Yeterli ve dengeli beslenme her yaşta önemli olan bir konudur. Okul öncesi dönemde çocuklara; gelişim geriliği ve vitamin- mineral yetersizliklerinin engellenmesi için beslenmenin temel ilkeleri anlatılmalıdır. Beslenme; kişinin vücudu için gerekli olan, büyüme ve gelişmesini sağlıklı bir şekilde devam ettirebilmesi için tüm besin gruplarını yeterli ve dengeli olarak tüketmesine denir. Besin grupları anlatılırken çocukların dikkatini çekecek resimler ve hikayelerle sevilmeyen besinlerin kahramanlıklarından bahsedilerek akıllarında kalıcı olması sağlanabilir.
Yeterli ve dengeli beslenme her yaşta önemli olan bir konudur. Okul öncesi dönemde çocuklara; gelişim geriliği ve vitamin- mineral yetersizliklerinin engellenmesi için beslenmenin temel ilkeleri anlatılmalıdır. Beslenme; kişinin vücudu için gerekli olan, büyüme ve gelişmesini sağlıklı bir şekilde devam ettirebilmesi için tüm besin gruplarını yeterli ve dengeli olarak tüketmesine denir. Besin grupları anlatılırken çocukların dikkatini çekecek resimler ve hikayelerle sevilmeyen besinlerin kahramanlıklarından bahsedilerek akıllarında kalıcı olması sağlanabilir.
Presented at the Visioning Workshop organized by EMBARQ Turkey on September 15th.
Read more about how EMBARQ Turkey is building a bike culture in Turkey: http://bit.ly/1saxnB0
3. I. CANLILAR NEDEN BESLENÄ°R?
Canlıların ortak özelliklerinden biri de beslenmeleridir. Her canlı
hayatta kalabilmek için beslenmek zorundadır. Canlılar
besinlerinin bir kısmı büyüme ve gelişmede kullanılır.
YediÄŸimiz besinler ±¹Ã¼³¦³Ü»å³Ü³¾³Ü³úun yapısına katılarak organlarımızın
gelişmesine yani büyümemizi sağlar. İnsanlarda büyüme belli bir
yaÅŸa kadar devam eder, daha sonra yavaÅŸlar ve durur. Ancak buna
rağmen beslenmeye devam ederiz. Çünkü günlük hayatımızı
yaşarken enerjiye ihtiyaç duyarız. Yürürken, koşarken hatta
uyurken bile enerji harcarız.
4. Bütün canlılar yaşamsal faaliyetleri için
gerekli olan enerji ihtiyaçlarını
karşılamak, büyüyüp gelişmek,
yaralarının iyileşmesi ve sağlıklı yaşamak
için beslenmek zorundadır.
5. II.BESÄ°N İÇERÄ°KLERÄ° VE ³Òָ鷡³Õ³¢·¡¸éÄ°
• Canlıların beslenmesini, yaşamsal etkinliklerini sürdürmesini
sağlayan, yiyecek ve içeceklere besin denir.
9. A.KARBONHÄ°DRATLAR
• Canlılar; yürümek, koşmak
vb. yaşamsal faaliyetler için
gereken enerjiyi öncelikle
karbonhidratlardan saÄŸlar.
Buğday, patates, pirinç,
mercimek, yulaf
karbonhidrat yönünden
zengin besin maddeleridir.
10. • Bitkisel besinlerde en bilinen karbonhidrat çeşitleri; Nişasta
ve Selülozdur. Hayvansal besinlerde ise glikojendir. Örneğin;
Patates üzerine bir damla iyot çözeltisi (lügol) damlatılırsa
patates çözeltisi mavi-mor renk alır. Bu renk değişimi
patateste karbonhidrat bulunduğunu gösterir.
Fazla miktarda alınan karbonhidratlı
besinler yağa dönüşür. Bu da şişmanlığa
yol açar.
12. Hayvansal besinlerin protein deÄŸeri, bitkisel
besinlerinkinden daha fazladır. Karbonhidratlar da
zaman zaman yapıcı-onarıcı görev yapsa da en
önemli yapıcı onarıcı besin proteinlerdir.
