileler bölünür.  7.Göç alan ülkede nüfus artar.
1985-1990 yıllarında en fazla göç alan ilk on il şöyledir:   Kocaeli,  İstanbul,  Antalya,  Mersin, İzmir,  Bursa,  Tekirdağ,  Muğla,  Aydın,  Ankara.
1985-1990 yıllarında en fazla göç veren ilk on il şöyledir:   Kars,  Tunceli,  Siirt,  Gümüşhane, Bayburt,  Erzurum,  Sivas,  Muş,  Artvin,  Ağrı.
Ülkemizde Beyin Göçü  Ülkemizden yurt dışına beyin göçleri olmaktadır. Beyin göçü, iyi eğitim görmüş, nitelikli ve alanında yetişmiş bireylerin başka ülkeye göç edip yerleşmesidir.  Beyin göçünün başlıca nedenleri; alanında iş bulamama, verimli çalışma koşullarından yoksunluk ve düşük ücrettir. Ülkemizden yurt dışına gitmiş beyin cerrahları, kalp cerrahları ve astrofizikçiler gibi bilim dallarında uzmanlaşmış kişiler bugün dünyaca ünlüdürler.
Ülkemizde İç Göçler  Ülkemizde, kırsal alanlarda geçim zorluğu, buna karşılık şehirlerde başta sanayi olmak üzere diğer sektörlerde iş bulma imkânları kırdan kente göçü teşvik etmektedir. Kırsal alanlarda tarım topraklarının azlığı, verimin düşmesi göçleri teşvik etmektedir.  Kırsal alanlardan şehirlere doğru göç, kademeli olarak gerçekleşmiştir. Önce köyden, büyük kasaba veya küçük şehirlere, oradan da büyük şehirlere göç şeklinde olmuştur. 1950' lerde göç hareketi  köyden kente iken 1980'lerden sonra küçük şehirlerden büyük şehirlere doğru gerçekleşmiştir.
Ülkemizde Dış Göçler Türkiye'de dış göç hareketi 1960'tan sonra iş gücüne ihtiyaç duyan Batı Avrupa'nın sanayileşmiş ülkelerine gidişle başlamıştır.  1974'teki petrol bunalımı ve bunu izleyen ekonomik durgunluk,bu ülkelerin iş gücü ihtiyacını azaltınca; iş gücü akımı başta Suudi Arabistan ve Libya olmak üzere Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkelerine yönelmiştir.  Sovyetler Birliği'nin dağılması ile yeni kurulan Türk Cumhuriyetlerine de 1991'den itibaren Türkiye'den göçler olmuştur.
SORU 1 Türkiye’de nüfusun yarıdan fazlasının kentlerde yaşaması, aşağıdakilerden hangisine yol açmaz? a)Ekonominin ticaret ve sanayiye dayanmasına b)Düzensiz kentleşmeye c)İç pazarın büyümesine d)Tarımla uğraşan nüfusun giderek azalmasına e)Kişi başına düşen milli gelirin artmasına
SORU 2 Türkiye’de nüfus yoğunluğunun bölgeler arasında belirgin olarak farklı olması aşağıdakilerden hangisi ile açıklanamaz? a)Sanayileşme olanakları b)Ulaşım c)Yer şekillerinin yapısı d)İklim koşulları e)Enlem
SORU 3 Aşağıdaki illerimizden hangisinde yaz mevsiminde görülen nüfus artışı farklı bir nedenden kaynaklanır? a)Adana b)Muğla c)Antalya d)Nevşehir e)İzmir
SORU 4 Bir ülkede nüfusun yaş gruplarına göre dağılışı, son 15 yıl içinde I. şekilden  II.  şekle gelmiştir. Nüfusun yaş gruplarına göre dağılışında mey dana gelen bu değişmeye I  Doğum oranının düzenli olarak azalması II  Ortalama yaşam süresinin uzaması III Dışarıya göçün artması etmenlerinden  hangilerinin  neden  olduğu söylenebilir? A) Yalnız I B) Yalnız  II  C) Yalnız  III D) I ve  II E)  II  ve  III (ÖSS 2000)
