Fatih Keresteci sunum.TAMPF.ocak15BirlesmisMarkalarHSBC Bank Türkiye Hazine Satış Direktörü Fatih KERESTECİ, Tüm Alışveriş Merkezleri ve Perakendeciler Federasyonu yıllık değerlendirme toplantısında 2014 yılı değerlendirmesini yaparken 2015 yılına ilişkin beklentilerini ve tahminlerini de paylaştı.
Satınalma Gücü Paritesi Teorisi üzerine NotlarMumin ErakbasGünümüzde devletler ekonomik açıdan hızla birbirine bağımlı hale gelmektedirler. Globalleşme olarak adlandırılan bu gelişme bütününde olumlu bir durum olarak değerlendirilmektedir. Ekonomik globalleşme kavramı yani bir kavram olmasına rağmen iletişimin hızla gelişmesi, uluslararası taşımacılığın ucuz ve kaliteli olması ve çok uluslu şirketlerin faaliyetlerinin yoğunlaşması sonucu etkinlik kazanmıştır.
AKP iktidarı sırasındaki ekonomik "başarının" değerlendirilmesiOzan CigizogluTürkiye, AKP iktidarı sırasında – GSYİH, Kişi Başı GSYİH, Enflasyon ve Yabancı Yatırım Miktarı bakımından – ekonomik büyüme ve istikrarı yakalamıştır. Bu başarı, geçmiş hükümetler ve diğer büyüyen ekonomiler ile karşılaştırıldığında pek de etkileyici değildir
Fatih Keresteci sunum.TAMPF.ocak15BirlesmisMarkalarHSBC Bank Türkiye Hazine Satış Direktörü Fatih KERESTECİ, Tüm Alışveriş Merkezleri ve Perakendeciler Federasyonu yıllık değerlendirme toplantısında 2014 yılı değerlendirmesini yaparken 2015 yılına ilişkin beklentilerini ve tahminlerini de paylaştı.
Satınalma Gücü Paritesi Teorisi üzerine NotlarMumin ErakbasGünümüzde devletler ekonomik açıdan hızla birbirine bağımlı hale gelmektedirler. Globalleşme olarak adlandırılan bu gelişme bütününde olumlu bir durum olarak değerlendirilmektedir. Ekonomik globalleşme kavramı yani bir kavram olmasına rağmen iletişimin hızla gelişmesi, uluslararası taşımacılığın ucuz ve kaliteli olması ve çok uluslu şirketlerin faaliyetlerinin yoğunlaşması sonucu etkinlik kazanmıştır.
AKP iktidarı sırasındaki ekonomik "başarının" değerlendirilmesiOzan CigizogluTürkiye, AKP iktidarı sırasında – GSYİH, Kişi Başı GSYİH, Enflasyon ve Yabancı Yatırım Miktarı bakımından – ekonomik büyüme ve istikrarı yakalamıştır. Bu başarı, geçmiş hükümetler ve diğer büyüyen ekonomiler ile karşılaştırıldığında pek de etkileyici değildir
Click to edit publication titleThe Effect Of Saving Deficit On The Middle In...muhammet karanfilAbstract
The purpose of the study is to analyze the effect of the total domestic savings on per capita income for Turkish economy which remained as one of the middle income countries for years between the years 1980 and 2013 by using time series analysis. Relationship among the variables was investigated by using cointegration and causality methodology. Unidirectional causality from total domestic savings and also from deposit interest rate to per capita income were found. Moreover, a unidirectional causality existed from investments to money supply. However no causality effect was found from per capita income to total domestic savings.