13. » Yağlar ve proteinler kolay parçalanamaz. Bu
yüzden öncelikle karbonhidratlar enerji verici
olarak yakılır.
» Bir besin maddesine bir kaç damla nitrik asit
damlatılır. Besin maddesi üzerinde sarı bir
renk oluşursa protein içerdiği anlaşılır.
Örneğin; yumurtanın akı üzerine 1 damla
nitrik asit damlatılırsa sarı renk alır. Bu,
yumurtanın beyazında protein olduğunu
gösterir.
14. C.YAÄžLAR
Vücudumuz için gerekli olan
enerji öncelikle
karbonhidratlardan, sonra
yağlardan sağlanır. Yağlar;
karbonhidrat ve proteinlerin iki
katı enerji sağlar. Yağların
yakılması için karbonhidratların
azalmış olması gerekir.
15. • Bir besin maddesinde yağ olduğunu anlamak için; besin
maddesi bir kağıda sürülür. Kağıtta parlak bir leke oluşursa
yağ içeriyor demektir. Örneğin; ceviz, fıstık veya fındık
ezilerek beyaz kağıt üzerine konulursa kağıtta parlak leke
oluÅŸur.
Yağlar iki çeşittir.
Hayvansal besinlerdeki yağlara doymuş yağ denir. Katı
haldedir. Örnek: Tereyağı.
Bitkisel besinlerdeki yağlara doymamış yağ denir. Sıvı
haldedir. Örnek Ayçiçek yağı.
16. D. VÄ°TAMÄ°NLER
• Düzenleyici olarak görev yapan vitaminler
büyüme, gelişme ve hastalıklara karşı
vücudun direncinin artmasını sağlar.
• Yediğimiz her türlü besinin içerisinde vitamin
vardır. Özellikle meyve ve sebzeler vitamin
depolarıdır.
17. • A VİTAMİNİ: Yumurta, süt, karaciğer, balık, buğday,
baklagiller, fıstık ve cevizde bulunur.
µþü²âü³¾±ðde etkilidir.
• B VİTAMİNİ: Kırmızı et ve süt ürünlerinde bulunur.
Sinir ve kasların gelişiminde etkilidir.
• C VİTAMİNİ: Turunçgiller, kivi, çilek, maydanoz gibi
yeÅŸil sebze ve meyvelerde bulunur.
Vücudun hastalıklara direncini artırır.
18. • D VİTAMİNİ: Süt, yumurta, balık, peynir ve çoğu sebzede
bulunur.
DiÅŸ ve kemik geliÅŸiminde etkilidir.
• E VİTAMİNİ: Tahıl, süt, kırmızı et, sebze ve yumurtada
bulunur.
• K VİTAMİNİ: Kırmızı et, çilek, domates, karaciğer, muz ve
yeÅŸil sebzelerde bulunur.
Kanın pıhtılaşmasında etkilidir.
19. E. SU
• Vücudumuzda yaklaşık % 70 oranında, en çok
bulunan madde sudur.
• Su ±¹Ã¼³¦³Ü»å³Ü³¾³Ü³úda düzenleme görevi yapar.
• Vücut sıcaklığının sabit kalmasını ve çeşitli
maddelerin vücut içerisinde taşınmasını
saÄŸlar.
• İnsanların su ihtiyacını, meyve, sebze
yiyerek, değişik içeceklerden ve doğrudan
su içerek karşılar.
20. F. MÄ°NERALLER
• Vücudumuzda düzenleyici olarak görev yapan
mineraller tüm yiyecek ve içeceklerde bulunurlar.
• Mineral ihtiyacımızı toprakta yetişen sebze ve
meyveler ile hayvansal besinlerden karşılarız.
• Mineraller toprak, kayaç, deniz ürünleri ve
okyanuslarda doÄŸal olarak bulunur.
21. III. DENGELÄ° VE SAÄžLIKLI BESLENME
Vücudumuzun ihtiyacı olan değişik besin gruplarının
düzenli olarak ve yeterli miktarda yenilmesine dengeli
beslenme ya da diyet denir.
Aşağıdaki besin piramidi dengeli ve sağlıklı beslenmek için
bir kişinin günlük olarak hangi besinleri hangi oranda
tüketmesi gerektiğini göstermektedir.