SORU 5 Aşağıdakilerden hangisinin Türkiye’deki hızlı nüfus artışından  en az  etkilenmesi beklenir? A)Kalkınma hızı B)işsizlik oranı C)Doğal kaynakların tüketimi D)iç ve dış göçler E) Kadın ve erkek nüfus oranı (ÖSS 2001)
SORU 6 “ Ülkemizde 1950 yılında çalışan nüfusun % 75’i tarım sektöründe çalışırken bu oran 1995’te % 40’a düşmüştür.” Bu değişmeye yol açan  temel etmen , aşağıdakilerden hangisidir? A)Tarım dışı sektörlerin gelişmesi B)Nüfusumuzun hızla artması C)Tarım alanlarının verimsizleşmesi D)Tarımı yapılan ürünlerin çeşitlenmesi E)Tarım alanındaki yatırımların artması
SORU 7 Yukarıdaki haritada gösterilen yörelerin hangisinin nüfuslanmasında “yeraltı zenginliği”  daha fazla  etkili olmuştur? A) 5 B) 4 C) 3  D) 2  E) 1
SORU 8 I.Yıldız dağları II.Asıl Ege III.Adana IV.Hakkari Yukarıda verilen bölümlerin hangi ikisinde nüfus yoğunluğu Türkiye ortalamasının altındadır? A) I ve  III B)  II  ve  IV C)  II  ve  III D)  III  ve  IV  E) I ve  IV
SORU 9 Toplam Nüfus  km2 / kişi I  5.800.000   320 II  6.100.000   80 III  5.500.000   150 Yukarıda toplam nüfus ve nüfus yoğunlukları verilen üç bölgenin yüzölçümlerinin  büyükten küçüğe  doğru sıralanışı aşağıdakilerin hangisinde doğru verilmiştir? A) I,  II  ve  II  B)  II,  I ve  III  C)  III,  I ve  II D)  II, III  ve I  E) I,  II  ve  III
SORU 10 Yukarıda bir ülkedeki doğum - ölüm oranlarının yıllar içindeki değişim grafiği gösterilmiştir. Buna göre işaretli hangi iki dönem arasında nüfus artış hızı en fazladır? A) I –  II   B)  II  –  III   C)  III  –  IV   D)  IV  -  V   E)  V  -  VI

More Related Content

TüRkiyenin NüFus öZellikleri Ve NüFus Hareketleri

  • 1. TÜRKİYE’NİN NÜFUS ÖZELLİKLERİ VE NÜFUS HAREKETLERİ
  • 2. Konular TÜRKİYE NÜFUSUNUN YAPISAL ÖZELLİKLERİ Nüfusun Yaş Gruplarına Göre ٲğııı Nüfusun Cinsiyete Göre ٲğııı Çalışan Nüfusun Ekonomik Faaliyet Kollarına Göre ٲğııı Türkiye Nüfusunun Eğitim Durumu Türkiye'nin Kır ve Kent Nüfusu TÜRKİYE'DE NÜFUSUN TARİHSEL GELİŞİMİ Türkiye'de Nüfus Sayımları Türkiye'de Nüfusun Yıllara Göre Değişimi Türkiye'de Nüfusun Artışı ve Nedenleri ÜLKEMİZDE GÖÇLER İç Göçlerin Nedenleri Göçün Sonuçları
  • 3. TÜRKİYE NÜFUSUNUN YAPISAL ÖZELLİKLERİ Nüfus miktarı kadar önem taşıyan bir başka kriter de nüfusun yaş yapısıdır. Çünkü, yaş grupları nüfusun genel yapısı ve doğurganlık oranı hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlar. Ayrıca iş, eğitim, sağlık vb. ihtiyaçların belirlenmesinde ve geleceğe yönelik planlamanın yapılabilmesinde önemli rol oynar. Nüfusun Yaş Gruplarına Göre ٲğııı
  • 4. Nüfusumuzun en önemli özeliği genç ve dinamik yapı göstermesidir. Toplam nüfus içinde 0 - 25 yaş grubu nüfusun % 49' unu oluşturur.