Dr Haluk F Gursel, Devaluation Fear and IMF, 2023.pdfHaluk Ferden GurselThis original article was written some 45 years ago. Its relevance today’s country conditions prove its value. It is argued that devaluation can only be to remedied balance of payments if the supply and demand of production factors are elastic. In many developing countries, as the exports and imports volumes are predetermined by external factors, devaluation cannot fulfill its promises but instead causes price increases. One of the important effects of the devaluation is the increase of the internal currency amounts of external debt. The debtors in foreign Exchange, are pressed hard for the domestic currency equivalent of such debts and bankrupt. However, in the long run the market prices are compensation such internal and external price changes. It means, the domestic currency expressions of the new foreign Exchange prices can be seen as ‘liquidity crises’ lasting more than short time periods. Along with that, IMF defines the ‘correct Exchange rate as ‘the rate ensuring the long run capital inflow to the country’. Thus, the aim is to arrive to an exchange rate which will sustain the capital flows in the long run. How much IMF will be able to pass this view into practice will only be seen as the capital inflows and credit lines restricted, thus causing the distortions in the balance of payments of the countries in the need.
Devalüasyon, ancak üretim faktörlerinin arz ve talebi esnek ise,
ödemeler dengesini tedavi etmekte kullanılabilir. Çoğu az gelişmiş ülkede,
dışalım ve dışsatım tutarları bazı faktörlerle önceden belirlendiği için,
devalüasyon işlevini sağlayamamakta, buna karşın fiyat artışları sonucunu
vermektedir. Devalüasyonun önemli etkilerinden biri, döviz borçlarının ülke
içi para tutarını artırmasıdır. Döviz borçlusu olan iç piyasa üreticileri, kur
farklarından doğan büyük ödemeleri nedeniyle iflasa da sürüklenseler, uzun
sürede piyasa fiyatları bu farkı kapatmaktadır. Dolayısıyla, bu gerçekte bir
likidite sıkıntısından başka bir şey değildir. Öte yandan IMF, ‘uygun döviz
kurunun uzun süreli net sermaye girişini sağlayacak kur’ olduğunu
söylemektedir. Burada amaç, uzun dönemde sürdürülebilir sermaye
hareketlerine varabilmektir. IMF’nin bu görüşünü ne ölçüde uygulayacağı,
ancak uluslararası para piyasalarından, gereksinmeleri olan ülkelere sermaye
ve kredi akımları sınırlandıkça ve cari işlemler dengeleri bozuldukça
görülecektir.
Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın Haziran 2014 Bakan...WebrazziTürkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın Haziran 2014 Bakanlar Kurulu Sunumu
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 2019 Enflasyon RaporuYAHYA KELEŞTürkiye Cumhuriyet Merkez Bankası
2019 Enflasyon Raporu
Genel Değerlendirme:
Küresel iktisadi faaliyette bir süredir gözlenen ivme kaybı 2018 yılının son çeyreğinde de sürmüştür. Büyüme hızı, Euro Bölgesi ve Japonya’nın yanı sıra Çin, Hindistan ve Brezilya’da da yavaşlamıştır. Küresel ekonomi politikalarına ilişkin belirsizliklerin yüksek seyretmesi ve yavaşlama eğiliminin derinleşmesi durumunda kısıtlı bir politika alanının bulunması, 2019 yılı görünümüne dair aşağı yönlü risklerin ağırlıklı olduğuna işaret etmektedir. Enflasyon oranları 2019 yılının ilk çeyreğinde gelişmiş ülkeler grubunda gerilerken, gelişmekte olan ülkeler grubunda ise bir miktar yükselmiştir. Ilımlı küresel büyüme ve emtia fiyatları görünümü çerçevesinde, 2019 yılında küresel manşet enflasyon oranlarının yatay bir seyir izleyeceği tahmin edilmektedir.
Türkiye'de Ekonomik Gidişat: Durgunluk veya Kriz mi?Faruk Şener Satış ve Bayi Yönetimi DanışmanlığıDoların 3,40'a dayandığı şu günlerde ekonomik durumu ve gidişatı iyi özetleyen bir yazıyı PPT'e çevirdim. İş dünyası her duruma karşı hazırlıklı olmalı. Firmalar için bu gidişattan çıkışın yolu daha iyi pazarlama ile olabilir. "Krizde Satış Geliştirme" yazısını bu nedenle yazdım.