23. IV. BESÄ°N VE TEKNOLOJÄ°
• Besinlerin uzun süre saklanmasın değişik
yöntemler kullanılır. Eskiden besinler kurutularak
saklanırdı.
• Günümüzde buz dolabı, derin dondurucu,
konserve yapma, koruyucu katkı maddeleri
kullanma gibi teknolojik uygulamalarla da
besinler belli bir süre besin değerini
kaybetmeden saklanabilmektedir.
24. V. SÄ°GARA VE ALKOLÃœN ZARARLARI
Sigaradan en fazla baÅŸta akciÄŸer olmak
üzere solunum organlarımız zarar görür.
Sigara içinde bulundurduğu nikotin adı
verilen bir maddeden dolayı bağımlılık
yapar. Sigaranın nikotin gibi dört bin
kadar zararlı madde içerdiği
bilinmektedir. Bunlardan bazıları
amonyak, siyanür, katran,
karbonmonoksit, naftalindir.
Sigara içen kişilerde ağız kokusu,
sindirim rahatsızlıkları ve uyku
bozukluğu görülür. Sigara dudak, gırtlak
ve akciğer kanser riskini artırır ve damar
tıkanıklarına yol açar.
25. • Alkol öncelikle karaciğere zara verir,
karaciÄŸer kanseri ve siroz
hastalıklarına, sindirim sisteminde,
mide ve bağırsaklarda kanamalara yol
açabilir. Kana geçen alkol beyne ve
sinir sistemine, kalbe zarar verir.
• Alkol, kullananlarda bağımlılık yapan
ve tedavi edilmesi gereken bir
hastalıktır. Alkol bağımlılığı olan
kiÅŸilere alkolik denir.
26. 2.BÖLÜM: BESİNLERİN SİNDİRİMİ
I. BESÄ°NLERÄ°N TAÅžINMASI
Vücudumuz ihtiyacı olan enerjiyi besinlerle karşılar.
Besinler;
Ağız yolu ile alınır.
Tüm vücuda kan yolu ile taşınırlar.
Besinlerin kana karışabilecek kadar küçük parçalara
ayrılmasına sindirim denir.
28. II. BESİNLERİN SİNDİRİLMESİNDE GÖREVLİ YAPI VE
ORGANLAR
Sindirim kanalı sırasıyla;
Ağız
Yutak
Yemek Borusu
Mide
İnce Bağırsak
Kalın Bağırsaktan oluşur.
29. 1. AÄžIZ
Ağızda dişler, dil ve tükürük bezleri bulunur.
Besinler dişler yardımı ile parçalanır ve tükürük
salgısıyla ıslatılırlar. Kayganlaşan besin dil ile
yutaÄŸa doru itilir.
Ayrıca tükürük bezi besinlerin sindirimini
çiğnerken başlatır.
2.YUTAK
Ağızdan sonra gelen boşluktur. Görevi; ağızdan
gelen besinleri yemek borusuna iletir. Yutak
aynı zamanda soluduğumuz havayı soluk
borusuna iletir. Yutak hava ve besin trafiÄŸini
kontrol eder.
30. 3.YEMEK BORUSU
Yutakla mide arasında 20 - 25 cm uzunlukta bir
borudur. Besinlerin mideye iletilmesinde görevlidir.
Sindirime yardımcı salgısı yoktur.
4.MÄ°DE
Karın boşluğunun üst kısmında çaydanlık biçiminde
bir organımızdır. Kasılıp gevşeme hareketleri ile
besinleri çalkalar, yoğurur ve bulamaç haline getirir.
Salgıladığı mide öz suyu da besinlerin ezilip
bulamaç haline gelmesini ve besinlerle birlikte
gelen mikropların öldürülmesine yardımcı olur.
Çorba halindeki bu karışımı mide, ince bağırsağa
gönderir.