  • 5. Türkiye’nin Nüfus Piramidi: Hangi yaş grubu daha fazladır?
  • 6. Aşağıda görüldüğü gibi ülkemizin nüfus piramidi, doğum oranları hızla azalan ve gelişmekte olan ülkelerin nüfus piramitlerine benzemektedir.
  • 7. Nüfusun Cinsiyete Göre ٲğııı Nüfus sayımlarından elde edilen önemli sonuçlardan biri de cinsiyet durumudur. Nüfusun cinsiyet durumu bir ülkedeki kadın ve erkek nüfusu ifade eder. Kadın ve erkek nüfusu sadece demografik anlam taşımaz. Bu nüfus sosyal ve ekonomik bakımdan da önemlidir. Örneğin I. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı'nda Türkiye büyük bir erkek nüfusu kaybına uğramıştır. Bu durum evlenecek yaştaki erkeklerin savaşa katılması nedeniyle, doğum oranının düşmesine yol açmıştır. Bir şehirde kadın ve erkek nüfus arasındaki farkı; sanayi, şehrin göç alıp vermesi, askerî birlik bulunup bulunmaması gibi faktörler etkiler.
  • 8. Nüfusun Cinsiyete Göre ٲğııı   Sayım Yılı Toplam Erkek Kadın 1927 13 648 270 6 563 879 7 084 391 1935 16 158 018 7 936 770 8 221 248 1940 17 820 950 8 898 912 8 922 038 1945 18 790 174 9 446 580 9 343 594 1950 20 947 188 10 572 557 10 374 631 1955 24 064 763 12 233 421 11 831 342 1960 27 754 820 14 163 888 13 590 932 1965 31 391 421 15 996 964 15 394 457 1970 35 605 176 18 006 986 17 598 190 1975 40 347 719 20 744 730 19 602 989 1980 44 736 957 22 695 362 22 041 595 1985 50 664 458 25 671 975 24 992 483 1990 56 473 035 28 607 047 27 865 988 2000 67 803 927 34 346 735 33 457 192
  • 12. Çalışan Nüfusun Ekonomik Faaliyet Kollarına Göre ٲğııı: Çalışma çağındaki nüfus dilimi içinde bulunan ve belirli bir işi olan nüfusa "çalışan nüfus" veya "aktif nüfus" denir. Çalışma çağındaki nüfus dilimi içerisine girdiği hâlde işi olmayan nüfusa da "iş gücüne dahil olmayan" nüfus veya "İşsiz nüfus" adı verilmektedir.
  • 13. İş Gücüne Katılma Oranı (Genel) % 55 % 45
  • 14. İş Gücüne Katılma Oranı (Cinsiyet) % 36 % 64
  • 15. Çalışan Nüfusun İş Kollarına Göre ٲğııı: Ülkelerin gelişmişlik ölçütlerinden biri de toplam nüfus içindeki aktif nüfus oranı ve aktif nüfusun faaliyet kollarına göre dağılımıdır. Bu konuda belirleyici olan faaliyet kolları tarım (birincil), sanayi (ikincil) ve hizmet (üçüncül) sektörüdür. Gelişmiş ülkelerde tarım alanında çalışan nüfus oranı azdır. Türkiye'de çalışan nüfusun en fazla olduğu ekonomik faaliyet kolu tarımdır. Cumhuriyetin ilk yılların da tarım alanında çalışanların oranı daha fazla iken sanayi ve hizmet sektöründeki gelişmelere paralel olarak azalmaktadır
  • 16. Çalışan Nüfusun İş Kollarına Göre ٲğııı: 1980 2000 Sektörlere göre çalışan nüfus oranlarında nasıl değişim olmuştur? Bu değişim ülkemizin ekonomik yapısı hakkında nasıl bir fikir vermektedir? Çalışan nüfusun 2000 yılında iş kollarına dağılımı grafiğine bakarak Türkiye'nin ekonomik yapısı hakkında neler söyleyebilirsiniz?