İstanbul Turizm Piyasası Araştırma Raporu 2010 - İGD İstanbul Gayrimenkul Değ...IGD - Istanbul Gayrimenkul Degerleme Fizibiliteİstanbul Turizm Piyasası Araştırma Raporu 2010 - İGD İstanbul Gayrimenkul Değerleme
Türkiye’de Parasal Aktarım Kanallarının İşleyişi Ve Karşılaştırmalı Analizi, ...M. İbrahim TurhanM. İbrahim TURHAN - Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü, BIST Başkanı, Türkiye’de Parasal Aktarım Kanallarının İşleyişi Ve Karşılaştırmalı Analizi, İbrahim M. TURHAN, Nihat GÜMÜŞ, Kasım 2014.
Bu çalışmanın temel amacı Türkiye’de parasal aktarım kanallarının işleyişinin ve birbirlerine göre nisbî önemlerinin güncel veriler göz önünde bulundurularak incelenmesidir. 2004 yılı Ocak ayı ve 2013 yılı Kasım ayı arasındaki aylık veriler kullanılarak yapılan vektör otoregrsyon (VAR) analizinin sonuçları Türkiye ekonomisi özelinde, faiz oranı, döviz kuru ve kredi kanallarının işlemekte olduğunu göstermektedir. Ancak çalışmanın en dikkat çekici bulgusu para politikası kararlarının reel ekonomiye geçişinde döviz kuru kanalının nisbî önemidir. Uygulanan varyans ayrıştırması analizi sonucunda analizde kullanılan tüm değişkenler için reel efektif kur ile açıklanan varyansın faiz oranları ile açıklanan varyanslardan daha yüksek olduğu bulunmuştur. Öte yandan faiz oranları döviz kurlarındaki oynaklıklar üzerinde etkilidirler ve bu yönleriyle para politikasının şekillendirilmesinde büyük öneme sahiptirler.
Granger nedensellik analizi bir yandan faiz oranlarının döviz kurundaki oynaklıkların belirlenmesindeki öncü rolüne işaret ederken diğer yandan döviz kurlarının bankaların dış borç miktarlarındaki değişimler ile kredi genişlemesi üzerindeki etkisini göstermektedir. Ayrıca bankaların ve diğer özel sektör firmalarının dış borç
pozisyonlarının kredi büyümesi ile birlikte sanayi üretimindeki değişimlerin açıklanmasında etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Çalışma para politikasının dizaynı açısından önemli sonuçlara işaret etmektedir.
Temel Ekonomi 2Fütürizm KulübüPara politikası, maliye politikası, bütçe açığı, cari açık, cari açık nasıl kapanır konularında bilgiler içeren bu sunumu Ümit Akademi Fütürizm Kulübü Yk üyesi ve Eğitmenimiz Cem Akagündüz tarafından hazılanmıştır
2. Ödemeler Dengesi I
Bir ülke ekonomisini değerlendirmek, genel
görünümü hakkında bilgi sahibi olmak, diğer
ülke veya ülke gruplarıyla kıyaslayabilmek için
o ülkenin dönemler itibarıyla ödemeler
dengesine bakılır.
3. Ödemeler Dengesi II
Ödemeler Dengesinde belli bir dönemde ulusal
ekonomi ile dış dünya arasında yapılan tüm
ekonomik faaliyetlerin sistematik olarak
gösterilir.
“Tüm ekonomik faaliyet” meali dış dünya ile
yapılan her türlü mal, hizmet ve sermeye
hareketi.
5. Politikaların Oluşması
Ödemeler Dengesi mal ve hizmet ve de
sermaye hareketlerinin dünden bugüne
hareketlerini gösterir ve iktisat politikalarını
şekillenmesine rehberlik eder.
Türkiye Ekonomisi görünümlü bu toplantıda
Ödemeler Dengesi verileri bağlamında
dinamik analiz yapılarak Türkiye Ekonomisi
yorumlanacak.