31. 5.Ä°NCE BAÄžIRSAK
Karın boşluğunda yer alır. 6 - 7 metre uzunluğunda
kıvrımlı bir kanala benzer. Besinlerin en küçük
birimlerine kadar ayrılıp kana geçmesini sağlar. Besin
emilimi burada gerçekleşir. Besinlerin sindirilmeyen
kısımları posa olarak kalın bağırsağa gönderilir. İnce
bağırsağın mideden sonra gelen ilk
bölümüne onikiparmak bağırsağı denir.
6.KALIN BAÄžIRSAK
1,5 metre uzunluğunda kısa ve kalın bir yapısı vardır.
Kalın bağırsakta sindirim olmaz. Gelen posanın içinde
kalan vitamin, su ve mineraller emilerek kana karışır.
Geriye kalan sindirim artıkları anüsten dışarı atılır.
32. Kalın bağırsağın ince bağırsakla birleştiği
yerde apandis adı verilen bir uzantı
vardır.
Apandisin mikropların etkisiyle
hastalanmasına apandisit denir.
Sindirime yardımcı olan organlar
» Tükürük Bezleri
» Karaciğer ve
» Pankreastır. Bu organlar salgıladıkları
salgılar ile besinlerin sindirilmesinde
yardımcı olurlar.
34. Dişler sindirimin ilk aşaması olan besinlerin parçalanmasına,
koparılmasına ve ezilmesine yardım eder. Ağzımızda farklı şekil ve
büyüklüğe sahip üç çeşit diş bulunur. Bunlar;
» Kesici dişler
» Köpek dişleri ve
» Azı dişleridir.
Dişlerimizin farklı şekil ve büyüklüğe sahip olmasının nedeni
değişik görevleri yerine getirmeleridir.
Kesici dişler : İnce ve keskindir. Bu nedenle ısırmak ve
koparmak için kullanılır. Alt ve üst çenenin ortasında bulunur. 4 tane
alt çenede, 4 tane üst çenede olmak üzere 8 tanedir.
Köpek dişleri : Uçları sivri olup besinleri koparmaya yarar.
Kesici dişlerin sağında ve solunda bulunur. Alt ve üst çenede sağlı
sollu toplam 4 tanedir.
35. Azı dişleri : Besinlerin ezilerek öğütülmesini sağlar. Yüzeyleri geniş ve
girintili çıkıntılıdır. 8 tane alt çenede, 8 tane üst çenede olmak üzere
toplam 16 tanedir. Genelde 18-22 yaşları arasında 2 tane alt çenede, 2
tane üst çenede olmak üzere 4 tane daha azı dişi çıkar. Bunlara yirmi yaş
dişleri veya akıl dişleri de denir.
DÄ°Åž SAÄžLIÄžI VE BAKIMI
Ağız, sindirim kanalının girişidir. Dişlerimiz sağlam
olmazsa aldığımız besinleri yeterince çiğnemeyiz
ve sindirim sistemimiz olumsuz etkilenir. DiÅŸlerin,
besinlerin parçalanması ve öğütülmesi
görevlerinin yanında konuşma ve görünümümüzde
de önemli etkisi vardır. Dişleri eksilmiş insanların
bazı sesleri çıkarabilmeleri zorlaşır. Bu yüzden
dişlerimizin sağlıklı ve tam olmasına dikkat
etmeliyiz.
37. Vücudumuzda oluşan işe yaramayan zararlı atık
maddelerin vücuttan atılmasına boşaltım denir.
Bunlardan karbondioksit ve su buharını akciğerler
yoluyla soluk vererek dışarı atarız. Sindirim sonucu
oluşan katı atıklar ise bağırsaklar yoluyla anüsten
dışarı atılır.
Boşaltım için özelleşmiş organ ve yapılar;
» Böbrekler,
» Üreter (İdrar Borusu),
» İdrar Kesesi ve
» Üretradır. Şimdi bu yapı ve organları yakından
tanıyalım.
39. BÖBREKLER:
Omurganın sol ve sağ yanında, bel hizasında bulunan fasülye
şeklinde bir çift organdır.
Böbrekler ±¹Ã¼³¦³Ü»å³Ü³¾³Ü³údaki tüm kanı süzer ve zararlı
maddelerden arındırır. Böbrekler bu özelliği ile bir filtreye
benzerler.
Böbreğin kandan süzdüğü maddeye idrar denir.