  • 17. 1927 yılında 6 yaş ve üstü nüfus dikkate alındığında genel nüfusumuzun sadece %11'i okur-yazarken, 2000'de bu oran % 88'e çıkmıştır. Ancak okuryazar olmayan nüfusun % 71'ini kadınlar oluşturmaktadır. Türkiye Nüfusunun Eğitim Durumu
  • 18. Okuma Yazma Oranı: 1927 2000
  • 19. Okur Yazar Olmayanlar (Cinsiyet)
  • 20. Okuma Yazma Oranı 1927 ve 2000 yıllarında cinsiyetlere göre okuryazarlık oranını karşılaştırınız.
  • 21. Türkiye'nin Kır ve Kent Nüfusu Bir ülkenin kır ve kentlerinde bulunan nüfus miktarları, o ülkenin ekonomik ve sosyal yapısını yansıtan önemli göstergelerden biridir. Gelişmiş ülkelerde kır nüfus oranı toplam nüfusun % 10'u geçmemektedir. Ülkemizde nüfusu 10.000'in altında bulunan yerleşmelerde yaşayan nüfusa "kırsal nüfus" adını veriyoruz. Kırsal nüfusun geçimi önemli ölçüde tarıma ve hayvancılığa dayanmaktadır. Cumhuriyetin ilk yılların da kırsal nüfus, toplam nüfusumuzun büyük kısmını oluşturuyordu. 1927'de ülkemiz nüfusunun % 83,8'i kır, %16,2'si şehir yerleşmelerinde yaşıyordu. Kırsal nüfusun bu miktarının fazlalığı, etkisini giderek kaybetmesine rağmen 1970'li yılların sonlarına kadar devam etmiştir, ilk olarak 1980 yılında ülkemizde yapılan nüfus sayımında şehir nüfusu, kır nüfusundan daha yüksek sayıya ulaşmıştır.
  • 22. ŞEHİR KÖY NÜFUSLARI YILLAR TOPLAM ŞEHİR KÖY 1927 13 648 270 3 305 879 10 342 391 1935 16 158 018 3 802 642 12 355 376 1940 17 820 950 4 346 249 13 474 701 1945 18 790 174 4 687 102 14 103 072 1950 20 947 188 5 244 337 15 702 851 1955 24 064 763 6 927 343 17 137 420 1960 27 754 820 8 859 731 18 895 089 1965 31 391 421 10 805 817 20 585 604 1970 35 605 176 13 691 101 21 914 075 1975 40 347 719 16 869 068 23 478 651 1980 44 736 957 19 645 007 25 091 950 1985 50 664 458 26 865 757 23 798 701 1990 56 473 035 33 326 351 23 146 684 2000 67 803 927 44 006 274 23 797 653
  • 23. Kır-Şehir Nüfusu Türkiye'de şehir nüfusu hangi yıldan sonra oran olarak artmaya başlamıştır? Şehir ve kır nüfusu arasındaki en büyük fark hangi yıllarda görülmektedir? Kırsal kesimde doğum oranı fazla olmasına rağmen, kır nüfusunun giderek azalmasının nedeni nedir? Hangi yıldan itibaren şehir nüfus oranı kır nüfus oranını geçmiştir? 1950-1970 ile 1980-2000 yılları arasındaki şehir ve kır nüfus oranlarını karşılaştırınız.