6. Ticaret Hacmi
Yıllar itibarıyla Türkiye ekonomisinin ticaret
hacminin, ithalat ve ihracat bağlamında,artış
trendinde olup 2013 den itibaren
azalmaktadır.
Ticaret Hacmi sırasıyla,300’den 200 ve 180
milyar dolara inmiştir.Ve ihracatın ithalatı
karşılama oranı son 5yıl ortalaması yaklaşık %
66-67.
2014 ve 2015 ticaret hacmi küçülmekte olup
açık daralmaktadır. İyi mi?
8. Katma Değer ve
Teknoloji(%4.6)
Söz konusu dönemde ihracatın ithalatı karşılama oranı yıllık
olarak artış trendi olmasına rağmen gelişmiş ülke
ekonomileriyle kıyaslandığında yetersiz olduğudur.
İhracata söz konusu olan mal ve hizmetler ne kadar
katma değeri yüksek ise ülke ekonomisinin gelişimi o
kadar olumlu olmaktadır.
İhracat hacmindeki artışa karşı yaratılan katma değerin
düşüklüğü ülke ekonomisi üretmesine rağmen büyüyemediği
kalkınamadığı.
OECD 2015 raporuna göre Türkiye’nin ihracata söz konusu
mal ve hizmetler içinde teknolojik ürünlerin payının çok düşük
olduğu ve bunun artırılması gerektiği ifade edilmektedir.
Ülkenin gelişim trendinin yakalanabilmesi orta gelir
tuzağından çıkılabilmesi için teknoloji yoğunlukta mal ve
hizmet üretmeli ve ticarete konu olmalıdır.
9. Yapısal Sorun :Üretmek İçin
İthalat
Sanayiden tarım sektörüne üretebilmek için,
temel girdiler bağlamında, ithalat yapmak
zorundayız. Türkiye ekonomisinin girdi
bağlamında bu yapısal sorunu çözecek
politikaların belirlenmesi ve acilen
uygulaması gerekmektedir.
10. Tarımda Bile Girdi İthal
Tarım sektöründe bile
buğdaydan karpuza
üretimde kullanılan tohum,
gübre ve makine teçhizat ithal
edilmekte olup sektörün
gelişimine bu durum
engel oluşturmaktadır.
11. Beşeri Kaynağın Önemi
Diğer taraftan Türkiye ekonomisinin sahip
olduğu beşeri kaynağın temel bir girdi olduğu
varsayılırsa bunun niteliğini artıracak eğitim
politikaları gelişim için önemlidir
12. Gıda Fiyatlarındaki Artış
Gıda fiyatlarındaki artış Türkiye Ekonomisi
üzerinde enflasyonist baskı oluşturmakta olup
bunun temel nedeni
uygulanmakta olan
tarım politikalarıdır.
Uygulanan vergisiz ithalat
politikası sektörde kısa
dönemli iyileşmeler
sağlarken uzun dönemde
bozulmalar daha
şiddetli olmaktadır.
14. GDP
2014 GDP 850 Milyar Dolar 2015 800 Milyar
Doların altına düşeceği ve keza büyümenin 3
olacağı beklentisi yönünde revizyonlar
yapılmıştır. Kısacası gerek 2014 gerekse 2015
Türkiye Ekonomisi üretim açısından düşük
gelişme göstermekte.
15. İşgücü ve İşsizlik ve İGK
İşsizlik ve işgücüne katılım oranındaki
değişim ekonomi için önemli bir gösterge olup
sırasıyla %11 ve %60 dır.
16. Küresel Sorun: Genç İşsizlik
İşsizlik,üniversite mezunu genç işsiz, her
beş üniversite mezunundan biri
işsiz.Aslında genç işsizler sadece
Türkiye’nin değil küresel bir sorun.