  • 24. TÜRKİYE'DE NÜFUSUN TARİHSEL GELİŞİMİ Dünya nüfusu gibi Türkiye nüfusu da sürekli bir değişim ve artış içindedir. Bu değişim ve artış, hızını kaybetmekle beraber günümüzde de sürmektedir. Nüfustaki artış ve değişim belirli aralıklarla yapılan genel nüfus sayımlarıyla belirlenir. Türkiye’de Nüfus Sayımları:
  • 25. (II. Mahmut dönemi): 1831 yılında asker ve vergi yükümlülerini belirlemeye yönelik olarak yapılan nüfus sayımında Anadolu'nun nüfusu 7-7,5 milyon olarak sayılmıştır.
  • 26. (Abdülmecit dönemi ): 1844 yılında nüfus belgesi verilecek nüfusu tespit etmek amacıyla yapılan nüfus sayımında Anadolu'nun nüfusu 10-10,5 milyon olarak sayılmıştır.
  • 27. Cumhuriyet Döneminde ilk kapsamlı nüfus sayımı 1927 yılında yapılmıştır. 1935'teki nüfus sayımından sonra 1990'a kadar sayımların sonu "0" ve "5“ ile biten yıllarda, 1990'dan sonra ise 10 yılda bir yapılmasına karar verilmiştir. Ülkemizdeki nüfus sayımlarında ülke sınırları içinde bulunanlar, bulundukları yerlerde sayılırlar. Bu nedenle sayım günü çeşitli nedenlerle yurt dışında olanlar sayılamamaktadır. 2007 Nüfus sayımı halen sürmektedir.
  • 28. Yıl N ü fus Artış Hızı 1927 13 648   1935 16 158 21,10 1940 17 821 19,59 1945 18 790 10,59 1950 20 947 21,72 1955 24 065 27,75 1960 27 755 28,53 1965 31 391 24,63 1970 35 605 25,19 1975 40 348 25,01 1980 44 737 20,65 1985 50 664 24,88 1990 56 473 21,71 2000 67 804 18,35
  • 29. Türkiye Nüfusunun Yıllara Göre Artışı Türkiye nüfusu sürekli aynı oranda mı artmıştır? Neden? En düşük artış hızı hangi sayım dönemleri arasında gerçekleşmiştir? En yüksek artış hızı hangi sayım dönemleri arasında gerçekleşmiştir?
  • 30. Yıllara Göre Nüfus Artış Hızı:
  • 31. Türkiye'de Nüfusun Yıllara Göre Değişimi ٴğܳ ve alınan göçlerle artan nüfus, ölümler ve verilen göçlerle azalır. Cumhuriyet Döneminde yurdumuza zaman zaman çeşitli ülkelerden göçler olduğu gibi, yurdumuzdan da başka ülkelere göçler gerçekleşmiştir. Nüfus artışımız üzerinde yurdumuza toprak katılımının da etkisi söz konusudur (Hatay'ın ana vatana katılışı).
  • 32. Nüfus hızlı bir şekilde artmaktadır. Erkek nüfus kadın nüfusundan daha fazladır. Nüfusun eğitim düzeyi giderek yükselmektedir. Ortalama yaşam süresi giderek uzamaktadır. Kentsel nüfus giderek artmaktadır. İç ve dış göçler yoğun olarak yaşanmıştır. 1927-2000 yılları arasında nüfusumuz yaklaşık beş kat artarak 13,6 milyondan 67,8 milyona ulaşmıştır. 1990-2000 döneminde ülke nüfusu yılda ortalama 1.133.000 kişi artmıştır. 1927-2000 yılları arasında ülke nüfusundaki değişim şu başlıklarla belirtilebilir.
  • 33. 1935-2000 Yılları Arasında Doğum ve Ölüm Oranları
  • 36. Yurdumuzda nüfus artışını etkileyen temel faktör doğal nüfus artışıdır. Nüfus artışında doğumlar kadar ölümler de etkilidir. ٴğܳla ölümler arasındaki fark doğal nüfus artışını oluşturur. Türkiye'nin doğal nüfus artışı incelendiğinde, özellikle 1950'lerden itibaren ölüm oranlarında, 1960'lardan itibaren ise doğum oranlarında bir düşmenin söz konusu olduğu görülmektedir. Buradan anlaşıldığına göre doğum oranları azalırken ölüm oranları da azalmakta, yani insan ömrü uzamaktadır. Tük iye'de nüfusun artmasında doğal artışlardan başka nedenler de etkilidir.
  • 37. 1975 yılından itibaren nüfus artış hızımızın düşmesinde, kentleşme ve sanayileşmeyle birlikte doğum oranlarında meydana gelen azalmanın da etkisi olmuştur. Ayrıca cumhuriyetin kurulduğu yıllarda yurdumuzun uzun yıllar süren savaşlarda erkek nüfusunun önemli bir kısmını kaybetmiş olması, toplam doğurganlık oranını oldukça düşürmüştür. Bu nedenle 1965'e kadar nüfus artışını teşvik edici politikalar izlenmiştir. 1965'ten itibaren doğurganlığı teşvik edici politikaların yerine nüfus planlamasına önem verilmesi ise nüfus artışının yavaşlamasında etkili olmuştur.
  • 38. Çalışmak için başka ülkelere gidenler: İşçiler 1961-1974 Avrupa Ülkeleri , 1975-1989 Arap Ülkeleri 1960’lı yıllarda 200 bin kişinin yurtdışına çıkması nüfus artışında azalmaya yol açmıştır.
  • 39. Lozan’dan Sonra Mübadele Göçleri: Mübadele ile Yunanistan’a giden Rumlar ve Yunanistan’dan gelen Türkler
  • 40. Politik, siyasi ve sosyal baskılar nedeniyle Cumhuriyet kurulduktan sonra değişik ülkelerde yaşayan Türkler Türkiye’ye göç etmişlerdir. Bunlardan bazıları kendi istekleri ile bazıları da baskılar sonucu bu kararı almışlardır. Geldikleri ülkelerin bazıları: Türk Cumhuriyetleri,Irak, Bulgaristan, Rusya, Romanya vb.
  • 41. Hatay’ın Anavatana katılması: 30 Haziran 1930’da Anavatana katılan Hatay o dönemde ki artışın % ’12,5’lik bölümünü oluşturmuştur.
  • 42. Nüfus Artışının Sonuçları Kırsal kesimdeki nüfus artışı sonucu her geçen gün kişi başına düşen arazi miktarının azalması.
  • 43. Nüfus Artışının Sonuçları Kentlerde konut sıkıntısının baş göstermesi ve gecekondulaşmanın DZı.
  • 44. Nüfus Artışının Sonuçları Kırsal kesimde yapılan yatırımlardan verim alınamaması.
  • 45. Nüfus Artışının Sonuçları Türkiye'de nüfus artışı bazı sorunlara yol açar: çevre sorunları oluşur, göç artar, milli gelir azalır ve refah seviyesi düşer, hizmetler aksar, bağımlı nüfus artar, konut sıkıntısı yaşanır, düzensiz şehirleşme görülür.
  • 46. ÜLKEMİZDE GÖÇLER Nüfusun geçici veya sürekli olarak yer değiştirmesidir. Göçler, hızlı nüfus artışının doğal bir sonucudur. Bir bölgedeki nüfusun, artmasında veya azalmasında göçlerin büyük etkisi vardır.
  • 47. İç Göçün (Köyden Kente) Sebepleri:
  • 48. 1. Hızlı nüfus ışı,
  • 49. 2. Tarım alanlarının miras yoluyla küçük parçalara ayrılması,
  • 50. 3. Tarımda makineleşme ile işsizliğin oluşması (bu genelleme Karadeniz bölgesi için geçerliliğini yitirir.).
  • 51. 4. Eğitim hizmetleri, alt yapı hizmetlerinin yetersizliği,
  • 53. 6.  İklim ve yer şekillerinin olumsuz etkileri.
  • 56. 9.  Kentlerde sanayinin gelişmiş DZı.