İspanya ,İtalya gibi AB ülkelerinin üniversite
mezunu gençlerin işsizlik sorununa çözüm
arayışları Davos zirvesine taşınmış olup
giderek artan genç üniversite mezunu işsizlere
çözüm bulmak için vakıf kurulmuştur ve sorun
incelenmektedir.
17. Paradoks: İGK ve işsizlik artıyor
İşgücüne katılım oranı artış seyrinde olmasına
rağmen işsizlik azalmamakta. Nedeni nüfus
artışıdır.
Türkiye Ekonomisinde izlenmekte olan nüfus
artış politikasıyla doğurganlık teşvik ve
desteklenmekte olup yaratılan istihdam mevcut
işsizliği ve artan nüfusu absorbe edecek
büyüklükte olmadığından işsiz sayısı gün be gün
artış göstermektedir.
Tıpkı artan üretim ve ihracata rağmen ülkenin belli
bir büyümenin üstüne çıkamaması(orta gelir
tuzağı) gibi.
18. Cari Denge/GDP
Cari denge kabaca bir gelir gider dengesi
dir.Yıllar itibarıyla açık vermekte. Üretimdeki
artışla beraber cari açık da artmaktadır.
2010…. 6.2
2011…..9.7
2012…...6.1
2013…..7.1
2014…..6.4
19. Tasarruf Eğilimi
Gelişmiş ülkelerde sermaye birikimi ve
tasarruf eğilimi gelişen ülkelere göre
yüksektir.
Tasarruf oranı:Türk(15)/Çin(50)/ABD(22)
20. Tasarruf Eğilimi
Tasarruf eğilimim diğer ülke ortalamalarının
oldukça altında olması sermaye birikiminin
yetersiz olması anlamına geldiğinden
hedeflenen yatırımların gerçekleşebilmesi
finansman ihtiyacı sorununu beraberinde
getirmekte olup 2007 başlayıp hala devam
eden sistemik finans krizi, MB izlemekte
olduğu özellikle FED’in para ve kur politikası,
bu sorunun daha artmasına yol açmıştır.
21. Merkez Bankası ve Görevleri
Para ve finans piyasasının temel aktörü, istikrar
sağlayıcısı Merkez Bankaları olup izledikleri
politikalarla finans piyasaları hatta ülke
ekonomileri yönetilmektedir.(FED,ECB)
Türkiye’de finansın patronu, TCMB, oldukça
başarılı olup hedeflere ulaşılmasında karşılaşılan
güçlüklerin nedeni dış dinamiklerdir.
Türk finans piyasası gelişen ülke finans
piyasalarından, ulusal paranın Dolar karşısındaki
değer kaybı, sermaye girişi vs bağlamında,
ayrışması hem ekonominin yapısal konumu hem
de siyasi algılamanın etkisi olmuştur.
22. Dünya Ekonomileri ve Büyüme
Sorunu
Küresel bağlamda dünya ekonomileri GDP
artıramamakta yani üretememekte kısacası
büyüyememektedir.
Reel piyasaların özellikle imalat sanayinin
azalan kar hadleri yatırımcıların
yatırımlarını reel piyasalar yerine finans
piyasalara yöneltmeleri .
Paranın getirisinin negatif olduğu günümüzde
bile finans piyasalardan çıkmakta direnmeleri
dünya ekonomisinin neden büyüyemediğini
açıklar.
23. Türkiye ve Enflasyon
FGS artış ile Türkiye gelişen ekonomilerden
ayrışmakta olup paranın birim maliyetindeki
yükseklik yatırımlar önünde önemli bir engel.
Borçlar GDP içindeki payı özellikle kısa vadeli
borçların payındaki artış önemli olup
düşürülmelidir.
26. Cari Açığın GDP Oranı
Cari açığın GDP içindeki payı en yüksek
ülkelerin başında ABD gelmekte olup 17 trilyon
Dolarlık bir GDP ve açık %7.5.Türkiye’nin ise
850 milyar Dolar,
% 7dir.