  • 57. Köyden Kente Göçün Sonuçları: 1. Nüfusun dağılışında dengesizlik olur. 2. Yatırımların dağılışında dengesizlik olur. 3. İşsizlik ortaya çıkar. 4. Konut sıkıntısı olur. Sonuçta gecekondulaşma olur. 5. Sanayi tesisleri (fabrikalar) kent içinde kalır. 6. Çevre sorunları artar. 7. Trafik, eğitim-sağlık problemleri olur. 8. Alt yapı hizmetlerinin götürülmesi zorlaşır. 9. Kültür çatışması olur. 10. Kırsal kesimdeki yatırımlarda verimsizlik olur.
  • 58. Köyden Kente Göçü Önlemek İçin; 1. Sulamalı tarım yaygınlaştırılmalı, 2.  Modern tarım yöntemleri yaygınlaştırılmalı. 3.  Besi ve ahır hayvancılığı geliştirilmeli. 4.  Eğitim –sağlık hizmetleri geliştirilmeli. 5.  Tarıma dayalı sanayi kolları kırsal kesime kaydırılmalı 6. Alt yapı hizmetleri geliştirilmeli (yol ,su, elektrik, haberleşme).
  • 60. 1. Savaşlar, baskı, zulüm, tehdit.
  • 61. 2. Tabii afetler (Depremler, salgın hastalıklar, kıtlık gibi)
  • 64. 5. Uluslar arası antlaşmalarla sağlanan nüfus değişimi.
  • 65. Dış Göçlerin Sonuçları 1.Ülkeler arası ekonomik ilişkiler gelişir. 2.Kültür alışverişi olur. 3.Turizmin gelişmesine katkı sağlar. 4.Döviz girdisi artar. 5.İşsizlik kısmen azalır. 6.Aileler bölünür. 7.Göç alan ülkede nüfus artar.
  • 66. 1985-1990 yıllarında en fazla göç alan ilk on il şöyledir: Kocaeli, İstanbul, Antalya, Mersin, İzmir, Bursa, Tekirdağ, Muğla, Aydın, Ankara.
  • 67. 1985-1990 yıllarında en fazla göç veren ilk on il şöyledir: Kars, Tunceli, Siirt, Gümüşhane, Bayburt, Erzurum, Sivas, Muş, Artvin, Ağrı.
  • 68. Ülkemizde Beyin Göçü Ülkemizden yurt dışına beyin göçleri olmaktadır. Beyin göçü, iyi eğitim görmüş, nitelikli ve alanında yetişmiş bireylerin başka ülkeye göç edip yerleşmesidir. Beyin göçünün başlıca nedenleri; alanında iş bulamama, verimli çalışma koşullarından yoksunluk ve düşük ücrettir. Ülkemizden yurt dışına gitmiş beyin cerrahları, kalp cerrahları ve astrofizikçiler gibi bilim dallarında uzmanlaşmış kişiler bugün dünyaca ünlüdürler.
  • 69. Ülkemizde İç Göçler Ülkemizde, kırsal alanlarda geçim zorluğu, buna karşılık şehirlerde başta sanayi olmak üzere diğer sektörlerde iş bulma imkânları kırdan kente göçü teşvik etmektedir. Kırsal alanlarda tarım topraklarının azlığı, verimin düşmesi göçleri teşvik etmektedir. Kırsal alanlardan şehirlere doğru göç, kademeli olarak gerçekleşmiştir. Önce köyden, büyük kasaba veya küçük şehirlere, oradan da büyük şehirlere göç şeklinde olmuştur. 1950' lerde göç hareketi köyden kente iken 1980'lerden sonra küçük şehirlerden büyük şehirlere doğru gerçekleşmiştir.
  • 70. Ülkemizde Dış Göçler Türkiye'de dış göç hareketi 1960'tan sonra iş gücüne ihtiyaç duyan Batı Avrupa'nın sanayileşmiş ülkelerine gidişle başlamıştır. 1974'teki petrol bunalımı ve bunu izleyen ekonomik durgunluk,bu ülkelerin iş gücü ihtiyacını azaltınca; iş gücü akımı başta Suudi Arabistan ve Libya olmak üzere Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkelerine yönelmiştir. Sovyetler Birliği'nin dağılması ile yeni kurulan Türk Cumhuriyetlerine de 1991'den itibaren Türkiye'den göçler olmuştur.
  • 71. SORU 1 Türkiye’de nüfusun yarıdan fazlasının kentlerde yaşaması, aşağıdakilerden hangisine yol açmaz? a)Ekonominin ticaret ve sanayiye dayanmasına b)Düzensiz kentleşmeye c)İç pazarın büyümesine d)Tarımla uğraşan nüfusun giderek azalmasına e)Kişi başına düşen milli gelirin artmasına
  • 72. SORU 2 Türkiye’de nüfus yoğunluğunun bölgeler arasında belirgin olarak farklı olması aşağıdakilerden hangisi ile açıklanamaz? a)Sanayileşme olanakları b)Ulaşım c)Yer şekillerinin yapısı d)İklim koşulları e)Enlem
  • 73. SORU 3 Aşağıdaki illerimizden hangisinde yaz mevsiminde görülen nüfus artışı farklı bir nedenden kaynaklanır? a)Adana b)Muğla c)Antalya d)Nevşehir e)İzmir
  • 74. SORU 4 Bir ülkede nüfusun yaş gruplarına göre dağılışı, son 15 yıl içinde I. şekilden II. şekle gelmiştir. Nüfusun yaş gruplarına göre dağılışında mey dana gelen bu değişmeye I Doğum oranının düzenli olarak azalması II Ortalama yaşam süresinin uzaması III Dışarıya göçün artması etmenlerinden hangilerinin neden olduğu söylenebilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) II ve III (ÖSS 2000)
  • 75. SORU 5 Aşağıdakilerden hangisinin Türkiye’deki hızlı nüfus artışından en az etkilenmesi beklenir? A)Kalkınma hızı B)işsizlik oranı C)Doğal kaynakların tüketimi D)iç ve dış göçler E) Kadın ve erkek nüfus oranı (ÖSS 2001)
  • 76. SORU 6 “ Ülkemizde 1950 yılında çalışan nüfusun % 75’i tarım sektöründe çalışırken bu oran 1995’te % 40’a düşmüştür.” Bu değişmeye yol açan temel etmen , aşağıdakilerden hangisidir? A)Tarım dışı sektörlerin gelişmesi B)Nüfusumuzun hızla artması C)Tarım alanlarının verimsizleşmesi D)Tarımı yapılan ürünlerin çeşitlenmesi E)Tarım alanındaki yatırımların artması
  • 77. SORU 7 Yukarıdaki haritada gösterilen yörelerin hangisinin nüfuslanmasında “yeraltı zenginliği” daha fazla etkili olmuştur? A) 5 B) 4 C) 3 D) 2 E) 1
  • 78. SORU 8 I.Yıldız dağları II.Asıl Ege III.Adana IV.Hakkari Yukarıda verilen bölümlerin hangi ikisinde nüfus yoğunluğu Türkiye ortalamasının altındadır? A) I ve III B) II ve IV C) II ve III D) III ve IV E) I ve IV
  • 79. SORU 9 Toplam Nüfus km2 / kişi I 5.800.000 320 II 6.100.000 80 III 5.500.000 150 Yukarıda toplam nüfus ve nüfus yoğunlukları verilen üç bölgenin yüzölçümlerinin büyükten küçüğe doğru sıralanışı aşağıdakilerin hangisinde doğru verilmiştir? A) I, II ve II B) II, I ve III C) III, I ve II D) II, III ve I E) I, II ve III
  • 80. SORU 10 Yukarıda bir ülkedeki doğum - ölüm oranlarının yıllar içindeki değişim grafiği gösterilmiştir. Buna göre işaretli hangi iki dönem arasında nüfus artış hızı en fazladır? A) I – II B) II – III C) III – IV D) IV - V E) V - VI