27. Göstergeler İtibarıyla Kırılganlık
Dış Borç/Cari Açık/Enflasyon/Döviz Rezervi/
Kredi Artışı/Kamu Borcu kriterlerine göre
oluşturulan kırılganlık endeksinde gelişen
ekonomiler içinde Türkiye en kırılgan ülke
olarak saptanmış.
S&P çalışmasında Türkiye, Gana ve Ukrayna
aynı
29. Dış Dünya’dan Bir Örnek:AB-
CAP
1958 yıllarda AB tarım ürünlerinde ihracatçı iken 80
sonrasın ihracatçı konuma gelmiş temel ihracatçı
ülkelerle rekabet eder pozisyonu yakalamıştır. İşin
ilginç yanı bunu 28 üyeli bir AB ile yakalamıştır. Başarı
izlenmekte olan CAP sonucu olmuştur.
Türkiye Ekonomisi de izlenmekte ve izlenecek olan
politikalarla uyumu ve dengeyi yakalarsa, gelişimi ve
ilerlemeyi elde etmesi kaçınılmazdır.
Örnekleri çoğaltmak olası. Güney Kore gibi ülkeler.
Kısacası büyümek ilerlemek zor bir durum olmayıp
sadece neyi niçin nasıl yapacağız soruna verilen
cevapları uygun politika araçlarla örtüştürüldüğü
zaman hedeflenen başarı yakalanabilmektedir
30. AB ve Türkiye Kıyaslaması
Ekonomik kriterler enflasyon, mali, istikrarlı
döviz kuru ve faiz oranı itibarıyla Türkiye 28
AB ülkeleri ile kıyaslandığında enflasyon hariç
daha iyi konumdadır.
31. Enflasyon ve Mali Kriter
Enflasyon Kriteri, en iyi oranın %1,5 sınırları
içinde olması gerekmektedir. Ve ek olarak
deflasyonist süreç
Mali Kriter, borcun GDP oranının %60’dan az
ve bütçe açığının GDP’nın %3’den az olması
gerekmektedir
32. İstikrarlı Döviz Kuru
İstikrarlı Döviz Kuru, Üye devletlerin döviz
kurunda en az iki yıl istikrarlı bir yol izlemeleri .
Merkez Bankaların izleyeceği kur kambiyo
politikaları önemli. TCMB ile ECB çok farklı.
33. Faiz Oranı ve Para Politikası
Faiz Oranı Seviyesi, AB ile Türkiye farklı
.Negatife yakın faiz iken Türkiye’de % 8 .
Enflasyonist ve deflasyonist süreç.
37. Nasıl Yorumlanmalı?
Türkiye Ekonomisi, özellikle bütçe dengesi,
Borçlar/GDP olumlu gelişim içinde olmakla
beraber göstermiş olduğu performans
itibarıyla değerlendirildiğinde AB ülkeleriyle
kıyaslanmayacak kadar iyi durumdadır.
Peki Türkiye Ekonomik görünümü Nasıl
Yorumlamalıyız?
39. Büyüme ve ıԳ
Son on yıllık büyüme % 4.8 .Büyümenin
motoru dönem dönem farklılaşmaktadır. 2014
yılında inşaat sektörü, kamu harcamaları
büyümeye ivme vermiştir.
40. Türkiye Ekonomisi ve Çözüm
Türkiye ekonomisi gerek kaynakları özellikle
beşeri kaynağı itibarıyla genç girişimci bir
yapıya sahiptir. Türkiye Ekonomisinin yapısal
sorunlarını giderecek politikaların
uygulanmasıyla, izlenecek destek ve
teşviklerin eşliğinde, finans ve maliye
politikalar arasındaki uyum ve dengenin
sağlanmasıyla hem artan nüfusu mas edilerek
işsizlik azalacak ve bu iyileşme büyümeye
ivme verecektir. Ve böylece hedeflenen
büyüme ve kalkınma yakalanabilecektir.